|Would you change for me?|TAE...

By asosyalbirimsi

360K 23.1K 13.1K

Karanlığın travmasını yaşayan Jungkook ve onu karanlık bir odaya kilitleyerek cezalandıran Bay Kim. Seme~Taeh... More

|1|
|2|
|3|
|5|
|6|
|7|
|8|
|9|
|10|
|11|
|12|
|13|
|14|
|15|
|16|
|17|
|18|
|19|
|20|
|21|
|22|
|23|
|24|
|25|
|26|
|27|
|28|
|29|
|30|
|31|
|32|FINAL
Özel Bölüm

|4|

13.1K 900 382
By asosyalbirimsi

Yatakta hissettiğim yumuşaklıkla gözlerimi yavaşça açmaya başladım.Uyuduğum zemin ne zaman bu kadar yumuşak olmuştu?Sanırım rüya görüyor olmalıydım.Birbirine yapışık ve üzerine büyük bir yük çökmüş gibi olan göz kapaklarımı yavaşça açmaya çalıştım.

Gözlerimi ilk açtığımda bulanık görüşümle nerede olduğumu anlamadan gözlerimi tekrar kapattım.kendimi çok zayıf ve yorgun hissediyordum. Gücümü toplayıp gözlerimi açtım. Gördüklerim ağzımın beş santim açık kalmasına neden olmuştu.

Bu, bu onun odasıydı!
Bay Kim'in odası..

"Ah çok şükür uyandın!"Hoseok mutlu bir şekilde konuşurken hala neden burada olduğumu anlamaya çalışıyordum."Neden beni bu odaya getirdin?Bay Kim öğrenirse çok kızacak!" Hoseok korkuyla konuşmama gülmüş, "Seni odasına götürmemi kendisi istemesi dışında bir sorun yok,"demişti.Gözlerim olabildiğince açıldı dedikleri karşısında."Nasıl yani kendisi istedi?!"
"Gidip nasıl olduğunu anlattım ve bir kaç kelime küfür ettikten sonra 'haklıydı' deyip odana geldi ve ardından doktor çağırdı."

Sonunda bana inanmıştı..Ama ya gerçekten bana bir şey olsaydı?!gerçekten taş kalpli biriydi.Ben onu kurtarmaya çalışırken o beni öldürmeye çalışmıştı.

"İyi misin?Nasıl hissediyorsun?"Hoseok endişeyle sorduğunda, aklımdaki asıl düşüncenin bu odada, bu yatakta olduğum olduğu gerçeğini bilmiyordu.
Bir an önce bu odadan kurtulmak istiyordum.
"Bay Kim seni kollarında odasına götürdü."

Hoseok'un sırıtışını anlam verememiştim bir türlü.Ama beni kollarında taşıması bana tuhaf hissettiriyordu,çünkü ben sadece bir köleydim.. sadece bir köle.

Odadan gitmek için kalkmaya çalışıyordum ki yatakta doğrulduktan sonra başım döndü.Hoseok hemen yanıma gelmiş, "Sorun ne? İyi değilsin! Kalkma! Beni duydun mu?" demişti."İyiyim sadece yorgunluktan biraz başım dönüyor merak etme" dedim sahte bir gülümsemeyle.

Kapı açıldıktan sonra Seokjin, hazırladığı yemek tepsisiyle gülümseyerek içeri girdi.
"Sonunda uyandın!" Mutlulukla konuşan Seokjin'e gülümsedim."Küçük tavşan, sana yemek getirdim"Seokjin'in benimle bir çocuk gibi konuşması hoşuma gitmişti.
"Şey ben aç değilim.." dedim parmaklarımla oynayarak."Ne demek aç değilim?!Bütün gün hiçbir şey yemedin!"
Hoseok da sohbete katıldığına göre yemek yemem gerekiyordu demek ki..

"Ben mutfakta yiyebilirim. Yatakta yemek yiyecek kadar hasta değilim!"

"Şu küçük tavşana bak, tek kelime dinlemiyor...Bay Kim, ben gelene kadar odadan çıkmamanı söyledi."

Seokjin'in dedikleriyle derin bir iç çektim.Benden ne istiyordu yine?

"Bu arada yanmış karnın nasıl oldu?," Hoseok söyleyene kadar yandığını hatırlamadığım karnıma bakmak için battaniyeyi yavaşça kaldırdım ve battaniye altındaolan çıplak tenime baktım.Çok kötü yanmıştı, derinin altında su bile birikmişti.Böyle bir yanığa o an nasıl sessiz kalmıştım ki? Belki de Bay Kim'den korktuğum için ya da ona bir şey olacağından korktuğum için unutmuştum.

Yarayı gördüğüm an gözlerim dolmuş, birkaç damla yaş bile yanağımı ıslatmıştı.

Kapı bir an sertçe açılınca Kim Taehyung içeri girmişti.Korku ve heyecanla üstsüz bedenimi görünmemek için hemen battaniyeyle örttüm.Bay Kim girer girmez, Seokjin ve Hoseok ayağa kalkmış onu selamlamak için önünde eğilmişti.Ben ise üstümde gömlek olmadığı için yataktan kalkmaya utanıyordum!

Bay Kim boğazıma kadar çektiğim battaniyeden durumumu anlamış olmalı ki biraz gülümsemiş ve bir anda ciddileşmişti.
Gelip yatağın yanında durup diğerlerine sert bir tonda "Siz dışarı çıkın" diye emrettiğinde gözleri hala beni takip ediyordu."Efendim, yemeği kald-", "Eline ver ve kendiniz çıkın," dedi derin bir sesle, Seokjin'in sözünü keserek.

Seokjin dediğini yaptı ve yanıma gelip yemek tepsisini bana uzattı.Elimi yavaşça battaniyeden çektim ve tepsiye uzanıp komodinin üzerine koydum.

"Orada bırakma, hepsini bitirmen gerek."Bay Kim'in sözleri beni şaşırmıştı.Neden böyle davranıyordu?Sebebinin onu korumam olduğunu söyleyecekseniz, böyle bir şey asla olamazdı, çünkü Bay Kim kalpsiz biriydi.
Evet öyleydi!

Ben yemeğimi yavaş yavaş yerken, Bay Kim de duvara dayalı L şeklindeki kanepede oturuyordu.Oturduğu andan itibaren elindeki telefona bakıyor,bazen kirpiklerinin altından bana bakardı ki bu da göz göze gelmemizi sağlamıştı.Çok gergin bir anlardı.

Neyse ki sonunda kapı açılmış Seokjin içeri girmişti."Efendim, Jungkook için aldığınız ilaçları ve kremleri getirdim."

Ayrıca ilaçda mı almıştı?

"Şimdi yanık kremlerinin zamanı, kremlerini sür ve bugün için dinlenmene izin veriyorum, dinlen"

Ben bu evde doğup bu yaşa gelene kadar ondan ilk defa böyle sözler duyuyordum.Ama tabi bu sözler sadece bugün içindi.Yarın yine aynı kişi olacaktı.

Seokjin ilacı yatağın yanına koymuş, komodinin üzerindeki boş tepsiyi alıp odadan çıkmıştı.

Bay Kim ve ben odada tekrar yalnız kaldığımızda garip bir heyecanla dolmuştum.Belki de sadece boş bir gerginlikti.

Bay Kim sonunda elindeki telefonu dergi masasının üzerine koymuş ve kaşlarını çatarak beni izlemeye başlamıştı.Ben de onu görünce sanki bana baktığını anlamamış gibi hızlıca gözlerimi çekip etrafıma bakınmaya başlamıştım.

"Kremi ne zaman sürmeyi düşünüyorsun?" ben cevap vermek isterken Jimin kapıyı çalmış ve içeri girerek bu garip atmosferi bozmuştu.

"Efendim, izninizle Jungkook'un karnına krem süreceğim."
Bay Kim, Jimin'in söylediklerini onaylayarak başını salladı.

Bir saniye, Jimin neden üzerime geliyordu?!Üstümde gömlek yok!Bay Kim'de dışarı çıkmıyor!Yoksa önünde-!

"Efendim, kendimi çok iyi hissediyorum, izin verirseniz odama gidebilir miyim?" İzin vereceğini umarak sordum.

"Hayır, Jeon.Jimin işini yap."

Kesinlikle utançtan öleceğim!

Jimin yanıma gelerek ellerimle sıkıca tuttuğum battaniyeyi çekmeye çalıştı."Jungkook, lütfen bırak"Jimin dişlerini sıkarak sahte bir gülümsemeyle konuştuğunda, Bay Kim'e baktım, o da bana sert bir ifadeyle bakıyordu.Battaniyeyi korkuyla yavaşça bıraktım.
Off Keşke Seokjin burada olsaydı.

Tüm üst vücudum açığa çıktığında çoktan kızardığıma emindim bile.Jimin kremin ağzını açarak önce parmağına koymuş sonra yanan karnıma sürmüştü.

Çok soğuktu!

Soğuktan yüzümü buruştururken Jimin'in elini itmeye çalışıyordum ki aniden Bay Kim'in sert sesini duydum."Uslu dur Jeon."
Sesini duyduğum an ona baktığında kaşları çatılmış, gözlerinin Jimin'in parmaklarının karnımın üzerindeki hareketlerini takip ettiğini gördüm.

Jimin yarayı çok kötü bastırmasıyla gözlerimi ondan ayırdım. "Acıtıyor.."diye mırıldandım.
Sözlerimden sonra, Jimin daha çok bastırdığında acıya dayanamayıp inledim.Ve anında, Bay Kim'in sert bakışları önce Jimin'e, sonra bana döndü.

Bu işkence ne zaman bitecekti ya?!
Tanrım lütfen beni odama ışınla..

Sanki Tanrı dualarımı duyar gibi kapı açıldı ve Hoseok nefes nefese içeri girdi.

"Efendim, bir misafirimiz var!"

____________________________





Boş bir bölüm için özür dilerim 🥺
Diğer bölümü iyi yapmayı deneyeceğim efendilerimm😇
Sağlıklı kalın, army kalın, bay👋

Continue Reading

You'll Also Like

529K 47.4K 36
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
113K 13.2K 34
değişiyorsun, dayanamıyorum
46.3K 4.2K 37
barış alper yılmaz, dm kutusunu sorunlarını anlatıp bir dert defteri gibi kullanan fanının mesajlarını okur.
9.5K 438 11
batıyoruz ve zengin jeon şirketinin oğlu ile e....... ¡!fem tae içerir¡! ¡!uke taehyung¡! ¡!seme jungkook¡! ❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥❥