Reenkarnasyon (Tom Riddle)

Av victoriaa_riddle

13.9K 1.6K 4.3K

Karaya çıktığında bacakları çıkan bir deniz kızı düşünün. İlk defa karaya çıkmış olan deniz kızı, insanların... Mer

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm

10. Bölüm

878 110 211
Av victoriaa_riddle

Janie, yorgun adımlarıyla birlikte odasına doğru ilerliyordu. Peşinden sürüklediği şey sadece bedeni değildi, düşünceleri de onunla birlikte ilerliyordu. Valencia'nın kim olabileceğini düşünmeye çalışırken bedenini bir sıcaklık kaplıyor ve çenesini istemsizce sıkıyordu. Daha kim olduğunu bile tanımadan Valencia denen kızı sevmediğini hissedebiliyordu. Bu kadar sinirlenmesini saçma bulduğu için kafasından savmaya çalışıyordu ancak o da nafileydi.

"Çıkar şu cüzdanı, lanet olası aptal!"

"Yapacağım birkaç Crucio belki aklını yerine getirir, ha?"

Birkaç gülüşme sesi duyan Janie duraksayarak kafasını sağa doğru çevirdi. Gözlerini kısarak ileride 3 Slytherin'li kızı incelediğinde, karşılarında duran Gryffindor'lu kızı sıkıştırdıklarını anlaması uzun sürmedi. Onlara doğru yaklaştığında bir süre sadece izlemekle yetindi. Neler olduğunu kavradığında ise kaşlarını çattı.

"Hey! İnsanları soymayın. Bu kötü bir şey."

"İşine bak, Hufflepuff'lı."

"Sizde Galleon yok mu? Şu yuvarlak şey."

Üçü birbirine bakıp kıkırdadıktan sonra karşılarında duran Hufflepuff'lı Janie'i süzdüler. Sarah Jones denen Slytherin'li kız, bu durumdan yararlanarak elini yanında duran Gryffindor'lu kızın cebine doğru sokmaya çalışsa da bileğini kavrayan bir el daha vardı; Janie'in eliydi.

"Dolandırıcılardan hiç hoşlanmam."

"Ben de işime burnunu sokan insanlardan hoşlanmam." dedi Sarah sertçe bileğini çekerek. Tam asasını çıkarmaya meyilleniyorken karşısındaki kız ondan hızlı davranmıştı bile.

"Ascendio."

Sarah Jones, geriye doğru savrulduğunda Parkinson uzun saçlarını arkasına doğru attı ve gergince kaşlarını çattı. Asasını çıkarıp Janie'e doğru bildiği bütün büyüleri yolluyor olsa da, Janie çocuk oyuncağıyla oynuyormuşçasına sakin bir tavırla büyüleri geri yolluyordu.

Gryffindor'lu kız ise asasını tehlikeli bir duruma karşı diğer kıza tetikte tutuyordu. Ve düello halinde olan Parkinson ve Gray yoruluyor olsa da ikisinin de durma gibi bir niyeti yoktu.

"Everte Statum!"

"Sersemlet!"

"Ennervate!"

"Expelliarmus!"

En son hamleyi yapan Janie, Parkinson'u asasıyla birlikte yere düşürmeyi başarabilmişti. Haylazca sırıtıp önüne saçlarını üflediğinde kavgaya henüz karışmamış olan Druella Rosier, "Yeter!" diye bağırdı isyan edercesine. İki arkadaşını da ayağa kaldırıp oradan uzaklaştığında deniz kızı asasını inceliyordu. Büyü yapma işini epey sevmişti.

Yoluna devam etmeye karar verdiğinde aklına gelen düşünceyle birlikte duraksadı ve arkasında ona doğru bakan Gryffindor'lu kız ile göz göze geldi.

"Birini düşündüğünde içini bir sıcaklık kaplıyor mu?"

"Ah tabi ki." dedi Gryffindor'lu kız sırıtarak. Sanki karşısındaki kız ile yıllardır tanışıyormuş samimiyetiyle ağızını tutamadı. "Fleamont Potter'ı düşünürken..."

"Sebebi nedir?"

"Aşıksındır."

Janie yüzünü ekşitti. "Hayır." dedi huzursuz bir ses ile. "Valencia'ya aşık değilim." diye mırıldandı. "Çenem istemsizce kasılıyor, sinirleniyorum! Duvarlara yumruk atasım geliyor."

Hafifçe dudak büzerek kafa salladı kız. Sanki demin önce kavga çıkmamışçasına sohbet etmeye başlamışlardı. "O zaman kıskanıyorsundur."

Hafifçe burun kıvırdı Janie.  "O kim ki kıskanayım?" dedi arkasına dönüp yürümeye devam ederek. Bir yandan yürürken, arkasında ona bağıran Gryffindor'lu kızın sesini işitmişti.

"Ben Euphemia! Memnun oldum!"

Janie arkasına döndüğünde hala yürümeye devam ediyordu. Euphemia'ya el sallayarak gülümsedi "Janie!" dedi kızın duyabileceği bir sesle. Tam arkasına döneceği sırada, çoktan sırtı biriyle çarpışmıştı.

"Önüne bak."

Janie için tanıdık bir sesti bu. Tom Riddle'ın sesiydi. Arkasına döndüğünde, Tom karşısındaki kızı inceledi. Beyaz tenine eşlik eden kahverengi gözleriyle birlikte; kravatı çözülmüş, kül rengine bürünmüş sırtına kadar gelen dalgalı saçları dağılmıştı.

"Kravatını bağlamayı bile bilmiyorsun."

Genç kızın sarının arasına karışmış siyah renkli kravatını tutup bağladıktan sonra yürümeye devam etti. Janie garipçe kravatına bakarken, Tom duraksamıştı. Yüzünü ekşiterek 'Neden bunu yaptım ki?' sorusunu sormuştu kendi kendine. Tekrar yüzünü ekşitip yürümeye devam ettiğinde, Janie'de aynı şekilde yoluna devam etti.

*

Hufflepuff ortak salonuna giren Janie, insanların endişeli yüzünü gördüğünde meraklanmadan edemedi.

"Neden herkes gazetede köpek balığı varmış gibi bakıyor?"

"Neden gazetede köpek balığı olsun?"

"Doğru." dedi Janie düşüncelerine dalarak. "Köpek balıkları karaya çıkınca bacakları çıkmıyor. İyi ki çıkmıyor..."

Herkesin ona garipçe baktığını fark ettiğinde hafifçe gülümsedi. "Şaka." dedi koltuğa oturarak. Yanındaki Hufflepuff'lı kızın elindeki gazeteyi aldı ve neye baktıklarını çözmeye çalıştı. "Neye bakıyorsunuz?"

"Azkabandan kaçmış."

"Azkaban ne?"

Yüzünü buruşturdu genç kız. Yüzünü buruşturmuş olsa da yine de cevapladı. "Suçluların atıldığı yer işte." dedi kısa bir açıklamada bulunarak.

"Kim ki bu suçlu?"

"Hiç mi duymadın?" dedi kız kaşlarını yukarı kaldırarak. Sesini alçalttı ve tekrar konuştu. "Grindelwald işte, kim olacak?""

Hemen sonra gergin ortamı dağıtarak suratına eski neşesini getirdi ve elini uzattı. "Sen yeni kız olmalısın. Roxanne Bell. Kısacası Rox diyebilirsin."

"Memnun oldum, Rox." dedi Janie kendisine uzatılan ele karşılık vererek. Ve ortak salonda Hogwarts'ta ilk edindiği arkadaşlarıyla birlikte saatler geçirmişti. Herkes nezaket olarak Janie'in tuhaflığını sorgulamıyor, sorduğu sorulara yargılamadan cevap veriyordu. Böylelikle deniz kızı bir kez daha sevebilmişti binasını.

*

"Ne düşünüyorsun Riddle? Son zamanlarda dalgın gibisin." Cevabının karşılığını alamayan Druella Rosier, elini Tom'un üzerine koyarak dikkatini çekmeyi başarmıştı. "İyi misin?"

Tom, tiksindiğini belirten bir bakışla elini kendine doğru çekti. "Benim için endişelenmen midemi bulandırıyor, Rosier."

Druella gözlerini devirerek arkasına yaslandı. "Kıskanmıyor musun?" dedi soğuk bir ses ile. "Grindelwald'ı."

Hayır, aksine bir tık hayranlık duymuyor değildi Grindelwald'a. Fakat bunu söyleyecek samimiyeti Druella da bulamadığı için susmayı tercih etti Tom. Druella sorduğu soruların cevabını alamayacağını nihayet kavradığında ihtiyaç odasından çıkmayı da akıl edebilmişti. Yalnız kalmasından yararlanan Tom ise cebindeki yeşil bileziği çıkardı ve üzerindeki 'Pendragon' yazısını incelemeye koyuldu.

"Rüyamda bunu takıyordum." dedi kendi kendine konuşarak. Bir yandan dalgın bir şekilde gözü bilezikteydi. Kendisini sürekli eski bir zamanda görüyordu, ve ne zaman bunu görecek olsa rüyasının içinde Janie de oluyordu. Neden böyle bir şey gördüğünü düşünüyor olsa da, aklına gelen en ufak bir fikir yoktu.

[10. yüzyıl, 900-999 yıllar arası...]

Deniz kızı Valencia, vali ile birlikte bindiği attan inerek karşısındaki eve doğru ilerlemeye başladı. Aniden duyduğu seslerle birlikte duraksayarak arkasına döndü. Okyanustaki arkadaşları ona geri dönmesini söylüyordu. 10 km uzaklıktan bile duyulabilirdi düşünceleri. Fakat bunu umursamayarak valinin elini tuttu ve devam etti yoluna.

İçeri girdiklerinde yerdeki mindere doğru oturdular. Fakat deniz kızının gözüne bir vazo takılmıştı, üzerinde resim olan bir vazoydu bu. Deniz kızının bakışlarınıf ark eden vali konuşmak için araladı dudaklarını.

"Rüya görüyorum. O rüyalarda da farklı bir dünyada yaşıyorum sanki. Ve... rüyada sen de varsın." dedi kafasını tekrar vazoya çevirerek. "Rüyada gördüğüm halimizin resmini yaptım. Bu bir rüya mı, halüsinasyon mu yoksa başka bir dünyanın geleceği mi bilmiyorum. Ama şu kesin. Şu an da olanlar o zaman da olacak. Böylece tuhaf bir şekilde, bu kader tekrarlanacak."

Her ikisi de gözlerini tekrar vazoya çevirdi. Vazonun üzerinde bir deniz kızı ile bir oğlan öpüşür haldeydi. Kıyafetleri ise, onların gününe oldukça uzak bir tarzdı.

Fortsätt läs

Du kommer också att gilla

52.2K 2.7K 41
Komşunuz Barış Alper Yılmaz olursa ne mi olur?
81.5K 3.4K 29
Yabani evrenindeki çiftimiz Asi ve Alaz'ın hayatları farklı bir şekilde kesişeydi, mesela Asi, Soysalan Üniversitesi'ne bomba gibi düşseydi, nasıl ol...
25.9K 3.9K 35
vücuduna küçük dövmeler yaptırmayı seven felix ve yıllardır gittiği dövmecisi minho.
197K 19.7K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.