Mantık Evliliği (bxb)

By heyyoo8

225K 9.6K 2.2K

O soğuk , kalpsiz ve korkutucu bir adamdı. Ben ise kabukları olan bir insandım. Umarım o kabuklarımı kanatm... More

Tanıtım
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22 - Final

11

7.5K 379 32
By heyyoo8


Uyandığımda yanımda Baran yoktu. Saate baktığımda on bir olduğunu gördüm uçağımız bugün beşteydi. Hazırlanmak için oldukça vaktimiz vardı. "Barann." Diye seslendiğimde ses vermedi. Yataktan kalkıp odadan çıktım. "Baran." Diye tekrar seslendiğimde yine ses yoktu.

Odaya gidip telefonumu aldım. Tuvalete giderken onu görüntülü aradım. Bekledim ama açmadı. Yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa inerken telefonuma mesaj geldi.

Eşim :

Eşim : İşteyim yavrum

Ben : Meaşallah.

Eşim : Buradan direkt hava alanına geçeceğim araban kapının önünde sen de gelirsin bebeğim.

Ben : Tamam eşiğmmm.

Yazıp yemek hazırlamaya başladım. Hazırladıklarımı yedikten sonra bavul hazırlamak için odaya çıktığımda acaba Baran hazırlamış mıdır diye düşünürken dolabın önünde gördüğüm valizle hazırlandığını anladım. Telefonuma gelen mesajla telefonumu elime aldım.

Baran : Bavulumu unutmuşum. 🫣

Attığı emojinin tatlılığına mı yansam. Yoksa yakışıklılığına mı yansam. Kafayı yemek üzereydim cidden.

Ben : Aldımm.

Kendi bavulumu hazırlamaya başlarken ne alacağımı az çok biliyordum zaten. Bavul işi de bittikten sonra bir duş aldım ve giyindim.


Saat iki olmuştu. Bavulları aşağıya indirdim tek tek. Evdeki her camı ve ocağı kontrol ettikten sonra her şeyin tam olduğuna karar verdim. Son kez Baran'ı arayıp bir şey olup olmadığını soracak ve sonra çıkıp hava alanına gidecektim.

Telefonumu çıkartıp onu aradım. "Alo bebeğim." Sesini duyunca içim bir hoş oldu. "Bir şey lazım mı diye aradım. Evden çıkacağım." Dediğimde birkaç saniye düşündü. "Yok bebeğim bavulumu al yeter." Dediğinde "Okey öptüm." Deyip kapattım.

Bavulları arabaya yükledikten sonra hava alanına sürdüm arabayı. İlk günlerde buraya gözleri bağlı geliyordum ama sonrasında bunun saçma olduğunu fark etmiş olması lazımdı ki yolları iyice öğretmişti bana. Bunu niye yaptığını sorduğumda ise insanların özel hayatına dahil olmalarını sevmediğini söylemişti.

Telefonuma mesaj gelince mesaja baktım.

Baran :

Baran : I'm waiting my baby. (Bebeğimi bekliyorum.)

Ben :

Ben : I'm coming. (Geliyorum.)

Telefonumla ilgilenmeyi salıp hızlı bir şekilde hava alanına gittiğimde Baran'ın yanına gittim. Sarıldıktan sonra gülümsedi. "Saçların ıslak." Dediğinde kafamı aşağı yukarı salladım. "Kuruması çok uzun sürüyor." Dediğimde beresini kafama geçirdi. "Üşüme." Dediğinde hava o kadar sıcaktı ki üstümdeki ceketi bile çıkartmıştım.

Ama o taktığı için bereyi çıkartamazdım. Tüm her şeyi hallettikten sonra uçağa bindik. O kadar heyecanlıydım ki kalbim duracaktı sanırım. Onunla beraber Milano'ya gidiyorduk. İnanamıyorum. 2 saat 50 dakika sonra beraber Milano'daydık. Milan Fashion Week vardı. Tabi davetli değildim ama şu an için planım kapıda beklemekti.

Neyse kafayı yemeden bir an önce uçaktan inmeliydik. Bir airpodsunu kendine diğerini bana takan Baran sakin bir şarkı açtı ve gözlerini kapattı ben gözlerimi kapatabileceğimi zannetmiyordum. Gökyüzünü bile ezberlemek istiyordum.

3 saat sonra :

Uçaktan indikten sonra hemen uçağı çektim ve hikayeme attım.

Ciddi anlamda kafayı sıyırmak üzereydim. Ben şu an Milano'daydım. Zamanında gidebilirdim ama okul ve üşengeçlik derken bir türlü gelememiştim. Baran elimi tutup bir arabaya ilerletti beni. Sırf bir gün gelirsem diye İtalyanca bile öğrenmiştim.

Son zamanlarda boşa öğrendiğimi düşünsem de öyle olmamıştı. Arabaya bindiğimizde bir şoför kullanıyordu. Otele gidiyorduk büyük ihtimalle. Sessiz geçen yolculuktan sonra durduğumuz otelin önünde bayılabilirdim.

Grand Visconti Palace'a gelmiştik. Yıllardır İtalya'ya gelirsem burda kalacağımı düşünürdüm hep. Baran'a dönüp sımsıkı sarıldım. "Kafayı yicem." Deyip içeriye yürüdüğümde arkamdan gülerek geldiğini duydum.

Kalbim resmen yerinden çıkacaktı. Hayallerimi sevdiğim adamla yaşıyorum bu nasıl olabilir. Baran yanıma gelip elimi tutunca resepsiyondaki kadının yanına gittik.

"Salve, posso avere la chiave della stanza 421?" (Merhaba , 421 numaralı odanın anahtarını alabilir miyim ?) diyen Baran'la kalbim eridi. Bugün kalbim hiç kendinde değildi. Odanın anahtarını alıp asansöre ilerledik.

"Ben gezilecek yerlerin hepsini önceden araştırmıştım. Oralara da gidelim. Zaten hep bu otelde kalmak istemiştim. Bir de Fashion Week var biliyorsun. Fashion Week inanılmazdır. Daha önce gelmedim ama ço-." Dudaklarıma kapanan dudaklara karşılık verdim. Asansöre binmiştik ama ben çok konuştuğumdan fark etmemiştim sanırım.

"Ben her şeyi halledeceğim." Dediğinde gülümsedim. "Biliyorum ama ben de halletmek istiyorum." Dediğimde kafasıyla onayladı. "Nereleri gezeceğimizi aramışsın ya biletlerini alırız şimdi beraber. Yoksa kuyrukta bilet için bir ya da bir buçuk saat bekliyoruz." Dediğinde asansörden inmiştik.

"Daha önce geldin mi buraya ?" Dediğimde beni onayladı. "Hıhım." Şaşırmamıştım. Üzerinde ben dünyayı gezdim der gibi bir tavır vardı. Odanın önüne geldiğimizde içeri girdik. İçerisi bile çok güzeldi. Ben zaten internetten bakıp 360 ile geziyordum. Hayır hayır kafayı sıyırmadım.

İlk önce kıyafetlerimizi dolaba yerleştirdik o kadar heyecanlıydım ki hemen biletleri almak istiyordum. Baran'ın bilgisayar çantasına ilerleyip bilgisayarını çıkarttım. Kendimi yatağın üstüne atıp bilgisayarını açtım.

Şifre istediğinde Baran da yanıma oturmuştu. "Şifre ?" Deyip baktığımda "20032002" dediğinde ne anlama geldiğini sorgulamayı sonraya bıraktım. "Kaç gün burdayız." Dediğimde bilgisayardan Google'a girdim. "Beş." Dediğinde kafamla onayladım. "Her güne bilet alıyım mı ?" Dediğimde kafasını sağ sola salladı.

"Yarın doluyuz." Dediğinde durdum. "Yarın dolu olamayız. Fashion week için kapıda yatma planım var." Dediğimde güldü. Neyse çok gezmeye gerek yok üç günümüzü doldurayım.

İlk önce Duomo Katedrali'nden bilet aldım. Sonra Galleria Vittoria Emanuele 2 ile yakın yerlerde oldukları için oraya geçeriz diye düşündüm ama oraya giriş ücretsizdi. Aslında çoğu yer birbirine yakındı ama bir günde her yeri gezemezdik.

Palazzo Reale gitmemiz gerekliydi hemen ona da bilet aldım. Ordan La Rinascente isimli alışveriş merkezine geçip biraz alışveriş yapar. Sonra en üst katında Maio restoranında bir şeyler içerdik.

Ve tabiki son gün için dünyaca ünlü Teatro Alla Scala isimli tiyatro müzesi ve opera binasıydı. Buna da hemen bilet aldım ve rahatça arkama yaslandım. Baran'a döndüğümde beni izlediğini gördüm. Kendimi o kadar kaptırmıştım ki resmen varlığını unutmuştum. Bilgisayarı kapatıp yanımdaki komidine koydum.

Baran'a doğru dönüp yattım. "Bu akşam yemekte seninle konuşmak istediğim konular var." Dediğimde o da benim gibi yatar pozisyona geçti. "Kafam çok karışık ama sorunlarımı erteliyorum ve bunların patlak vereceğini biliyorum." Deyip nefes aldım kesik kesik.

"Seninle sorunlarım olsun istemiyorum." Dediğimde elini yanağıma koydu. "Tamam önce biraz uyuyalım. Akşam yemekte her şeyi konuşuruz." Dediğinde kafamı aşağı yukarı salladım.

Baran'dan :

Kucağımda uyuyan bebekle zaten sorunlarımız olduğunu ve geriye itip durduğumuzun farkındaydım. Bu tarz konularda benden çok daha cesurdu. En azından konuşmamız gerektiğini dile getiriyordu.

Bir sürü bilet almıştı. Modadan dolayı buraya düşkün olduğu belliydi. Asıl süprizi patlattığımda yüzünün halini çok merak ediyordum. Bir de gece sevişirsek değme keyfimize.

..

Bitti.

Continue Reading

You'll Also Like

15.1M 610K 54
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu...
91.4K 1.7K 42
Bolca +18 sahne ve biraz şiddet olacak arkadaşlar ona göre okursanız sevinirim "Bana attığın o tokat'ın karşılığı olmayacak mı sandın hemde tüm sını...
723K 37.6K 38
Zorla evlendirildiği kızın abisine aşık olan bir adam.. {TAMAMLANDI}
753K 22.6K 24
Sevgiden nefrete dönüşen imkansız bir aşkın hikayesi. "Onlar cehennemi yaşayacak, Aşk cennetin dilinden onlara kalan tek an olarak kalacak, bu aşkın...