Other Story 🍁/Sasusaku Fanfi...

By leandra_is_me

58.7K 3.6K 2K

4. ninja savaşından sonra her şeyin bittiği düşünülüyordu. Fakat, bazı şeyler en beklenmedik anda ortaya çıka... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
Final...
Kısacık bir şey...
Special Episode 1
Special Episode 2
Special Episode 3
Special Episode 4
Special Episode 5
Goodbye Other Story
yorumlarla other story

Special Episode 6

421 34 6
By leandra_is_me

Karanlık koridorda yankılanan ayak sesleri, sorgu odasının aralık kapısından dolup içeriye giriyordu.

Sanki daha da mümkün olabilirmiş gibi atmosfer ağırlaşmıştı.

Adam gergince yutkunup elinin tersiyle anlındaki teri sildi.

Hastanede olanlar tek tek gözlerinin önünden bir film şeridi gibi geçiyordu. Doktoru sertçe ittiğini ve eşinin korku dolu yüzünü hatırlıyordu.

O doktorun Sasuke-sama'nın eşi olduğunu nereden bilebilirdi ki?

İşin içine güvenlik ve Hokage girdiğinde ciddileştiğini anlamıştı.

Titrek bir şekilde nefes alışı odada yankılandı.

Adım sesleri kulağına gelmeye başladığında çenesindeki ter soğuk masaya damladı.

Odanın dışındaki sesleri hayal meyal duyan adam kendini korkularına bırakmıştı.

Sasuke onu eşine saldırdığı için mahfedecekti.

Odanın aralık kapısı hızla savruldu ve menteşelerinden sökülen kapı odanın diğer ucuna uçtu.

Çıkan kulak parçalayıcı gürültü adamı yerinden sıçrattı ve daha tepkisini ortaya koyamadan tişörtünün yakasından tutulduğu gibi bedeni kaldırıldı.

Gözlerini sımsıkı kapatan adam acı içinde dişlerini sıktı ama bağırmadı.

Bedenin hemen yanındaki ölümün vücut bulmuş halini hissediyordu, ısrarla gözlerini açmamaya devam etti.

Sırtı sertçe soğuk duvara çarptı, nefesini keskince dışarıya verdi.

Hayatında hiç duymadığı kadar sert bir ses ona emredici bir tonla konuştu.

"Gözlerini aç..."

Açmamak için direnmek istiyordu ama beyni ona itaat etmedi ve gözlerini korkarak açtı.

Ama karşısında görmeyi umduğu kızgın ve üzgün senaryodan daha da korkunç bir şey karşısındaydı.

Gözlerini birkaç kere kırpıştı.

Bu adam insan değildi.

Etrafındaki koyu mor çakra dalgalanıyor onu daha güçlü ve korkutucu kılıyordu.

Gözlerindeki ateşi görmemek mümkün değildi.

Mangekou Sharingan'ı ve Rinnegan'ı yeterince korkutucu değilmiş gibi yüzündeki ifade için kelimeler ifadesiz kalırdı.

Karşısındaki adam yıllar sonra tekrardan kaybetme korkusunu yaşamaktan korkan en güçlü shinobilerden biriydi.

Tek elin ince bedeninden ayrılıp boğazına dolandığını hissetti.

"Bana bak."

Bakışlarını karşısındaki ölüm tanrısına dikti.

Gözyaşları yanaklarına düşmek için sabırsızdı ama korkusu her şeyden üstündü.

Sasuke onun gözlerinin en içine bakarken aniden oda değişti.

Adamı şu anda bir uçurumun kenarında aşağıdaki alevlere doğru tutuyordu.

Alevler derin çukurdan çıkmak için yalvarıyor gibi etraflarını ısıtıyordu.

Adam şoktan tepki bile veremedi.

Aklını kaçırmak üzereydi, gözleri sonuna kadar açılmıştı.

Sasuke çelik gibi bir suratla kulağına doğru yaklaştı.

Alevler yüzünü yalarken nefesi kesildi.

"Eğer karıma bir şey olursa...Sen burada acı içinde ölürken çığlıkların bana savaştığım yıllar boyunca zarar verdiğim ruhların ninnileri gibi gelecek...Aklına kazınan tek kişi ben olacağım...Senin kanını akıtan ve sana cehennemi yaşatacak tek kişi..."

***************

"Durum nedir, Shizume?"

Shizume son bir kez daha Sakura'ya bakıp Tsunade'ye yorgun gözlerle baktı.

"Aynı, Tsunade-sama. Hala stabil."

Tsunade derin bir nefes alıp camın arkasındaki Hinata ve İno'ya gülümsemeye çalıştı.

"İyi olacak."

Hinata gözlerini Sakura'dan ayırmadan pencereden bakarken İno elinin tersiyle gözlerini sildi.

Tsunade'nin şu anlık olumlu bir haber veremeyeceği açıktı.

Ama Sakura'nın durumunun stabil olması da bir şeydi...

İno yavaşça kollarını Hinata'ya sardı ve yüzünü omzuna gömdü.

Hinata onu sıkıca tutarken bir yandan da akmaya çalışan gözyaşlarını bastırmak için kendini sıkıyordu.

"İyileşecek, İno...O bizi, Sasuke'yi böyle bırakmaz."

İno belli belirsiz başını salladı.

Hinata'nın haklı olması geniş alının tekrardan gözlerini açmasını istiyordu.

Doğruldu ve Hinata'dan ayrıldı.

"Narutolar neredeler?"

Hinata, tek eliyle İno'nun gözlerini sildi.

"Naruto-kun, Sasuke Sakura'ya zarar veren adamın yanına gittiler, Hokage binasına..."

İno belli belirsiz başını salladı.

Aklının bir köşesinde hala görev için köy dışında olan Sai vardı, zaten onun için endişeleniyordu, şimdi ise Sakura...

Her şey üst üste gelmişti.

"Yüzümü yıkayacağım. Birazdan dönerim."

*****************

Sasuke ve Naruto hastaneye girdiklerinde İno ve Hinata'yı başbaşa vermiş sandalyelerde uyurken buldular.

Kısa bir süre önce haberi alan Tenten, Rock Lee ve Shikamaru, Sakura'nın penceresinden dalgınca içeriye bakıyordu.

Rock Lee onları fark ettiğinde gözleri bir anlığına ışıldadı ve hemen yanlarına doğru yürüdü.

Diğerleri de gelen kişileri fark edince toparlandılar.

"Durumu aynı değil mi?"

Lee başını sallayarak onayladı.

"Umarım en kısa sürede toparlayabilir."

Sasuke belli belirsiz başını sallasa da içinde kopan fırtınalardan hiç kimsenin haberi yoktu.

Naruto, elini Sasuke'nin omzuna koyup sıktıktan sonra Hinata ve İno'yu uyandırmak için onlara yöneldi.

"O adamı...Sorguladınız mı?"

Sasuke belli belirsiz iç çekti ve Tenten'i onayladı.

"Naruto size anlatır...Geldiğiniz için teşekkür ederim ama artık gitmelisiniz."

Shikamaru başını salladı dikleşti, Rock Lee tam itiraz etmek için ağzını açmıştı ki Tenten onu susturdu.

"Dükkanı yan komşuma bakması için rica da bulunmuştum, dükkanı ondan teslim almam için benimle gelir misin?"

Rock Lee'nin cevabını beklemeden koluna girmişti bile...

Hinata yanında şiş gözlerle toparlanmaya çalışan İno'ya destek olarak Sasuke'nin yanına geliyorlardı.

Arkalarındaki Naruto gideceklerini temin edercesine başını salladı.

Hinata,Sasuke'ye gülümsemeye çalışarak kolundaki İnoyla beraber çıkışa yöneldi.

Bir şeyler söylemek istemişti ama Sasuke'nin  yıllardır içinde bulunduğu durumu bildiğinden bunu Naruto'ya bırakmak en iyisiydi.

Sasuke ise derin bir nefes alıp geniş pencereye yaklaşıp kanı çekilmiş bir şekilde yatan Sakura'da gözlerini gezdirdi.

Belki daha yirmi dört saat olmuştu ya da olmamıştı ama bedeni şimdiden gözüne küçücük geliyor odadaki tek renk pembe olan saçlarından yansıyordu.

Naruto'nun yanında durduğunu hissettiğinde bir şey demeden Sakura'ya bakmaya devam etti.

Ve aralarındaki sessizlik büyümeye devam etti.

Sasuke, Sakura'ya bir şey olmasının yanında daha hiç tatmadığı bir babalık duygusunun da ellerinden kayıp gideceğini bile düşünemiyordu.

Olan onca şeyden sonra ona iyi bir baba olabilir miydi ki?

Sasuke ve Naruto pencereden içeriye bakmaya devam ederken odada bir kıpırtı oluştu.

Sakura'nın göz kapakları belli belirsiz hareket ediyordu.

Sasuke bunu fark ettiğinde dikleşti ve gözlerinin ona yalan söylemediğini anlamak için cama biraz daha yaklaştı.

"Naruto, bunu gördün mü?"

Naruto başıyla onayladı.

Ve Sakura'dan uyandığına dair bir hareket aradılar.

***************

Etrafımızdaki bütün çicekler solsa da içime oturacağını hissettiğim boşluk hissi yoktu.

Karanlık çok yoğun olmasına rağmen kucağımdaki tatlı ağırlık bana hepsini unutturuyordu.

Başımı eğip tatlı yüzüne baktığımda bana anlayamadığım bir ifadeyle baktığını gördüm.

Etraftaki karanlık onu korkutmadığı için mutluydum.

Ama bana bakışında içimi eriten bir sıcaklık hissediyordum...

Çok yabancı bir duyguydu.

Kollarını bana doladığında başını omzuma gömdü ve kokumu içine çekti, gülümsedim.

 Kollarımı etrafında daha da sıkılaştırdım.

Biz orada durmuş sarılırken hafif bir esinti saçlarımı yalayarak geçince bebeğe etkilenmemesi için rüzgarın aksi yönüne döndüm.

Rüzgar hafif esintilerine devam ederken bir anda hızını arttırınca şaşkınca etrafıma baktım.

Gerçi hiçbir şey göremiyordum ama saçmaladığımın farkındaydım...

Bebeğe kısa bir bakış attıp birkaç adım attığımda kulağıma tatlı bir ses fısıldadı.

"Dönmelisin..."

**************

Tsunade, Sakura'nın odasına hızla girdiğinde camın arkasında ekleyen Naruto ve Sasuke'ye kısa bir bakış atıp eldivenlerini eline geçirdi.

Sakura'nın göz kapaklarının titremesi uyandığının bir işareti gibiydi ama neden gözlerini açmıyordu?

Bir komplikasyon olup olmadığını kontrol ederken bir yandan da Tsunade, Sakura'nın yüzüne bakıyordu.

Birkaç damla gözyaşının kapalı gözlerinden düştüğünü fark ettiğinde bunun acıdan değil gördüğü bir rüya yüzünden olduğunu anlamıştı.

Çünkü, başta rahmi olmak üzere durumu normaldi ve kritik yirmi dört saat dolmak üzereydi.

Tsunade, Sakura'nın yanaklarına ulşamış olan gözyaşlarını nazikçe sildi ve Shizume'ye onu normal odaya almak için işaret verdi.

Bebek de o da sağlıklıydı, artık bitmişti...

**************

Gözlerimi açtığımda ilk gördüğüm bembeyaz bir tavandı.

Bir süre ne olduğunu anlayamadan bakmaya devam ettim ama kendimi çok yorgun ve bitkin hissediyordum.

Başımı yan tarafa çevirdiğimde elimi tutmuş olan ve uyuyan bir Sasuke-kun görmeyi beklemiyordum.

Gülümsemeye çalıştım ama başarısızlıkla sonuçlandı.

Uyanmasını istemediğim için elimi tutan elini sıktım ve parmaklarımızı birbirine daha da doladım.

İyiydim.

İyi olacaktım.


Continue Reading

You'll Also Like

5.5K 682 50
Yepyeni bir Regal Akademi kurgusu ile karşınızdayız belki de bu bir sömestır hediyesi olurr ;) Bu hikayemiz bambaşka bir Regal Akademi alemi olacak...
11.3K 703 200
başlık da ki gibi. Yaklaşık olarak 400 fotoğrafım var ve hepsi one piece. Telefonumun kapasitesi kalmadığı içinde buraya atacağım ki istediğimde ulaş...
5.6K 662 11
Yeğenleri için bakıcı arayan Mingyu ile aynı zamanda Tzuyu üniversitesi için para biriktirmek istiyordu. 2020 | duestrade© 「@riestars」
11.6K 1.2K 30
Jeon Jungkook, ünlü şarkıcı Roséanne'nin dikkatini çekmek için ona nefret mesajları atar ve hedefine ulaşırda. [Roséanne - Jungkook]