SAKLI「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」

By audrisimpavi

62.8K 8.7K 12.7K

Karanlık Lord, 31 Ekim 1981 gecesi Harry Potter'ı öldürüp kehanetten kurtulmaya çok hazırdı. Onun planlarını... More

açılış
karakterler
⚵1 - sonsuzluk anlaşması.
⚵2 - hogwarts, ikinci yıl.
⚵3 - hogwarts, üçüncü yıl.
⚵4 - yuvaya dönüş.
⚵5 - profesör vandeleur.
⚵6 - kazanlar ve itiraflar.
⚵7 - ateş kadehi.
⚵8 - şampiyonlar.
⚵9 - göl kenarı.
⚵10 - ejderhalar.
⚵11 - ilk etap.
⚵ 12 - affettirme çabası.
⚵13 - hogsmeade'de bir gün.
⚵14 - kavalye sorunu.
⚵15 - noel balosu.
⚵16 - harry'nin hatası.
⚵17 - cedric'in teklifi.
⚵18 - üç adam.
⚵19 - alora'nın sevgilisi.
⚵20 - cedric ile hogsmeade.
⚵21 - patronus.
⚵22 - ikinci etap.
⚵ 23 - söylenenler ve gözlemler.
⚵24 - yeni düzen.
⚵ 25 - toplantı sonrası.
⚵ 26 - harry'nin patronusu.
⚵ 27 - üçüncü görev.
⚵28 - en değerli iki parça.
⚵29 - yaz günleri.
⚵ 31 - müzik odası.
⚵ 32 - fotoğraf.
⚵ 33 - doğum günü.
⚵34 - plan değişikliği.
⚵35 - yılanlar.
⚵36 - pierre ve sirius.
⚵37 - alora'nın kıskançlığı.
⚵38 - tatsız kutlama.
⚵39 - harry'nin gidişi.
⚵40 - claudia.
⚵41 - depresyon.
⚵42 - yanan tren.
⚵43 - mektupların getirisi.
⚵44 - evine hoş geldin.
⚵45 - kartlar açık.
⚵46 - yüzleşme.
⚵47 - pierre'in hayatı.
⚵48 - intikam al.
⚵49 - ortak salona dönüş.
⚵50 - voldemort'un sırrı.
⚵51 - korkak mı cesur mu?

⚵ 30 - yeni arkadaş.

833 139 202
By audrisimpavi

Hogwarts'ta yeni bir yıl başlayalı iki hafta olmuştu. Her şey normal gözüküyordu, Seçmen Şapka seçimlerini yapmıştı, ders programları dağıtılmıştı, herkes yurtlarına yerleşmişti.

Alora ve Harry'nin ise beşinci sınıf oldukları için uğraşmaları gereken bir SBD'leri olduğu için oldukça farklı bir yıl geçirecekleri belliydi.

Üstelik Alora, Sınıf Başkanı olmuştu Hermione ile birlikte.

Ayrıca bir değişiklik daha vardı ki, Hogwarts Baskını'ndan sonra büyücülük dünyası ayağa kalkmıştı, herkes Bakan Fudge'ın istifasını istiyordu ve bunun için haftalarca protesto düzenlenmişti.

Fudge'ın ise istifa etmeye pek niyeti yok gibi görünüyordu, adeta koltuğuna yapışıp kalmıştı ve hiçbir eleştiriyi de kabul etmiyordu.

"SBD'ler için şimdiden çalışmaya başlamamız lazım!" dedi Hermione, tabii ki sınavları en çok ciddiye alan kendisiydi.

Alora burnunu kırıştırarak "İki ay kala başlarız." demişti. Ortak salondaki şöminenin önünde, halıya oturmuştu. Ayaklarını da şömineye doğru uzattığı için ayakları sıcacıktı. "Çok kasma Hermione, nasılsa hepsinden Olağanüstü alıp geçeceğini biliyoruz."

Ofladı Hermione. "Çalıştığım için geçiyorum Alora, çalışmazsam nasıl geçeyim?"

Alora başını koltuğun oturma yerine koyup ofladıktan sonra ortak salonunun girişine çevirdi başını. Geleni geçeni izlerken gördüğü uzun boylu çocukla kaşlarını çattı. "Jones mu o?" diye sordu.

Hermione omzunun gerisinden dönüp uzun boylu sarışın çocuğa bakarken "Evet." dedi. Jones yedinci sınıflardan bir çocuktu.

"Vay be, amma yakışıklılaşmış." dedi Alora takdir edercesine.

Ron yüzünü ekşitip Harry'ye göz ucuyla baktı ama Harry hiç tepki vermemişti, hatta çocuğa bakıyordu. "Saçmalamayın, o kadar da yakışıklı değil." dedi hızlıca.

"Epey iyiydi bence." Alora bir kere daha süzmüştü çocuğu ve önüne dönmüştü. Yanında oturan Harry'ye yan gözle baksa da onun tepkisiz olduğunu görünce nefes verdi.

Evet, Jones hoş çocuktu ama Alora onu hoş bulduğunu sebepsiz dile getirmemişti. Harry'nin kendisini kıskanmasını ve kıskandığını göstermesini istiyordu.

Arkadaş kalalım, anlaşmasına vardıktan sonra Alora git gide Harry'ye tutulduğunu fark etmişti. Onun sıradan dokunuşlarından, bakışlarından ve diğer her şeyden heyecan duymaya başlamıştı.

O yüzden onun hislerini hareketlendirmek ve atılımını bu duruma göre yapmak istiyordu. Yaz boyunca ilişkileri eski kıvamına dönmüştü, ikisi de hiç öpüşmedikleri o anda yaşıyorlardı ancak Alora böyle olmasını istemiyordu.

"Bence yakışırsınız da." dedi Hermione. "Onunla dersler konusunda birkaç kere konuşmuştuk, istersen tanıştırabilirim."

Alora yüzünü ekşiterek "Yok, ben almayayım." dedi. "İlişkiler benim için şu an... Pek oluru yok."

"Cedric'ten ötürü mü?" diye sordu Hermione yumuşak bir sesle. Cedric Diggory öldürüldüğünde Alora bir haftadan fazla kendine gelememişti.

"Cedric'le alakası yok." dedi Alora anında. "Başka bir şeyle ilgili."

Açıkça yaptığı ve Harry'nin anlayacağı imaya rağmen Harry "Alora, Hermione, Sınıf Başkanı oldunuz, nasıl hissediyorsunuz?" diye sorarak konuyu değiştirmişti.

Bıkkınca baktı ona Alora ancak tepki vermedi. Harry'nin duvarlarını yıkmanın bir yolunu elbette bulacaktı. Hislerinin hemen öldüğüne kesinlikle inanmıyordu çünkü.

"Çok heyecanlıyım, bir şeyleri yanlış yapacağım diye o kadar gerginim ki!" dedi Hermione hevesle. "Umarım çok görevimiz olmaz çünkü SBD çalışmamı etkilemesinden korkuyorum."

Alora yüksek sesle esneyerek "Ben yatıyorum arkadaşlar, çok yorgunum." dedi. "İyi geceler size."

"İyi geceler Alora." dedi Ron, Harry ise elini öpüp Alora'ya uzatmıştı. Bakır saçlı kız gülümseyip Harry'ye öpücük attı.

Merdivenleri çıkmaya başlamıştı ki arkasından "Vandeleur!" diye seslenen bir kız sesiyle duraklayıp sese baktı.

Kahverengi saçlı bir kız kendisine doğru geliyordu. "Affedersin, bir şey soracaktım da."

"Tabii." dedi Alora, kızın kim olduğu hakkında en ufak bir fikri bile yoktu.

Bu fikirsizlik yüzüne yansımış olacak ki kız hafifçe gülümseyip elini uzattı. "Claudia Bomblery, beşinci sınıfım ben de."

"Bomblery, kusura bakma, tanıyamadım." dedi Alora onun elini sıkarken. "Ne soracaktın?"

Kız nefes verdi. "Ya ben bugünkü Biçim Değiştirme dersine gelemedim, Hastane Kanadı'ndaydım da. Eğer sende notlar varsa bana notları verebilir misin? Ben bu akşam yazayım, yarın sana veririm notlarını."

Alora pek çalışkan sayılmazdı, hatta ders çalışmaktan nefret ederdi ama dersleri derste dinleyip her dersin notunu mutlaka alırdı. Bu yüzden "Tabii, gel benimle odamda vereyim." dedi.

Odasına girdiğinde arkasından Claudia da geldi. Alora ders notlarını almak için çantasının içini açarken Claudia "Odanız çok toplu, bizimkisi darmadağınık oluyor genelde." dedi.

Alora gülümseyerek "Evet, Hermione etkisi diyoruz biz buna." dedi. "Düzeni seviyor."

"Bizim odanın en dağınığı maalesef en yakın arkadaşım." dedi Claudia şikayetçi bir tavırla. "Sürekli tartışıyoruz bunun için ama dağınıklığı devam ediyor."

Anladığını belirtircesine mırıldandı Alora ve nihayet bulduğu notlarını çantasından çıkardı. Biçim Değiştirme parşömenlerini ararken Claudia'ya "İşte buradalar." demişti.

Claudia alırken "Çok teşekkür ederim, yarın ilk iş getireceğim. Söz veriyorum." dedi, gerçekten minnettar gözüküyordu.

"Sıkıştırma kendini, hafta sonuna kadar sende kalabilir."

Tekrardan gülümsedi Claudia. "Bu arada dikkatimi çekti, komodininin üzerinde piyano notaları vardı. Piyano çalmayı biliyor musun?"

Alora komodinine baktı, gerçekten notalarını orada unutmuştu. "Evet, babam istemiş küçükken çalmamı. Sirius öğretmişti."

Küçükken babasının bunu istediğini öğrenince Alora büyük bir şevkle piyano çalmaya azmetmişti. Sanıyordu ki ne kadar güzel piyano çalarsa babası onu o kadar sevecekti.

Bu yüzden çok güzel çalması gerekiyordu, babasının sevgisini hak etmek için.

Tabii en zor besteleri muhteşem şekilde çalsa bile babasını hayatına sokamadığı için piyano ile arasına bir uzaklık girmişti bir dönem.

Geçen yıl Pierre ile arası düzelince tekrardan piyanoya başlamıştı. Biraz paslanmıştı ama eskisi gibi çalabilmesinin yakın olduğunu biliyordu.

"Çok güzel! Ben de keman çalıyorum. O yüzden görünce sormadan edemedim." dedi Claudia. "Hiç piyano çalan biriyle tanışmamıştım."

"Ben de hiç keman çalan birini tanımamıştım. Sizin enstrümanınızda beş tel vardı sanırım, nasıl oluyor?" diye sordu Alora.

Ve bu şekilde saatlerce sürecek bir yatak sohbetini başlatmış oldular.

Alora yanında uyuklayan Harry'ye bakarken "Niye uyumadın gece?" diye sordu.

Harry başını yerinden kaldırmadan gözlerini açtı ve Alora'ya baktı. Alora saçlarının önlerini arkadan tutturmuştu o gün, Harry'nin gözüne çok güzel gözüküyordu.

"Rüya gördüm, sonra uyuyamadım."

"Ne gördün?" diye sordu Alora masaya kitabını, kalemlerini ve parşömenini çıkarırken. Dersleri Tılsım'dı.

Harry onu uzun uzun izledi sorusuna cevap vermeden. Nasıl diyecekti ki senin öldüğünü gördüm, diye?

Cedric Diggory'nin öldüğü gece onun ölüsünü ilk gören muhtemelen kendisiydi ve Harry birkaç gece o anı hatırlamadan uyumamıştı.

Kimseye de söylememişti Cedric'i o şekilde gördüğünü, herkesten saklamıştı. Kimsenin ona acımasını veya sempati göstermesini istememişti.

Diggory'nin barındığı rüyalar şekil değiştirerek kaybetmekten en çok korktuğu kişiye dönüşmüştü, Alora'ya.

"Bir şey değil." dedi Harry en sonunda. "Uyku tutmuyor sadece bir kere uyanınca."

Alora, Harry'ye dönüp baktı. "Eğer birkaç kere daha böyle kötü rüyalar gördüysen Madam Pomfrey'e söyleyelim rüyasız uyku iksiri yapsın sana, güzelce uyursun."

Onun düşünceli haline karşılık gülümsedi Harry. Alora'nın en çok bu şefkatli, kıyamayan yanını seviyordu. "Bir daha olursa söylerim."

Ders başlamadan hemen önce Claudia yanlarına gelince Alora ona dönmüştü. "Claudia, merhaba." dedi.

Claudia ilk önce Harry'ye hafifçe gülümseyip daha sonra Alora'ya döndü. "Selam Alora. Notlarını yazdım, onları getirdim."

Elindeki parömenleri Alora'ya uzattı Claudia. "Sana pazara kadar rahat rahat yazabilirsin demiştim, niye acele ettin ki?" dedi bakır saçlı cadı parşömeni rulo yaparken.

Omuz silkti Claudia. "Emanet eşya taşımayı sevmiyorum. Çok sağ ol tekrardan."

Harry, Alora ile konuşan kıza kaşları çatık bir şekilde baktı. Kimdi bu şimdi? Alora'nın arkadaşı olamazdı çünkü Alora'nın tüm arkadaşlarını tanırdı ve bu kızı tanımıyordu.

"Rica ederim."

Claudia tam gitmek üzereydi ki aklına gelenle durarak tekrar Alora'ya döndü. "Bu arada Profesör McGonagall'dan müzik odasının anahtarlarını aldım, keman çalacağım. Orada piyano da var, istersen benimle gel."

Alora bu fikirle kaşlarını kaldırdı, hoşuna gitmişti. "Harika olur aslında biliyor musun? Müzik odası olduğunu bilmiyordum."

"Flitwick ve korkunç kurbağa korosunun nerede çalıştığını sanıyordun?" dedi Claudia sırıtarak ve Alora kahkaha attı.

"Tamam, gelirim. Ne zaman gideceksin?"

Claudia bir süre düşündü. "Yarın cuma, sanırım yarın akşam yemeğinden sonra giderim. Olur mu?"

Alora başını sallarken Harry "Piyano mu çalacaksın?" diyerek konuya dahil oldu. "Ben de geleyim mi? Ne zamandır piyano çaldığını duymuyorum."

"Sorun olur mu?" diye sordu Alora, Claudia'ya. Claudia anında başını iki yana sallayarak "Yok, yok, olmaz." demişti.

"Ama bu sıkıcı klasik bestelerden çalacaksan gelmem. Güzel şarkılar çal."

Alora, Harry'ye gülümsedi. "Tamam, sevdiklerinden çalarım."

Claudia "O zaman yarın akşam görüşürüz. Ortak salonun çıkışında sizi beklerim." dedi ve Alora'ya el sallayıp yanlarından ayrıldı.

O gider gitmez Harry "Bu kız kim?" diye sormuştu.

"Bizim binadanmış, dün gece benden Biçim Değiştirme notlarını istedi. Biraz muhabbet ettik, iyi birine benziyor."

Harry yüzünü ekşitti. "Yeni arkadaşlar mı ediniyorsun sen bakayım?"

Alora dirseğini masaya yaslayıp bedenini hala masada yatan Harry'ye çevirdi. "Ediniyorum, bir sorun mu var Potter?"

Başını hafifçe olumsuz anlamda salladı Harry. Alora'nın dalgalı bakır rengi saçlarına uzanıp uçlarıyla oynamaya başlamıştı. Dalgın dalgın saçlarına bakan Harry'ye karşı kalbinin teklediğini hissetti genç cadı.

O kadar yakışıklı gözüküyordu ki aklını oynatacaktı Alora.

Üstelik parmakları kendi saçlarındayken bu dokunuşla heyecanlanmamak elde değildi.

"Hala en çok beni sevdiğin sürece sorun yok. Beni daha çok seviyorsun değil mi?"

Duyduklarıyla kıkırdadı Alora ve o da elini Harry'nin siyah saçlarına atarak geriye doğru taramaya başladı.

Harry'nin kalp atışları da hızlanmıştı onun temasıyla.

"Senden daha fazla sevebileceğim bir kişi yok bu dünyada." dedi Alora. "Hala anlamadın mı bunu?"

Kendisine yumuşak bir şekilde söylediklerini dinleyen Harry güçlükle ciğerlerine nefes çekti, bir an nefessiz kaldığını düşünmüştü.

"İyi." dedi sakin kalmaya çalışarak. "Sirius mu ben mi peki?"

Alora gözlerini devirdi. "Şımarma Potter." Elini Harry'nin saçlarından çekip önüne dönmüştü.

Harry anında yerinden kalkıp gözlerini ardına kadar açtı. "Ama hani en çok beni seviyordun!" dedi. "Sirius'tan sonra mı daha çok seviyorsun?"

"Ne alakası var? Sadece sesli dile getirince kendimi kötü hissedeceğim için dile getirmiyorum."

"Haha, yani en çok beni seviyorsun." dedi Harry yüzünde büyük bir sırıtmayla.

Alora yanıt vermeyip ona dik dik bakınca Harry sırıtmasını mümkünmüş gibi daha da büyüttü ve "Aldım ben cevabımı." diyerek önüne döndü.

Başını iki yana salladı genç kız, Harry bazen hep böyle beş yaşında gibi davranacak diye korkuyordu.

-

-

-

Bunların da busu ama ya

Arkadaşlıklarına bayılıyorum, inanılmaz bir bağ ve yakınlık var aralarında

Harry de bunu kaybetmek istemiyor zaten :') onun için tüm bu kararları ve çabalaması

Claudia'yı sevecek misiniz bakalım, birkaç bölüm daha bizimle olacak

Pierre ve Siriusun geçmişlerini anlattığım bir kitap çıkardım, adı "the way i loved you"

Okumak isterseniz profilimden bulabilirsinizz

Öpüyorum hepinizi, oyları ve yorumları unutmayın

14.07.2023










Continue Reading

You'll Also Like

172K 9.3K 60
Oynanılan her oyun er ya da geç bitmeye mahkumdur..
15.8K 2.2K 51
arda, hoşlandığı çocuğa açılmak için abisinin arkadaşı ferdi'den yardım istiyor. [slowburn] [yarı texting]
530K 47.5K 36
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
95.5K 7.3K 45
Uyuşturucu bağımlısı bir kadın ve ona aşık olan Kerem Aktürkoğlu. • º • º • º • º • º • º • º • º • º • º • Başlangıç - 08.06.24 Bitiş - 1...