|Would you change for me?|TAE...

By asosyalbirimsi

341K 21.9K 12.8K

Karanlığın travmasını yaşayan Jungkook ve onu karanlık bir odaya kilitleyerek cezalandıran Bay Kim. Seme~Taeh... More

|1|
|2|
|3|
|4|
|5|
|6|
|7|
|8|
|9|
|10|
|11|
|12|
|13|
|14|
|15|
|16|
|18|
|19|
|20|
|21|
|22|
|23|
|24|
|25|
|26|
|27|
|28|
|29|
|30|
|31|
|32|FINAL
Özel Bölüm

|17|

9.6K 655 354
By asosyalbirimsi

Jungkook gözlerini açtığında yanında uyuyan Hoseok'u görünce hatırladığı şeyle ayağa fırladı.Bilincini kaybettikten sonra doktor gelmiş sakinleştirici iğne yaparak odasına götürmüştü.

Jungkook endişeyle etrafına bakındı, Yerde uyuyan Hoseok'un kolunu tuttu ve onu uyandırmak için sarstı.
"Seokjin, Namjoon'dan hoşlanmıyor!" Hoseok bağırarak uyandı.
Görünüşe göre bir rüya görmüş.

"Hoseok! uyan!"

Jungkook, Hoseok'a tekrar bağırdığında, Hoseok heyecanla ayağa kalktı.
"Jungkook neler oluyor? Ah, iyi misin?"

Hoseok, Jungkook'un nasıl olduğunu merak ederken, Jungkook heyecanla, "Taehyung, Taehyung geldi mi?" İyi bir cevap bekleyerek sordu.
Hoseok'un yüzü anında düştü, kaşları çatıldı "Henüz değil ama Jungkook, onunla neden bu kadar ilgilendiğini ya da ona neden Taehyung dediğini bana söylemeyecek misin?."

Jungkook o konuşmalara girmek istemiyordu, belki Taehyung bundan hoşlanmayacaktı.Bu yüzden sadece sustu ve başını eğdi.Jungkook kapıyı açtı ve Hoseok içini çekip tekrar uzandığında dışarı çıktı.

Taehyung olmadan salon sessizdi.
Etrafına baktı, Namjoon yakınlardaki kanepede uyuyordu, Jimin ve Seokjin gece geç saatlerde yarın ki kahvaltı için hazırlıklar yapıyorlardı.

Mutfakta çalışan Seokjin'e yaklaştı, "Gelmeyecek mi?" dedi yalvaran bir sesle.Sesi ağlamaktan kısılmıştı.

"Çok şükür uyandın" Seokjin, Jungkook'a sarılarak mutlu bir şekilde söyledi.Jungkook, Seokjin'i kenara çekti ve "Kesinlikle gelecek, değil mi?" inanmak istiyormuş gibi söyledi.
Seokjin çaresizdi, bu yüzden sohbetten kaçınmak istedi ve "Bay Kim'in babasına yemek götürmem gerekiyor"  dedi ve elinde tepsiyle odadan çıktı.

Jungkook dudaklarını büzdü ve masaya yaslandı.Onu öfkeyle izleyen Jimin'den haberi yoktu.

"Bay Kim ile aranızda bir şey mi var?" Jimin, Jungkook'a yaklaşırken sordu ve onu kolundan sıkıca tutup sarstı.Ama Jungkook bir şey söyleyemedi.Konuşacak hali yoktu.

"Jimin, beni rahat bırak"

Jungkook'un sözleri Jimin'i daha da sinirlendirmişti.Jimin, Bay Kim'i severken Taehyung onu umursamamış, ama Jungkook ona hiçbir şey yapmadan yaklaşmış ve hatta köle ilişkisi çizgisini aşmıştı.
Bu Jimin'i deli gibi kıskandırmıştı doğal olarak.

Namjoon'un telefonunun ani aramasıyla Namjoon uykudan uyanmış ve telefonu eline almıştı. Jungkook, bunun Taehyung'dan olduğunu düşünerek Namjoon'a koşarak geldi.
Jimin, Jungkook'un aklından neler geçtiğini anlayamıyordu.

"Taehyung mu?" dedi Jungkook mutlu bir şekilde.Namjoon hayır anlamında başını sallamış, telefonda konuşmak için dışarı çıkmıştı.

Jungkook'un neşesi göğün yedinci katına ulaşırken, o artık gökten yere vurulmuştu.Elleri titrerken dolu gözlerle duvarı izledi.Gözlerinin ön tarafı bulanırken gözlerindeki ılık yaşlar, sıcak yanaklarını ıslattı.

Koltuğa oturup yastığı kucağına koydu ve yaşadıkları mutlu anları düşünmeye başladı.Aklına gelenle kalkıp bahçedeki havuza gitti ve serin havada bir sandalyeye oturdu.

Yıldızlara bakarak kendini teselli etmeye karar vermişti.

Gökyüzünde her saniye renk değiştiren o rengarenk yıldızı gördü.
Gözyaşlarının arasından hıçkırarak acı bir şekilde gülümsedi.

"Kabul ediyorum, bu yıldız senin olsun ama karşılığında sadece geri dön. Lütfen..." dedi gözlerini kapatarak.

Taehyung'un evin ikinci katındaki babası da tekerlekli sandalyede tepkisiz bir halde pencereden onu izliyordu.

Jungkook içten içe kendini suçladı.
Onunla olmalıydı.
Ama sonra neden Taehyung'a bu kadar bağlı olduğunu düşündü.
Aklına gelen şeyin olmaması için dua etti her saniye.
Böyle bir şey olsaydı, acı çekecek olan sadece Jungkook olurdu.
Duyguları karşılıksız kalacaktı.

Ama Taehyung ona vurdu, onu travma geçirmiş olmasına rağmen karanlık odaya kilitledi. Bu kişiyle nasıl bir bağlantısı olabilir?
Kalbin söz dinlemediğini söylüyorlar, Jungkook bunun doğru olduğunu düşündü.

Aşkta mantık yoktu.

Namjoon yavaşça Jungkook'a yaklaştı ve ceketini omzuna koydu."Üşüyeceksin" tıpkı bir ağabey gibi dedi.

Jungkook o kadar düşünceliydi ki teşekkür etmeyi bile aklı almadı.

"Hadi kalkıp eve gidelim." Namjoon, çocuğu zorla bir şekilde eve taşırken söyledi.

Eve geldiklerinde Jungkook baş ağrısından dolayı mutfaktan ağrı kesiciler alıyordu ki birden evin kapısının sesi duyuldu.
Güzel şeylerin olacağını hissetmiş, kimseye vakit vermeden heyecanla kapıya koşmuştu.

Kapıyı açtığında acısına çare olacak adamı gördü.O, canlı ve sağlıklıydı, kapıda durmuş ve ona bakıyordu.

"Jungkook, ağlıyor musun?"

Taehyung'un sözlerine devam etmesine izin vermemiş, üzerine atlayıp ona sarılmıştı.Ağzından küçük bir inilti kaçtığı anda, Jungkook geri çekildi ve Taehyung'u tepeden tırnağa süzdü.

"Ağrın mı var? Yaralandın mı yoksa?" dedi endişeyle.

Taehyung onun bu haline güldü ve kulağına fısıldadı, "Herkes bizi izliyor Jungkook. Bunu bilerek konuşmaya devam edersen sorun yok benim için."

Jungkook bu sözleri duyunca arkasını döndü ve evdeki herkesin büyük bir şok içinde onu izlediğini gördü.Herkes ona 'Neler oluyor?' Bakışı atıyor gibiydi.Jimin'in gözleri sinirle dolmuştu.

Kafa karışıklığından kurtulmak için Seokjin, "Bay Kim, iyi misiniz?" diye sordu.Ayrıca Jungkook'u zor bir durumdan kurtarmak için.

Taehyung, Seokjin'e cevap vermeyi ihmal etti ve ona parlak gözlerle bakan çocuğa döndü.

Taehyung, Jungkook'a "Odama gidip biraz dinleneceğim," dedi.Jungkook'a yaptığı açıklama neredeyse herkesin damarlarındaki kanı durduracaktı.

Ne de olsa, bir efendi kölesine neden açıklama yapsın ki?

Taehyung herkesin yanından geçip odasına gittiğinde,Jungkook kendisine gelen sorgulama makineleriyle baş başa kalmıştı..

Jungkook kaçmak için bir bahane uydurup banyoya gideceğini söyleyerek yukarı kata çıktı.

Taehyung'la konuşmak istiyordu.
Ama eskisi gibi olmayacaklarını da çok iyi biliyordu.

Kapısının önüne geldiğinizde açıp açmamak arasında kararsız kaldı.Ve sonuç olarak heyecanından kapıyı çalmayı unutup kapıyı açıp içeri girdi.

Taehyung'u tekrar üstsüz görünce donakaldığında, Taehyung şaşkınlıkla odaya giren Jungkook'a bakıyordu.Jungkook ne yapacağını bilemezken Taehyung, Jungkook'un üzerine doğru adımladı.

Tam da kapıyı kapatıp kaçmak üzereyken, Taehyung, Jungkook'un kollarından tutmuş, onu odaya çekerek, kapıyı kapatıp, Jungkook'u kapıya yaslamıştı.Taehyung ona bakıp gülümserken, Jungkook yaşadıklarının aniliğiyle gözlerini olabildiğince kocaman açtı. Jungkook için bir déjà vu gibiydi.

"Taehyung, ne yapıyorsun?" heyecanla konuşurken, Taehyung "Taehyung değil, Tae diyeceksin" dedi.
Jungkook, Taehyung'un nefesi yüzüne çarptığında başını yana çevirdi.Bu hoşuna gidiyordu.

Aniden Taehyung'un çıplak karnının üzerindeki çizik derisini görünce endişeyle Taehyung'a baktı.
"Yaralısın!" dedi korkuyla.Ve Taehyung, "Önemli bir şey değil, iz bırakan daha ciddi yaralarım oldu bu zamana kadar" dedi.

Aniden, Jimin'in sesi arkadan kapı çalınmasıyla duyuldu."Bay Kim, gelebilir miyim?"

Taehyung Jungkook'un kapıya yaslayıp, bir elinin içinde esir aldığı ellerine baktı ve gülümseyerek "Hayır Jimin, şimdi meşgulüm." Dedi.

Jimin kapının arkasından homurdandı ve ayak sesleri odadan uzaklaştı.

"Tae, izin ver yaranın üzerine biraz ilaç koyayım," dedi Jungkook.
"Benim ilacımsın sensin," diye yanıtladı Taehyung.

______________________

Parmaklarım koptu
Bir günde 5 bölüm yayınlandım
Ahahahahahehdejsjwkd3ufkj

Continue Reading

You'll Also Like

310K 24.2K 39
Jeon Jungkook psikologtu Kim Taehyung'da onun inatçı hastası ~ Işığınız olmak istiyorum Bayım.
397K 36.6K 38
Abisinin arkadaşına akım yapmaya çalışan jungkook ve akımı kendi lehine çeken abisinin arkadaşı taehyung •texting• •tamamlandı• 🤏🏻✨ ~Yazım yanlışla...
661K 62.4K 37
omega taehyung para için deltanın çocuğunu taşıyordu. 060124
213K 22.2K 35
taehyung kırmızı defterini kaybeder 290423, tk ☁️