....
Boynuma indi sıcak dudakları.Ellerim saçlarının arasına girip okşarken boynumu dişlerinin arasına almasıyla kısık sesli bir inleme doldurmuştu odayı.
Kalbim delice atıyordu.Gözlerim kapalı ve şu an hissettiğim yoğun hisler altında başım dönüyordu.İlk defa...Böyle hissediyorum.
Kokusunu derince soluduğumda tekrar dudaklarımın üzerine kapanan dudaklarıyla ellerimi yanağına koyup kendime daha çok bastırdım.
Bu yabancı hisler ne kadar tatlı böyle.Durmak istesem bile duramayacak kadar bilinçsizdim şu an.
"Her zerreni istiyorum Melek,duydun mu küçüğüm?"
Hırıltılı ve boğuk sesinin altında kıvranırken dudaklarımı sertçe ısırdım.Onu arzuluyorum,bunu inkâr edemem ama...Ama yine de biraz da olsa korkuyorum.
Eşofmanın altından kalçamı sertçe sıktığında saçları arasında olan elim istemsizce kasılmıştı.
"Her seferinde benim gibi bir adamı nasıl bu kadar çabuk etkileyebiliyorsun küçük sevgilim?Çıldırıyorum!"
Gülümsedim sarhoşça."Çünkü ben Melek Arıcıyım"
Tenimin üzerinde olan dudakları gerildi ve hırıltılı sesine karışan hmm'lamasıyla bacak aramda oluşan sızı zevki katlamıştı.
Elini boğazıma sarıp dudaklarıma sartçe kapandığında belimin altına giren eliyle destek verip beni koltuktan kaldırdı.
Bacaklarının üzerine oturduğum sıra kalçamı her iki eliyle kavrayıp kendine çekince sert erkekliğini üzerinde oturmam heyecanlandırmıştı beni.
Hayır kesinlikle durmak istemiyorum.Üzerinde olduğum adamı fazlaca arzuluyorum...Ama,ama ne bileyim işte yine de küçük bir korku var içimde ve bu her hareketinde kendini daha çok belli ediyor gibi.
Eşofman üzerinden kalçamı sertçe sıktı.
"Mmm Demir-" öleceğim!Bana ne yapıyorsun be adam?
"Evet sevgilim?"sesindeki hafif bir alaya karşılık omzuna yumruğumla vurdum ama bu sadece onu güldürmüştü.
Az önce kalçamı iri eliyle sıkıp zevkimi katlayan adam hiç beklemediğim bir şey yaptı.
Kalçama aniden sert bir şekilde vurduğunda gözlerimin dolması bir olmuştu.Kesinlikle elinin izi çıkacaktı.
Asla ama asla beklemediğim bir hareketti bu ve asla bu kadar iyi hissettireceğini tahmin etmezdim.
"Ahh-"içime sesli bir nefes çektim ve erkekliğinin üzerinde kıpırdandım.
"Çok güzelsin bebeğim"
Gözlerim kapalı halde gülümsedim.Kalçamdaki yanma hissine alışmaya çalışıyordum.
E tabi bu kadar sert vurursa... Şey ben bunu yatakta düşünemiyorum.Yalvartmaz değil mi?
Gözlerimi en sonunda araladığımda bana bakan kahvelerin büründüğü arzu kadınlığımda fena bir yanmaya neden oldu.Arzularımız bizi yakar mı dersin Demir Güngör?
Dudaklarımın kenarı havalanırken burnuna yavaşça işaret parmağımı vurdum.
"Güzel olduğumu biliyorum sevgilim.Bilmediğim bir şey söyle"
Başını geriye doğru atıp sesli bir şekilde güldüğünde yüzümdeki gülümseyiş büyümüştü.Allahsız çok güzel gülüyor.Saatlerce gülse yemin ederim saatlerce usanmadan onu izleyebilirim.
Çok güzel gülüyorsun sevgilim.Sen hep gülsene.
Her detayı ayrı bir güzeldi.Esmer teni özellikle, o kadar cazip geliyor ki gözüme aklımdan hiç de terbiyeli şeyler geçmiyordu.
Başını koltuğa yaslayıp baktı.
Öyle bir bakıyor ki kendimi çok özel bir mücevhermiş gibi hissediyordum.Nasıl desem...
Dur ya da boş ver seni üzmek istemiyorum.Kıskanma bebeğim.Çünkü anlatsamda anlamazsın.
Bir elini kaldıran yiğidim elinin tersiyle yanağımı okşadı,bak nasıl pambık şekere dönüşüyorum izle.
"Hmm.."sesinin bu kadar kalın ve şey çıkmaması gerekiyordu Demircik.
Bizim küçük kızım bundan çok etkilendi.
"Sen küçük sevgilim,çok-" evet çok?
"Çok şeysin -"neyim?Yarram uzatmasana.
Başımı boynuna gömdüğümde bir elimle ise kirli sakallarını okşamaya başladım.Hayır benim müstakbel kocam diye demiyorum ama sakal bi insana en çok bu kadar yakışır.Her haline bir azasım var yani.
"Ben çok neyim?"eli çıplak sırtımı okşamaya başladığında söylemişti.
"Seksisin bebeğim.Ateşlisin ve ben sana olur olmadık yerlerde yükseliyorum"
Kaşlarım havalandı."Harbi mi?"
Başımı heyecanla kaldırıp ona baktım.Gözleri arzu ve şevkle parladı.
Dudaklarını diliyle ıslattı sakince ve "evet" dediğinde nedense içim içime sığmaz hale gelmiştim.
"Cidden ben seksi ve ateşli miyim?Bak doğruyu söyle"
Başını salladı ağır ağır.O sıra sırıttım "ve-"dediğimde çıplak göğüsünde tırnaklarımı gezdirdim.
Gözleri bir saniye kadar ellerimin hareketini izlese de hemen sonra bana doğru döndü.
Yaklaştım ona.Teniyle temas halinde olan ellerimi bu sefer omuzlarına çıkardım.
"Demek bana olur olmadık yerlerde yükseliyorsun?"tırnağımla adem elmasına dokunduğum sıra sertçe yutkunuşu sonrası hareket eden adem elmasıyla ben de yutkundum.
"Evet"dedi tekrar.Gülümsedim,bunu duymak güzeldi.
Boynundan yavaşça öptüm."Nerelerde yükseliyorsun mesela?"
Meraklı oluşuma karşılık ufacık bir gülümseme bahşetti.
Dudaklarıma doğru sıcak nefesini üflediğinde elleri sütyen kopçesinin etrafında sabırsızca dolanıyordu.
"Gerçekten öğrenmek ister misin?"
Başımı ağır ağır salladım.Kahveleri şöyle bir gözlerime baktı ya dudaklarınızın arasında santimler olan mesafeyi siktir edip dudaklarımız kanayana kadar öpmek istedim onu ama almam gereken bir cevap vardı.
"Örneğin derste-"diyince "ha?"diyişime engel olamadım.Nerede nerede?
Dudaklarındaki gülümseyiş genişledi.Vay vay vay, fantazi ha.Öğretmen öğrenci?
"Derste sana çok yükseliyorum.Beni dikkatle dinlemene bayılıyorum sevgilim.Hatta-"dediğinde gülümsemesinin altındaki o tehlikeyi ve alayvarice hissi sezmiştim.
"Hatta tahtadan sınıfa döndüğümde bir kaç defa denk geldiğim şey-"omuzları sarsıldığında artık meraktan ölecektim.
"Senin benim vücudumu izlediğini yakaladım bir kaç kez ve beni çok zor bir duruma koyduğunun farkında değildin.Tenefüs olması için dakikaları sayar olduğum anlar çok yaşattın bana. "yuuuooğ ya yalan!
"Ben seni niye izleyeyim ki"tamam sadece bir kere ama bak cidden sadece bir,sen biri, iki yap gelen bir eklesin...
"Bilmiyorum artık, orasını sana sormalı"
Elimle yanağını diğer tarafa sertçe ittirdiğimde azıcık utanmış olabilirdim.Demek görmüş ha.
"Gözüm kaymıştır,sende maşallah her şeye kaldırıyorsun anladığım kad-"
Belim hızla tekrar koltukla buluştuğunda eş zamanlı olarak eliyle kopçemi açması şaşkınca kalakalmama neden oldu.
"Devam mı etsek?Çok güzel gidiyorduk küçük sevgilim "
Sütyen hâlâ üzerimdeydi ama ufak bir harekette kayıp gideceğini biliyordum.
Dudakları çenemi küçük küçük öperken bacaklarımdan tutup beni kendine çekmesi erkekliğini sertçe kadınlığıma deymesine neden olmuş ikimizin dudakları arasından çıkan inlemeyle ise başa döndüğümüzü anlamıştım.
Siktir! Siktir! Siktir! Sütyen...
Gözleri gözlerimden ayrılmazken çenesini sıktığını,aşağıya bakmamak için direndiğini görmüştüm.Öyle ki sütyen tamamen yukarı çıkmış askılıkları omuzlarında olmasa yeri boylayacaktı.
Sertçe yutkunuşu adem elmasını oynattığında kalbim sesini duyabiliyordum.
Heyecanlanmıştım!
"Merak etme bakmıyorum güzelim"
Kahveleri bir büyüyüp bir küçülen adam bana bakmamakta direniyordu.Görebiliyordum.
Al beni tak koluna,götür nikah masasına be yiğidim.
Kocam diye boşa demiyorum işte.Evet evet evet!Seninle evlenirim.Boy boy çocuk yapacağım senden.
Kahve rengi irisleri gözlerimden bir saniye kadar bile ayrılmazken aklımdaki çelişkiyi bir tarafa atıp "Demir-"dedim kısık sesimle.
"Hm?"dudaklarını hızlıca yaladı.Yapma işte bunu adam,yapma işte ya!
Bacak aramda atan nabzım sınırlarımı zorlamakta ısrarcıyken belimi koltuktan kaldırdıp yaklaştım kavruk tene.
İstiyordum işte.İnkar etmenin bir anlamı yoktu.
Ellerimi ensesine koyduğumda dahi gözleri gözlerimdeyken sertçe yutkunuşunu görmüştüm tabiki.
Geri adım atacağım sıra arkamdan beni iten arzum ona doğru o büyük adımı attırmıştı.
Elini tuttuğumda hafiften çattığı kaşlarıyla beni seyreden adamın dudaklarına kapanıp iri elini çıplak göğüsümün üzerine koydum.
Kalbim atma bu kadar,bak bayılırsam fena rezil olurum ama.
Dudaklarımdan sıkıca öpüp benden ayrıldığında göğüsümün üzerindeki eline bakmış hafiften sıkmıştı.
İçime kesik bir nefes çektim ve dudağımı ısırdım.Onun tenini bedenimde hissetmek çok zevkliydi.
"Dokun bana"
Aldım cesareti durur muyum ben şimdi?
Dudaklarında oluşan sırıtışla diğer eli boşta kalan göğüsümün üzerinde yerini almış gözlerimi kapamıştım.Ensesine tutunarak koltuğa tekrar uzandım.
Daha fazlasını isteyen şu aç benliğimi doyurmak pek mümkünmüş gibi değildi şu anlık.Çünkü...Çünkü ben onu içimde istiyorum...
"Bu kadar kusursuz olamazsın."
Kulaklarımı dolduran kalın ve arzuyla titreyen sesine yükselmeden edemezdim ama.Tabi birde sıcak nefesini göğüsümün ucunda hissetmemle..
"Mmm,durma sevgilim"
Dudaklarımı sertçe dişlediğimde çıplak omzuna tırnaklarımı geçirdim.Bu gece bir olmak için atılan en büyük adımı atmıştık.Tabi bir olur muyduk,o kadar ileri gidebilir miydik bilmiyorum.
Sıcak dudaklarını göğüsümde hissetmemle içimde patlayan yanar dağın tüm sıcaklığı bedenime oradan ise kadınlığıma yayılmaya başladığı sıra belim yay misali gerilmişti.
"Demir-"
İnlercesine mırıldandım, ağzının içine aldığı göğüsümün ucuna dilini sürmesi saçlarını çekiştirmeme neden olmuştu.
Fena heldeydim.Bu akşam sanırım durmayacaktık ve durmayıda ikimizin istemediğine yemin edebilirim.
Dişleriyle kıstırdığı göğüs ucum öyle bir dikleşmiştiki dişleri arasına aldığı göğüs ucumla bana baktı.Sarhoş misali ona bakarken göğüs ucunu birden bırakmış ve gözlerimin içine baka baka diğer göğüsümü yalamaya başlamıştı.
Bu zevke bir de erkekliğini bana sürtmesi eklenince boğazıma parmaklarını saran adam göğüsümü öpüyor dişleyip yalıyordu.Beni resmen öldürüyordu.İşkencesi ise bedenime her saniye yaydığı zevkti.
Kemikli parmakları göbeğimde dolanırken yavaş yavaş aşağı kayması kalbimin boğazımda atmasıyla sonuçlanmıştı.
Bacaklarımı araladım.Zevkten dört köşe olurken elleri kilodumun lastiğinin hafiften altına giren eliyle birden bileğinden tuttum onu.
Siktiiir!
Başını kaldıran adam bana çattığı kaşlarıyla bakarken sarhoş gibi konuşuverdim.
"Ben regldııım"
Evet son anda bu aklıma gelmişti.
Artık nasıl kendimi kaptırdıysam regl olduğumu unutuvermiştim.Bunu ise karın sancımın birden artmasıyla fark etmiş son anda durdurmuştum onu.
Gülümsedi.Elini yavaşça çektiğinde dudaklarıma küçük bir buse kondurmuştu
"Sorun değil küçük sevgilim"yanağımdan hızlıca öptü ve benle birlikte oturur pozisyona geçmişti.
Sertliğinin altımda hareketiyle yutkundum.Tam üzerinde oturuyordum.
"Ama sen-"dediğimde devamını getirmedim.Erkekliğinin üzerinden biraz kıpırdandığımda anlamıştı.
"Onu ben hallederim."gülerek söylediği şeye karşı tek kaşımı kaldırdım.
"Nasıl halledeceksin?"ciddi ciddi bunu sordum,evet.Dudaklarındaki gülümseme yerini sırıtışa bıraktığında "görmek ister misin?"soruşunu asla beklemiyordum.
"Ha yok-"kalçamı erkekliği üzerinde bir ileri bir geri yaptığımda kaskatı kesilişiyle gülümsedim."Ben yardım edeyim diyecektim ama neyse sen halledersin." tam üzerinden kalkacakken bel boşluğumdan sıkıca kavrayan adam sertçe beni erkekliğini bastırmasıyla başını geriye atıp inlemişti.
"Düşündüm de,sanırım yardımın lazım bebeğim."
Kendisi kalçamı ileri geri hareket ettirince güldüm bu haline.
"Devam etsene sen." demesine karşılık omuz silktiğimde dişlerini sıktı.
"Kalk üzerimden o zaman." kaşlarımı kaldırdım."Emir vermeden rica et bakim"
Sesli bir nefes verirken ofladığında koltuk altımdan tuttuğu gibi ayağa kalkmış ve beni koltuğa oturttuğunda kendisi "bekle beni"diyerek hızlı adımlarla salondan çıkmıştı.
Gülme isteğimi son anda yok ettim,arkasından bakmayı kesip sütyenimi omuzlarımdan geçirerek hızla giydim.Bak işte yanaklarım yanmaya başladı.İş olurken utanma hemen ardından utan zaten.
Of Melek of!Ne olacak bizim bu hâl?
Örme kazağımı yerden alıp hızlıca onu da giydiğimde saçlarımı gelişi güzel bir topuz yaptım ve koltukta öylece oturup kocacığımı beklemeye başladım.
Umarım işi kısa sürerdi..
Bacaklarımı kendime çekip kollarımı sardım,az önce yaşananları zihnimde tekrar oynattım ve kendimi gülümserken yakaladım.
Demir...Sen başıma gelen en güzel şeysin lan.Arada bir meymenetsizliğin tutuyor ama neyse,onu da hallederiz yakında.
Oflayıp yerden kazağını alarak burnuma doğru yaklaştırdım ve kokladım.Şerefsiz!Bu kadar güzel kokmaman gerekiyor ama.
Her haliyle mükemmel olan bu adam gerçekten benim kocam mıydı?Dur bir dakika yanlış oldu yalnız.Yakışıklı Demirimin biricik sevgilisi cidden prensesler gibi güzel olan ben miydim şimdi?Vayhh beeh.
Bir iç çektiğimde onu dakikalarca beklediğimi fark ettim.En sonunda sıkıldığım zaman elime telefonumu almıştım ki arayan annemle kalbim istemsiz olarak küt küt atmaya başladı.
Ay saçmalama Melek,nereden anlayacak olanları aptal!
Ben niye birden endişelendim ki şimdi?
Boğazımı temizledim ve derin bir nefes alıp verdim."Huh tamam sakin ol bi"
Tekrar boğazımı temizledim ve bu sefer aramayı yanıtladım.
"Efendim kraliçem?"
Anlama lütfen,anlama,anlama, anlama.LAN MAL!senin kafanı sikeyim,nereden anlayabilir relax olsana az.
"Kızım sencede geç olmadı mı?Neredesin bakim sen"
"Damadının yanındayım,dedik sana
torun yapalım anneciğim"
Desem herhalde ruhuma bir el fat-
"Anneannemin evine geldim"kıvrak zekama kurban olun.
"Nenen buradaya kızım.Senin ne işin var orada?"
Kocamla kalacağım bu gün bi dur anne ya.
"Ömer'i görmek istemiyorum ve bilmiyorum bu gün tek başıma kalasım geldi.Zaten yarın dershane var.Tam olarak dinleneyim dedim"öhüm öhüm yarısı doğru ama.
"Anlıyorum kızım.Anneannen şimdi söyledi.Ona mesaj gelmiş evine farklı bir kartla girildiğine dair o sen olmalısın"
BEN HİÇ NENEMİN EVİNE GİRMEDİM KİİĞĞ!
Hıçkırdığımda hızla ayağa kalkmıştım.
"He o benim anne."
Siktir eve hırsız mı girmişti şimdi?
"Tamam o zaman.İyice dinlen ve sabah dershanene git tamam mı kuşum?"
Bir sağa bir sola giderken "hıhım tamam hadi görüşürüz "diyerek pat diye suratına kapadığım telefonumu cebime attım
"Yavrum?"diye seslenen adamla yerimde sıçradım.
Gözünü kırpıp "hayırdır?"dediğinde ıslak saçlarını havluyla kuruluyordu.
"Şey annem aradı beni,neredesin diye,nenemin evine geldim kafa dinlemek için diyince şey dedi.Nenene mesaj gelmiş evine yabancı bir karatla girildiğinde dair ama Demir-"
"Şşş sakin ol bi.Tamam anladım ben korkma.Bu gün temizlikçiler gelecekti eve ve nenen bana kart bıraktı gelince onlara vermem için.Temizlikçilere kartı ben verdim ve yarım saat önce gitmiş olmalılar."
Kaşlarımı kaldırdım "haaa"diyerek.Demek neneme onun mesajı gitti ve benim olduğumu sandı.
"Şimdi sen-"diyen adam bana doğru bir adım attığında başımı kaldırdım."Böylelikle Şirin Hanımdan izin aldın ve benimle kalacaksın öyle mi?"
Kolu yavaşça belime sarılırken havluyu koltuğa fırlatıp ışıl ışıl parlayan gözleriyle baktı.
"İstemiyorsan gideyim?"
Belimden sıkıca kavrayan adam hızla beni kendine çektiğinde bir eli yanağımı kavramış dudakları dudaklarıma kapanıvermişti.
Dudaklarımdan sıkıca öpüp "saçma-" tekrar öptü "-lama"demiş.Gülümsemiştim.
Tekrar öptü ve "Hadi"dedi."Yemek yiyelim"
İtiraz etmedim ve başımı sallayarak onayladığımda beni kucağına almasını beklemiyordum.
Bacaklarımı sıkıca beline sardım.Başımı omzuna koyup kokusunu solurken kendimi nedensizce evlenmiş gibi hissediyordum.Bilmiyorum niye ama öyle.Belki de çok yakında evle-
"Yemekten sonra ne yapalım güzelim?"
Mırıldandım sadece "uyuyalım"
Bir uyku bağımlısı olan ben için gayet de ideal bir seçimdi ama kocacığımın hoşuna gitmemiş olacak ki "hı-ım" diyerek reddetti.
Şşşş sakince o reddini geri al bakim.Hadi yiğidim beni yorma.
"Niye ya ne güzel uyuruz işte.Hem bak yarın dershanem var ve oradaki baş harfi Demir-" hmmladı."Baş harfi Demir?"
"Hı hı ,çok takılma.İşte o benim geç kaldığımı görürse kızar.Hiç de sevmem meymenetsizi.Amma gıcık bir tip.Zamanında yani ilk geldiği zamanlar bir ödev veriyordu hepsini bizimkilere yaptırıyor-"çok derine inme çok derine inmeeğğğğ!
"Nee?"
Şıştık.
Kalçam tezgahla buluştuğunda kaşlar çatılmış kahveler gözüme afallamışçasına bakıyordu.
"Sen ödevlerini başkalarına mı yaptırıyordun?" Dudaklarımı büzüp "şşşş"derken işaret parmağımı dudaklarının üzerine bastırdım hafifçe.
"Celallenme yiğidim.Eski defterleri bence açmayalım."
Anam bunun bakışları hâlâ sert bakıyor.Kasma be.Hem ne demişler.Geçmiş geçmişte kaldı,açma o konuları.
"Melek"
Bileğimi tutup aşağı çekince dudakları üzerinde olan işaret parmağımın teması kesilmişti.
"Hm?"
Derin bir nefes aldı ve verdi.Bakma ama böyle.Götüm sekiz buçuk atıyor.
"Biz seninle en son parabol işliyorduk değil mi?"
HASSİKTİR !
Geliyor gelmekte olan.Ağağağağ hayır ya!
"He?"
Elini yanağıma koyup dudaklarımdan sıkıca öptü ve geri çekildi.
"Yemek yiyelim.Sonraysa kaldığımız konudan devam edeceğiz ve bu sefer beni yoldan çıkaramayacaksın.Sana öncelikle bir sınav yapalım."gözleri irice açıldı.Senin ağzın ne der?
"Hayııır yaaa Demiiir"homurdanıp alnımı göğüsüne yasladım.
"Sınava hazır ol.Elli soruluk olacak"
Birden başımı kaldırıp ona baktım.O kadar kararlıydı ki ne desem boştu sanırım.
"Oldu olacak her yanlış yaptığım soru için birde vur Demir"
Gözlerini kıstı."aslında"dediğinde yoğ amanın anı bakışlarıma karşı söyledi.
"Dövmemde sanırım her yanlış yaptığın soru için-" gözleri yavaşça ve sakinlikle aşağılara inip göğüslerimi bulunca dudaklarımı dişledim.Şşş kızarma hemen!
Ellerimle çıplak göğüsünü ve boynunu okşadığımda "evet?"diyişimle gözleri hemen beni buldu.
Gözlerinin içine bakarak sol göğüsüne dudaklarımı bastırdım.Dudakları aralandı ve kesik bir nefes çekti içine.Yavaşça dudaklarım çıplak vücudunda bir iz bırakmaya başladı.
Her iki eli bel boşluğumu okşuyordu ve bir kaç saniyelik kapadığı gözleriyle dudaklarım teninin üzerinde gerilmişti.
"Melek yoldan çıkarma adamı!"
Cık cıkladım.Saçlarımı sağ omzuma attığında aralamış olduğu kahvelerine gülümsedim "Ben mi seni baştan çıkarıyorum?Aaa hiç farkında değilim"
İşaret ve orta parmağımın arasına aldığım göğüsünün ucuyla oynarken bir elimi ensesine atıp önce okşadım.
Tırnaklarımı ensesinde huylandırıcı bir şekilde dolanmasına karşılık sertçe yutkunurken dudaklarına dudaklarımı deydirip geri çektim.Hafiften çatıldı kaşları.
O kadar çok eğleniyorum ki sanırım yeni eğlencem bundan sonra buydu.Dokunuşlarımdan etkilenişine karşılık pis pis sırıttığımda dilimi çıkarıp dudağına sürdüm.
"Melek kaldırma şunu,daha yeni indi yavrum"
Dediği şeyle gülmemek için kendimi zor tuttuğumda dilimle dudaklarını ıslatmaktan vaz geçip çıplak vücuduna yönelmeyi tercih etmiştim ki çalan telefon içinde bulunduğumuz büyünün içine SIÇMIŞTI !
En sonunda şu telefonları alıp salonun ortasında sırtaki yapar gibi çat çat çat diye birbirlerine vurarak parçalayacağım ama!
Telefonun zil sesinden anlaşılıyordu kimin telefonu olduğu.
Baygın bakan gözler sesle birlikte irkilip açıldığında kaşlarını çattı.
"Ben yine mi sana yenildim?"Melek Arıcıyım ben.Tabiki sevgilim,bana yenileceksin.
"E bi' zahmet"yanağımdan sıkıca öptü.
"Yenildiği sen ol yavrum."
Sana kalbimin eridiğini söylesem beni anlar mısın?
Eşofmanın cebinden çıkardı telefonu.Hala çalmakta olan telefona kahveleri döndüğünde biraz eğildim bende.
Pekâlâ tamam,sakin olabilirim.Hem hem ben çok sakin biriyim.Tamam hemen sinirlenme Melek bi dur.
Eda arıyor...
Boğazımı temizledim.Göğüsünün üzerinde olan elimi çenesine çıkarıp başını bana doğru çevirdim.
"Eğer o telefonu açarsan hiç de iyi şeyler olmayacak sevgilim" gülümsedim genişçe çenesini okşarken.
Gözleri hâlâ çalmakta olan telefona kaydı bir saniyeliğine,hemen sonraysa beni buldu bakışları.
"Cevap vermeyeceksin değil mi?"
Sen o çağrıya cevap ver,tokadı yapıştırıp gitmezsem bana da Melek demesinler.
Telefon hâlâ çalışıyordu.Bakışları bir kaç saniyeliğine beni buldu.Hemen sonraysa göz devirdi ve telefonu kapadı.
Ellerini iki yanımdan tezgaha koyduktan sonra aşırı ciddi bir yüz ifadesiyle baktı gözlerime.
"Seni seviyorum."başını salladı tamam mı der gibi.
Usulca başımı salladım.
"Seni kimselere de değişmem." Gözleri bir onay bekler gibi bakarken dudaklarımı kapadım. "hıhım" dediğimde hemen ardından aynı ciddiyetle devam etti.
"Sevgimden şüphe etmeni istemiyorum."
"Etmiyorum ki?"
"Etme zaten"
Dudaklarımda istemsizce bi gülümseyiş belirdi.
Başımı göğsüne yasladım.Benim senden yana bir şüphem yok ki zaten.Çevre tehlikeli sevgilim.
Başımın üzerinden sıkıca öptü.
"Şimdi güzel bir yemek yiyelim.Sonraysa sevgilimle film izleriz."
Film? Yemekten sonra?
Başımı hızlıca göğüsünden çektim.
"Ama parabol?"
"Sikmişim parabolü.Sana anlatırım yarın."
Öhüm öhüm.
Tekrar kazandık galiba...
Ha bu arada,kararlılık konusunda eniştenizi örnek alabilirsiniz ;)
~Bölüm Sonu~
Şimdi ben gidiyorum.Hepiniz kendinize iyi bakın.
Seviyorum hepinizi.Hadi görüştük.
Muck muck muck 😘