Raunchy Alpha // larry

By bearschangedmylife

58.2K 5.2K 11.5K

Şımarık bir Alfanın neler yapabileceğini görmek istiyorsanız doğru yerdesiniz! Harry olgun omegayla mühürlene... More

a slice of the future
prolog
one
two
three
four
five
six
seven
eight
nine
ten
eleven
twelve
thirteen
fourteen
fiveteen
sixteen
seventeen
eighteen
nineteen
twenty
twenty-one
twenty-two
twenty-three
twenty-four
twenty-five
twenty-six
twenty-seven
twenty-eight
twenty-nine
thirty
thirty-one
thirty-two
thirty-three
thirty-four
thirty-five
thirty-six
thirty-seven
thirty-eight
thirty-nine
ONE-SHOT
fourty
fourty-one
fourty-two
fourty-three
fourty-four
fourty-five
fourty-six
fourty-seven
fourty-eight
fourty-nine
fifty
fifty-one
🎀fifty-two🎀
fifty-three
fifty-four
fifty-five
fifty-six
fifty-seven
fifty-eight
fifty-nine
sixty
sixty-one
sixty-three
sixty-four
sixty-five
sixty-six
sixty-seven
sixty-eight
sixty-nine
fınal
Special Chapter "🔄"
Special Chapter "24" 1/2
Special Chapter "24" 2/2
Special Chapter "Axel"
Special Chapter 2 "Axel"
Special Chapter 1/2 "Harry or Louis?"
Special Chapter 2/2 "Harry or Louis"
Spacial Chapter "New Groom" 1/2
Special Chapter "New Grooms" 2/2
Special Chapter "Alternative Jobs 1/3"
Speical Chapter "Alternative Jobs 2/3"
Speical Chapter "Alternative Jobs 3/3"
Special Chapter "Wedding Photo"
Special Chapter "Becoming an Alpha"
Special Chapter "Valeria's Alpha" 1/2

sixty-two

302 48 7
By bearschangedmylife

Merhaba~,

Yorumlarınızı cevaplayamadım henüz, ama hepsi için teşekkür ederim~

İyi okumalar,

×××

"İyi geceler bebeklerim."

Louis çoktan uykuya dalmış Valeria'nın da alnını öpüp üstlerini örttü. Üçünün yan yana yatabileceği ve uykularında düşmemeleri için kenarlarında korkuluk olan bir yatak tasarlatmışlardı.

Omega çıkmadan önce gece lambalarını yakıp, her ihtimale karşı kullanmaya devam ettikleri telsizi de kontrol ettikten sonra odalarından çıktı. Kapılarını kapatırken Harry'nin esneyerek odalarına girdiğini görmüştü.

Onun ardından yatmadan önceki lavabo ihtiyaçlarını da halledip çıktığında bu kez de yatakta öylece oturuyordu.

"Bugün yaptığın çok yanlıştı Harold."

Sızlandı Alfa. "Ama ne yapayım...? Onun ağlamasına dayanamıyorum!"

"Biliyorum ve bunu Valeria da biliyor. O yüzden her isteğini yaptırana kadar karşında avazı çıktığı kadar ağlamaya hazır."

Yanına gitmeden önce pijamalarını giymek için kıyafetlerini çıkardı. "Böyle devam edersen geri dönülmez bir şımarıklık kazanacak Harry."

Omuzlarını düşürse bile eşinin gözünün önündeki ruhunu açan gösterisini izlemekten geri kalmadı. "Bunu aşamayacağım..."

"Aşmak zorundasın ama."

"Nasıl yapacağım ki?"

"Önce sabretmeyi öğrenmen gerekiyor. Kaç kere söylesem de bunu asla beceremiyorsun ama duygularını göstermemelisin."

Louis pijamalarını giyinip, gösteriyi bitirdiğinde Harry'nin önüne yanaşmıştı. "Artık senin sandığın kadar masum değiller Harry, en tehlikeli zamanlardayız. Şuan yalnızca isteklerini yaptırana kadar senin açığını arıyor ve oradan vuruyorlar. Zamanla köleleri olacaksın ama farkettiğinde iş işten geçmiş olacak."

"Bu kulağa o kadar da kötü gelmiyor..."

Beline tutunan elleri umursamadan kollarını bağladı ve ona tepeden tepeden baktı. "Dikkat ettiysen gereksiz olduğunu bildikleri hiçbir isteği bana sormuyorlar. Direk sana geliyorlar. Belli ki iş işten geçmiş."

"Belki de onlardan önce beni eğitmelisin..."

Belindeki eller pijamasının derinliklerini keşfetmeye başladığında tek kaşını da kaldırdı. "Eğitimini çoktan tamamladığımızı sanıyordum?"

"Sınıf tekrarı."

Harry'nin sırnaşmalarına aldanmayıp elini kafasına koydu yakalaşmasını engellemek adına. "Son kez uyarıyorum, bir daha bunu yapma. Aynı şekilde ağlamasını kullanacak olursa önce reddeceksin ve duymazdan geleceksin. Eğer pes etmeyip bütün gücünü ağlamak için kullanmaya kalkarsa da isteğinden daha makul bir şey sunarak onun dikkatini farklı yere çekmen gerekiyor."

"Ya ikisine beceremeyip ona karşı yenilirsem?"

"Yenilme. Ama ne kadar uğraşırsan uğraş ikna edemiyorsan beni kullan." Eğilip yeşillerine baktı. "Anladın mı?"

Kafasını sallayarak onaylayan Harry ile, "Güzel." diye mırıldanıp Alfanın tişörtünü tuttuğu gibi çıkardı. Yatma zamanının geldiğini anlayan Harry kendini yatağa bırakıp ayaklarını kaldırdı eşine doğru.

İç çekti Omega. "Gün içinde üçüzler, geceleri de seninle uğraşıyorum..." Paçalarından tutup uzun altını da çıkardı.

Harry sonunda hissettiği özgürlükle tekrar doğrulmadan önce komidinindeki tarağa uzandı. Louis kızları gibi ona tarak uzatan eşine gülüp elinden aldı. Bacaklarının arasına iyice girip tarağı saçlarında gezdirmeden önce kıvırcıklarını havalandırdı. Harry mayışarak gözlerini kapattığında Omega da sakince saçlarını taramaya devam etmişti.

Tamamen kıvama geldiğinde tarağı komidine geri bıraktı Alfa. Tekrar dönüp Omeganın kaçmasına izin vermeden kollarını vücuduna doladı. Bir kolunu kalçalarının altından geçirip onu kaldırdı ve kendisine tutunmasını bekledikten sonra örtüyü açarak bedenlerini yatağın içine bıraktı, huzurlu bir uykuya dalabilmeleri için.

"Baba~!"

"BABA!"

"Anneciğim!"

"BABİŞKO!"

Louis irkilerek uyandığında etrafına anlamsız bakışlar attı. Alfanın sıcak nefesleri boynuna çarparken yüzünü ovuşturup sürekli cızırtıların ve bağırışların yükseldiği alete çevirdi yüzünü.

"Sizi afacanlar..."

Harry'nin kollarının izin verdiği kadar uzanmadan önce kolunu kaldırdı ve telsizi eline aldı. Yeşil tuşa basarak, "Geliyorum!" diye seslendi.

Telsizi bıraktığında diğer taraftan kıkırtılar ve çığlıklar duyuluyordu. Oflayarak kalkıp Harry'yi yatakta bıraktı. Bu sese hâlâ nasıl uyanmadığını anlayamıyordu.

Üçüzlerin odasına ulaştığında Adrius'ın telsizi eline almış öyle konuştuğunu görünce gözleri kısıldı. "Günaydınız yaramazlar."

"Anne!"

Axel'in hevesle beklemesini izlerken diğerlerinin gülüşlerini dinledi.

"Ama uyandık!"

"Baba da uyansın!"

"ANNE!"

"Axel tamam!"

Kucaklamadığı sürece susmayacağını bildiği alfayı alıp yataklarının yanına geçti. Korkuluğu tutup aşağı itmeden önce kilidi açmak için yukarı çekti. "İşte, inin bakalım."

"Babişko!"

"Aaa!"

Valeria bağıra bağıra onların odasına koşarken Adrius da aynı şekilde peşine takıldı. Axel'le birlikte onları takip ettiğinde çoktan yatağa çıktıklarını gördü. Harry'nin üzerinde tepinmeye başladıklarında Alfa sızlanarak örtüyü başının üstüne kadar çekti.

"Ya babişko~, uyan!"

Louis Axel'i de onlarla oynaması için indirdikten sonra esnedi. "Neyse, böyle uyandırılmaktan daha iyidir..." Diye mırıldandı telsizi kastederek.

O banyoya giderken Harry üçüzlerle mücadele etmeye devam etti. Asla pes etmeyeceklerini bildiğinden kıpırdandı ve dikkatlerini dağıttı. Hareketleri yavaşlayınca da örtünün kenarını avuçladı ve koluyla birlikte kaldırarak üçüzlerden önüne ilk çıkan Adrius'ı yakaladığı gibi örtünün altına aldı.

"AAA!"

"Yatak Canavarı!"

"Ad'i yakaladı!"

"Onu kurtaralım!"

Onlar hızla rollerine bürünürken Adrius örtünün altından bir kurbana göre fazla keyifli sesler çıkarıyordu. Onun boğuk kıkırtıları eşliğinde Valeria örtüyü çekiştirirken Axel her zamanki gibi bir elini göğsüne koydu. "Ben alfayım! Ben kurtarırım!"

O sırada Harry Adrius'a sarılarak sırt üstü dönmüş ve üstündeki çocukların yuvarlanmasına neden olduktan sonra küçük betayla birlikte örtüyü açmış, geri kapatmadan önce de Axel ile Valeria'yı da yakalamıştı.

"Hayır!"

"Aa!"

"Ahahaha gıdıklıyor!"

"Hehehehe~! Elimdesiniz artık!"

Kulakları sağır eden türden çığlıklar atarlarken Louis geri dönmüştü. Örtünün altındaki boğuşmayı izlerken kıkırdadı.

"Annecik?"

"Anne! Kurtar bizi!"

"Geliyorum bebeklerim."

Yatağın ayak ucuna yürüdü ve eğilerek üstlerinde örtüyü yakaladı. Örtüye asılıp üzerlerini açtığında üçüzlerden çok Harry kurban gitmiş gibi görünüyordu. Çocukların altında kalmış olan Alfanın ayaklarını yakaladıktan sonra tüm gücüyle kendine çekmiş ve üçüzleri, elbette Harry'yi de, özgürlüğüne kavuşturmuştu.

"Kahramanımız!"

"Kahramanınız artık yüzünüzü yıkayacak, gelin bakalım."

"Daha hiç bir şey bitmiş değil..." Kötü adam rolünü başarıyla gerçekleştiren Alfasına tek kaşını kaldırarak baktı. "Siz yemdiniz yumurcaklar! Asıl hedefimi ayağıma getireceğinizi biliyordum!"

Ne olduğunu anlayamadan yakalandığı gibi kendini Harry'nin kucağında bulmuştu. Onun başını kaldırarak attığı kötü adam kahkahasıyla çocuklar harekete geçmişti.

"Olamaz!"

"Anne! HAYIR!"

"SENİ KURTARACAĞIZ!"

Üzerlerine çullanan üçüzlerle Alfa kendini geriye bırakarak Omeganın da üzerine düşmesini sağlamıştı. Louis sırtına tırmanan küçük kurtlarla oyunun 'Altta kalanın canı çıksın!' a döndüğünü anladı.

Harry ona bakarak, "Oops..." diye mırıldanınca yan bir gülüş verdi Louis.

"Sana da günaydın Alfa."

Çocuklar görmeden birkaç öpücük çalmaya çalıştığında ise yakalanmıştı.

"Canavar babamızı yiyor!"

Üçü birden geri çekildiğinde hissettikleri tehlikeyle onlara bakmışlardı. Saldırı altındalardı.

"Oh, hayır..."

"Bırak beni Harry-AH! BELİM!"

Her şeye rağmen kimse sakatlanmadan işlerini halledip kahvaltı için aşağı indiklerinde Louis Harry'den bir bel masajı sözü almıştı. O kahvaltıyı hazırlarken Harry'nin kendisi hazırlanmakla meşguldü. Bugün geçtikleri kışın ardından ilkbahar sezonuna giriş için çekimlere gitmesi gerekiyordu. Yeni sezon, yeni kombinler, yeni setler ve yine Harry'nin etrafında pervane olan 'meslektaşları'.

Louis kendini göz devirerek sakinleştirirken bu kez onun kimle, ne gibi pozlarla karşısına çıkacağını hayal etmemeye çalıştı.

Hazır bir şekilde inen Alfaya hazır bir sofrayla karşılık verdi Louis. Aç karınlarına rağmen enerjilerini koruyan ve oyun peşinde koşan üçüzleri de toplayınca ada tezgahın etrafına dizilmişlerdi.

Kahvaltılarının ardından Louis çocukların ağızlarını temizledikten sonra Harry ile birlikte toplamışlardı mutfağı.

"Geç kalmıyor musun?"

"Ben onları değil, onlar beni bekleyecek Omegam. Hâlâ öğrenemedin mi?"

Louis gülerek üçüzlere baktı. "Benim işim var, eğer çıkacak olursan onları iyice tembihle ben inene kadar rahat dursunlar."

"Tamam Omegam."

Merdivenlere ulaşamadan yanağından bir öpücük çaldırdı. Daha fazlasına izin vermeden elinden kurtuldu ve üzerini değiştirmek için yukarı çıktı. Bugünün planlarından ilkini gerçekleştirebilmek adına önce rahat kıyafetler giymesi gerekiyordu. Kolsuz tişört, kısa şort ve saçlarını bandana yardımıyla topladıktan sonra ayağına geçirdiği spor terlikle hazırdı. Elektrikli süpürge dahil gerekli tüm temizlik malzemelerini almak için alt kattaki banyoya indi.

Hole geçtiğinde içeriden Harry'nin telefon sesini duyabiliyordu. Muhtemelen sık boğaz edene kadar onu aramaya devam ediyorlardı ancak Harry burnunun dikine gitmek konusunda ısrarcıydı.

Kafasını iki yana sallayarak içeri eli kolu dolu girdi ve malzemeleri gürültüyle bıraktı. "Eğer ayak bağı olacaksan şimdi gitmenin tam zamanı Harold."

"Kocanı evden kovmaya utanmıyor-" Sırtı dönük olan Alfa dönüp omzunun üzerinden baktığında duraksamak zorunda kaldı. "...musun? Oh~, bugün o gün mü...?"

Oturduğu yerden kalkıp ona doğru yaklaşan eşine bakarken bir elini beline koydu ve tek kaşını kaldırdı. "Ne?"

"Temizlik günü," Hemen dibinde durup belinin diğer tarafına da o elini koydu. "...en sevdiğim gün."

"Kime göre, neye göre? Kameralara poz vermek yerine bu işleri sen yap da o zaman tekrar konuşalım."

"Temizlik için birilerini tutalım diyorum, ama sen istemiyorsun. Ayrıca ne yapayım? Bu kombini bir tek temizlik yaparken giyiyorsun..."

İç çekti. "Evime yabancıların gelip dip bucak her yere girmelerini istemiyorum. Ayrıca ne?" Boştaki elini kaldırıp, Harry yarısına kadar açtığı gömleğine tatktı parmaklarını. "En sevdiğin kombinim bu mu yani?"

En çapkın sırıtışını yüzüne koyan Harry, Omegasındaki serseri sırıtışı keyifle izledi. "Bana kalırsa bu kumaş parçalarının hiç birine ihtiyacın yok..."

Burnunu burnuna yaslarken gözlerini sırıtışına dikti. "Aslında favorim yatak örtümüzün o güzel tenini gelişi güzel örttüğü zamanki halin..."

"Hmm..."

"Hayır Ad, onu bana ver!"

"Sen Barbie'yi al, sen kızsın!"

"Ya! Sen kız ol banane!"

"Araba benim."

"Axe! Hayır!"

"Kız Vali."

"Vali bir kız! Vali bir kız!"

"KYA! BABA!"

Harry öpmek üzere olduğu Omegasına öylece bakarken Louis çoktan pes etmeşti.

"Efendim güzelim..."

"Baba! Bana kız diyorlar!"

"Çünkü öylesin Valeria..."

Küçük omega hızla ağlamaya başlarken Louis kollarını bağlayıp gözlerini Harry'ye dikti.

"Gitmeden onu sakinleştirsem iyi olacak..."

"Kesinlikle."

O Valeria'yı sakinleştirirken Louis Adrius ve Axel'i uyardı. Ortamlarını yumuşatınca birbirlerine hiç yükselmemişler gibi oyuncaklarını ve hayal güçlerini de alıp mutfağa oynamaya gitmişlerdi.

Harry el mahkum evden ayrılmaya, sonunda, karar verdiğinde Louis de onu yolcu etmeye karar vermişti. Üçüzlerin böldüğü çok mühim işini tamamlayarak keyfini yerine getiren Alfa eşini bırakmaya niyetli değildi.

"Belki de çekimleri erteletmeliyim..."

"Sonra da Elish gelip evimi bombalasın, değil mi?"

Çocuk gibi sızlanarak eğildi ve Omegayı bir kez daha öptü. "Hiç yardımcı olmuyorsun sen de Omegam..."

"Tek yaptığım şey öylece durmak."

"İşte sorun da bu! Nefes alsan bile seğirmeme neden oluyorsun!"

Kastettiği uzvuyla yüzünü buruşturdu Louis. "İğrençsin." Kollarından çıkarak onu ittirmeden önce omzuna vurdu. "Defol git!"

"Bunu gece konuşuruz."

"Başka yerlerini de seğirtmemi istemiyorsan siktir git!"

Harry geri geri yürürken ona öpücük atı. Ama öpücüğü biraz uzun tutunca açıkta duran Ferrari'sine takılıp kendini ön kaputta boylu boyunca yatarken bulmuştu.

(YN: İşte kimileri Ferrari'sine takılır, kimileri de kendi ayağına. Hayat...)

Sonunda sağ salim evden ayrılabildiğinde Louis'nin elinden gelen tek şey, "Şapşal..." diye mırıldanmak olmuştu.

Büyük salonuna döndüğünde birden ev gözünde büyümüş ve ellerini beline koyarak etrafa yorgun bakışlar atmıştı. "Acaba...

Çocukların doğum gününü ertelesek mi?"

Ardından kendi saçma fikrine göz devirip arkasını dönmüştü ki üçüzler, evde sürmeleri için aldıkları üç teker bisikletlerle içeri girmişlerdi. Onlara düşünceli bakışlar atarken gözleri viledaya takıldı.

"Hmm..." Düşünceyle çenesini ovuştururken fikrin aklına yatmasıyla sırıtmıştı. "Neden olmasın ki...? Hey, Muhteşem Üçlü! Buraya gelin!"

Bir an sonra ise üçüzler tek sıra halinde arka arkaya dizilmiş ve bisikletlerinin arkalarında da viledanın yedek başları bağlanmıştı.

"Dediğim gibi," dedi yine yersiz meslek havasına girerek. "..halılara çıkmak yok. Etraflarında dolanıp sığabileceğiniz her yere gireceksiniz. Eğer aranızda sırayı bozan ve halıya çıkmaya kalkan olursa,"

Kollarını bağlayıp onu dikkatle dinleyen üçüzlere keskin bakışlar attı. "Bisikletlerinize bir hafta el koyarım."

"El koymak?"

"Saklarım."

"Hayır!"

Önlerine geçip Adrius'a baktı. "Akıllı ol." Dedi işaret parmağını ona doğrultmak için eğilirken.

"Seni üçüzlerin geçici lideri yaptım. Diğerleri yanlış yaparsa bu senin de yanlışın demektir. Görevini güzelce yap, anlaşıldı mı Muhteşem Bir?"

"Anlaşıldı babacık!"

Doğruldu. "Güzel." Önlerine geçip başlangıç için onlara bayrak niyetine bir temizlik bezi sallamadan önce telefonundan şarkı açtı.

Sam Fender - Hypersonic Missiles.

"Hazırsanız başlatıyorum. Hızlı sürmek yok. Dikkat!"

"3..."

Yerlerinde heyecanla kıpırdandılar.

"2.."

Pedallardaki ayaklarını sabitlediler.

"1... Başla!"

Adrius çığlık atarak öne doğru atılırken diğerleri de kahkahalarla onu takip etmişlerdi. Louis arkalarından zemine bakarken kafasını salladı. "Hiç fena değil. Hızlı bir şekilde, tek seferde üç kat silmiş oluyorum."

Yani... Üçüzleri o yapıp çıkardığına göre yaptıkları işi de sahiplenebilirdi ona göre?

Kendi işine bakmak için arkasına döndü.

Yıllar önce davetli olduğu yemek için yapılan temizliğe Harry'yi dahil etmiş, şimdi de kendi doğum günü partileri için üçüzlere evi sildiriyordu.

"Siktir... Ben bir efsaneyim."

Louis'nin kendini öve öve bitiremediği bir temizlik zamanından sonra biraz koltukta uzanıp yorgunluk gidermişti. Evi süpürüp, camları silerken üçüzlerin, yarışçıların pistop yapması misali, başlangıç noktalarında ara ara bezlerini temizleyip geri takarak evi pırıl pırıl yapmalarını sağlamıştı. Camlardan sonra onların ulaşamadığı kenar köşeleri de o silmiş ve işin çoğunluğunu bitirmişlerdi.

O dinlenirken üçüzler onca zaman pedal çevirmemiş gibi enerjiklerdi. Çoraplarıyla etrafa toz taşımamaları ya da çıplak ayaklarıyla silinen yerleri iz yapmamaları için üçüne de ev ayakkabılarını giydirip öyle uzanmış L koltuğuna.

"Baba!"

Adrius gelip üzerine tırmanırken Axel ve Valeria da onu takip etmişlerdi. "İyi miydim, iyi miydim?!"

"Üçünüz de harikaydınız. Bana çok yardım ettiniz." Birbirlerinin eze eze de olsa yan yana getirdikleri üç kafaya baktı. "Teşekkürler güzellerim."

Keyifle güldüklerinde onlara sarılıp severek kaybettiği enerjisini geri kazanmıştı. Adrius göğsünde yan yatmış, başını koltuktan sarkıtırken Axel koltuğun kalın sırt kısmında yüzüstü yatmış, Valeria da büktüğü dizlerine yaslanmış onu havalandırmasını bekliyordu.

"Babacık.... Babişkom ne zaman geliyor?"

Senin bu Harry düşkünlüğün...

Bir eliyle betanın bacağını tutarken gözü alfadaydı. Çok hareket ettiği için kolundan tutup, "Düşeceksin bebeğim." diye uyardı.

"Akşam olmadan önce gelir Vali."

Suratı kızarmaya başlamış Adrius'ı kaldırırken betanın kahkahalarını dinledi. Kendisi de doğrulurken üçüzlerin koltuğa yuvarlanmalarını sağladı. Valeria erkek kardeşlerinin altından çığlıklarla çıkabildiğinde Louis'nin kucağına yöneldi.

"Akşam ne zaman geliyor?"

Onu dizine oturturken yüzüne baktı tepkilerini izleyebilmek için. "Şimdi öğlen. Bir bu kadar daha beklemen gerekiyor."

Sessiz ve memnuniyetsizce dudaklarını büzerken gözlerini yere eğmişti. Omega gülümseyerek henüz tombulluğunu kaybetmemiş olan yanağını öptü ve kucağından indirdi.

"Hadi bakalım, atıştırma vakti. Mutfağa!"

İyice acıkmış olan üçüzler mutfağa koşarken o da kalkıp boynunu ve kollarını esnetti. Yemek işini dünden hazırladığı için kafası rahattı. Temizlik ve toparlama bitince salonu süsleyecek ve üçüzlerin konuklarının gelmesini bekleyecekti. Geri kalan balon şişirme gibi, varlığıyla üçüzleri eğlendirecek işleri onlara yaptıracaktı.

Ne kadar harika olduğundan bahsetmiş miydi?

Buzdolabını açarken göz devirdi. Bu kendini beğenmişlik ona kesinlikle Harry'den geçmişti. Yoksa o son derece mütevazı bir kurtadamdı.

Yaptığı doyurucu atıştırmalıktan korumalara da dağıttıktan sonra evdeki işine geri dönmüştü. Kalanı da tamamladıktan sonra ise üçüzleri hazırlamak için yukarı çıkardı. Dolaplarını açıp askılıklardaki kıyafetlere birlikte bakarlarken Louis bu konuda ne kadar beceriksiz olduğunu bir kez daha hatırladı.

Neyseki Valeria hızla favori fırfırlı elbisesini, favorisiydi çünkü ona Harry almıştı, gösterirken Adrius da heyecanla örümcek adam kostümünü yakalamıştı.

Onların seçimlerini çıkardıktan sonra Axel'le birbirlerine bakakalmışlarken Louis aklına daha önce tesadüfen görüp aldığı şeyler geldiğinde gülümsedi. Dönüp raflarını karıştırmaya başladı.

"Nerede... Nerede...? Aha! Buldum." Elindeki katlı kıyafetlerin üzerine koyduğu kombine uygun minik ayakkabilarla alfaya döndü.

"Seni küçük, sevimli bir serseri yapacağım."

"Serseri!"

Ardından kendinden önce onları giydirip herhangi bir kötü kazayı yaşamamak için yaptırdıkları merdiven kapısını kapatmış ve üzerini değiştirmek için odasına girmişti. Şıktan çok rahat kıyafetler giyindi ve o süreçte üst katta oyalanan üçüzleri alıp aşağı inmişti.

O yiyecekleri tezgâha dizip, tabak, çatal, kaşık ve benzeri servis ihtiyaçlarını dizdikten sonra dolapta hazır duran dev içecek kasesini de çıkarmış ve içine derin bir kepçe koymuştu.

O işini btirdiği sırada anahtar sesi evde yankılanmıştı.

"Babişko!"

Valeria hızla kapıya koşarak babasını karşılarken Louis de mutfak kapısına yaslanıp izledi.

"Güzeller güzelim! Yine kalp kırmaya hazırsın! Değil mi Niall...?"

Üst üste yığılmış hediye kutularından görünmeyen kişinin Niall olduğunu anlayınca gidip yarısını almış ve alfanın yüzünü ortaya çıkarmıştı.

"Ne yaptınız siz böyle..."

"Ah!" Diğerleri gibi onu anca farkeden Valeria'nın yüzünde güller açmıştı. "Ni!"

"Omegam!"

Babasının kucağından inmek istediğinde Harry daha sıkı tutup nadiren kullandığı sert sesiyle, "Valeria." demişti. Bu, küçük omegayı hareketsizleştirse bile Harry arkasını döndüğünde babasının omzunun üstünden beri Niall'a el sallamasına engel olamamıştı.

"Hadi Niall, kapıyı tıkadın!"

"İki dakika omegamla bakıştırmadınız!"

Niall kucağını boşaltmak için salona geçerken Louis kutuları bırakıp geri dönmüştü. "Ah, siz de mi...? Başıma iş açtığınızın farkındasınız, değil mi?"

Zayn ile Liam dolu elleri ve kollarıyla hole girdiklerinde Louis'ye baktılar. "Ne? Dünyanın en iyi üçüzlerine ünlü ve zengin amcalarının en iyi hediyeleri almasına engel olmak mı istiyorsun yani?"

"Gerçekten böyle uzun bir cümle kurmana gerek var mıydı Zayn?"

"Etkili olsun diye. Ayrıca benim bu dudaklarımdan dökülen, bu sesle seslendirdiğim bütün cümleler de gösterişli olmalı! Kutsal! Kurban olun siz benim sesime-!"

"Tamam sus ve geç artık."

Liam da gülerek onu takip ederken Louis kapıyı kapatacaktı ki kararmaya başlamış hava sayesinde yanan araba farlarını farketti. Hemen sonrasında korumalar bahçe kapısını açmıştı. İçeri giren araçtan bir diğer çekirdek aile indiğinde gülümsedi.

"Hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk! Selam ver kızım!"

"Meyaba!"

Louis Melodie'yi öpüp kenara çekildi içeri girebilmeleri için. "Hoş geldin Michal."

"Hoş bulduk Louis, nasılsın?"

"Bugünü atlatabilirsem iyi olacağım."

Kıkırdadı alfa, Gemma'nın arkasından girerken.

"Omegam..."

Louis de kapıyı kapatıp içeri geçtiğinde Harry'nin suratındaki ifadeyi görüp kaşlarını kaldırdı. Alfanın bakışları ise bir Axel'e bir Louis'ye dönmüştü.

Axel dağınık saçları, siyah, baskılı, kolsuz tişörtü, siyah kot pantolonu ve yine siyah küçük Vans'larıyla tam bir skate boy'du.

(YN: Birileri Louis'nin küçük versiyonunu yapmamı heyecanla mı bekliyordu?)

"Baba!" Axel ciddi ifadesiyle Harry'nin önüne geçip dizlerine tutundu. "Ben bir serseriyim!"

"Louis!?"

Omega kıkırdayarak boştaki tekli koltuğa oturdu. "Ne?"

"Ben şımartacağım diye ödün kopuyor ama senin yaptığına bak!"

"Bu geçici bir şey. O akıllı bir serseri, değil mi bebeğim?"

"Akıllıyım!" Yumruklarını havaya kaldırdı. "Ve bir alfayım!"

Artık bunu duymaktan gına gelmiş olan diğerleri iç çekerken Adrius girdi araya. "Ben bir kahramanım!"

Bir ağ ile havada salınıyormuş gibi yapmak için zıpladı ve kendisini Liam'ın üzerine attı. "Aman Tanrım, bu ne güç!"

Zayn onunla birlikte betayı severken Gemma ve Michal da özgürlük isteyen kızlarını bırakmışlardı. Melodie anında salonun ortasındaki Axel'in yanına gitti. "Abi."

Axel tişörtünü çekiştiren minik ele dönerken kuzenini selamlayamadan kardeşiyle göz göze geldi. Hızla Melodie'ye sarılıp diğer tarafa çekiştirdi. "Melodie de bir serseri olur!"

"Hayır!" Adrius hızla kucaklarından yere atladı. "Mel'i serserinin elinden kurtaracağım!"

Axel hızla küçük betanın elini yakalayıp onunla birlikte koşarken Adrius da peşlerine takılmıştı. Melodie keyifle gülerken Louis onları uyarmak zorunda kalmıştı.

"Sakın kuzeninizin canını yakmayın!"

"Ben bir serseriyim!"

"Axel!"

Kahkaha attılar. "Bir canavar mı yaratıyorsun ne?"

Onlar koltukların etrafında koştururken Harry artmaya başlayan eksiklik hissiyle etrafına baktı. "Hey..."

Ardından duyduğu mırıltılarla duraksayıp döndü ve oturduğu koltuğuna arkasına baktı. "Siz...!"

Niall kucağında Valeria'yla yere oturmuş fısır fısır onunla konuşuyordu.

"Ah!" Valeria bir kez daha heyecanla bağırdı. "Yakalandık Ni!"

Bu sırada Niall'ın yanaklarını iki eliyle yakalamış heyecanla tepelerindeki babasına bakıyordu.

"O halde bu tek bir anlama geliyor Vali..." Kolunu omegaya doladığı gibi kalktı. "Kaçalım!"

"Ah, yine mi!?"

Harry her bir araya gelmelerinde onları kovalamaktan sıkılsa da söz konusu kızı olduğunda kaybetme lüksü yoktu. Ancak bu sefer onun kalkmasına kalmadan çoktan salonda yarım tur atan Niall'ın yolu kesilmişti.

Axel ve Adrius aralarındaki Melodie'yle ona bakıyorlardı. "Bu bir yerden bana tanıdık geliyor..."

"Düşman!"

"Kardeşimizi bırak!"

"AAAA!"

Şimdi de onlardan kaçarken bu duruma keyifle gülenlerse Valeria ve iş birlikçi serseri ile süper kahramanın peşinden koşan Melodie'ydi.

"Sizde toplanmayı seviyorum Louis."

"Cidden, bedava gösteri oluyor her zaman."

Omega diğerleriyle birlikte gülerken Valeria özgür kalmış ve babasına doğru koşmuştu. O sırada Niall çokta yere serilmiş ve Axel ile Adrius'tan eziyet görerken Melodie de onların başında tezahürat niyetine alkış tutuyordu.

"Baba..."

Eyvah... Diye düşündü Alfa. Bu bir şey isteme ses tonu...

Göz ucuyla Louis'ye baktığında bunu onun farkettiğini ve kollarını bağlamış halde ne yapacağını merakla izlediğini gördü.

"Söyle kızım..."

"Ben bir şey istiyorum..."

"Ne gibi?"

"Acaba..." Elbisesinin fıfırlarından ikinci katın ucunu tutmuş ona sallana sallana kirpiklerinin altından sevimli bakışlar atıyordu.

Üstelik perçemleri eşinin kopyası olduğu için Valeria'nın bu hali onu daha da etkiliyordu.

"Ni benim alfam olsun mu...?"

"NE?"

"Baba lütfen, lütfen!" Harry'nin ellerini yakalayıp olduğu yerde zıpladı. "Alfam olsun! Ben ona odamda bakarım! Lütfen!"

Zayn ve Liam artık tepinircesine gülerken henüz kayınçolarının elinden kurtulamayan Niall'ın bir şeyden haberi yoktu.

"Louis..." Dedi Harry güçlükle. "B-ben iyi değilim..."

"Anlaşılan onu bir evcil hayvan sanıyor..." Louis diğerlerine katılarak gülerken acı çekiyor gibi görünen kocasına yardım etmeye karar verdi. "Dediğimi yap; ona daha iyi bir alternatif sun."

Harry artık sızlanmaya başlayan kızına bakarken aklına gelen fikirle doğruldu. "Val! Onun yerine sana bir yavru kedi alalım mı?"

"Ne!?"

Hızla gözleri parladı omeganın. "Olur!"

Harry rahat bir nefes alırken başardığını zannederek eşine bakarken Louis'nin ona attığı bakışları farketmişti.

"Hayır! Kedi olmasın!"

"Köpek! Köpek alalım!"

Dikkatlerini çeken konuyla Niall'ı bırakıp babalarının önüne geçmişlerdi. "Köpek en iyisi!"

"Hiç de bile! Kedi en iyisi!"

Üçüzler bir kavgaya tutuşurken Harry tüylerinin diken diken olduğunu hissederek Omegaya baktı. Ona ölümcül bakışlar atan Omeganın dudakları hırlamak üzereymiş gibi bükülüyordu.

"Bence Niall daha iyi bir seçim." Diye mırıldandı dişlerinin arasından.

Harry yutkunurken diğerleri onları keyifle izliyorlardı.

"Hayır anne, köpek!" Dedi Axel onu ciddiye alarak.

"Kedi!"

"Köpek!"

"KEDİ!"

"Köpek olur!"

"BABA!"

Valeria her zamanki gibi taşkınlık yaparak üstün çıkmaya çalışırken salon onların gürültüleriyle dolmuştu.

"Çöz, Harry." Başını hafifçe eğip ona keskin bakışlar attı. "Hemen."

Harry darbe yemiş gibi irkilirken üçüzler birbirine girmişti. "Hey, hey! B-bence... Bence-" Yeni bir çözümle aralarına girdi ki bunun onları sakinleştireceğine emindi. "İkisini de alalım!"

Üçüzler bir saniye durup kocaman gülümsediler. "YEY!"

"Harika!"

"Teşekkürler babişko!"

Üçü birden ona sarılıp ardından hiç tartışmamış gibi oyunlarına dönmek için Niall'dan Melodie'yi almış ve koşturmaya başlamışlardı.

Ancak Harry onları dizginlerken başkasını körüklediğinin farkında değildi.

O durumu çözmenin rahatlığıyla derin bir nefes verirken Zayn Liam'a eğildi. "Evi boşaltsak mı?"

"Ne yaptın Harry...?" Diye mırıldandı Gemma da.

"Bunu izleyebileceğimi sanmıyorum..."

Louis yavaşça ayağa kalkarken Niall aralarında kalacağını farkedip hızla diğerlerinin oturduğu üçlü koltuğun arkasına koşmuştu.

"Harry."

Alfa onların ne yaptıklarını anlamaya çalışırken duyduğu sesle hızla eşine dönmüştü ve ancak o zaman kaldığı durumu farketmişti.

"O-Omegam-"

"Biraz benimle mutfağa gelir misin Alfa?"

"Ta-tabi..."

Harry çoktan dönmüş olan Louis'nin arkasından kalkarken ablasına, eniştesine ve en yakın arkadaşlarına veda eder gibi bakmıştı.

"Beni... Unutmayın olur mu?"

Gemma onun arkasından kahkaha atarken diğerleri de farksızdı. Ortadan kaybolmalarından birkaç saniye sonra uzaktan gelen bağırışları duyabiliyorlardı.

"Ben sana tutamayacağın sözler verme demedim mi?"

"Kim bakacak o hayvanlara, ha!? KİM BAKACAK!?"

"Seninki gibi bir 'Tavşan Travması' mı yaşatmak istiyorsun onlara!?"

"B-bilemedim Omegam! Ah! Dur! Özür dilerim-ÖZÜR DİLERİM!"

Yedisinde olduğu gibi yetmişinde de Harry'nin iflah olmayacağını her seferinde daha iyi anlıyorlardı.

Eh, onun da üstesinden ancak Louis gelirdi.

Onlar birbirleri için yaratılmışlardı.

×××

Partimize sonraki bölüm kaldığımız yerden devam edeceği~z,

Umarım beğenmişsinizdir,

Çok değerlisiniz,

-Arthur Hazel

Continue Reading

You'll Also Like

112K 8.5K 42
Badeee.sy : Gö*ünde torpil patlatacağım senin. Darknight : Gö*üm senin için her zaman burada orası ayrı mevzu ama Emre değilim. Darknight : Seni sırf...
12.2M 589K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...
13.5K 1.4K 67
"Eskiden yakındık,insanlar dönüşebilir.Asıl acıtan ise tanıdıǧın insanların tanımadıǧın insanlara dönüşmesidir." -Hyunho /171122/
1K 200 8
Denizcilik Akademisi Biyoloji Bölümü öğrencisi Shoto, en büyük hayali olan deniz insanları araştırma projesini bitirmek için akıl hocası ile uzun bir...