Abilerim Ve Üçüzler...

By floweraleyna

42.8K 2.9K 1K

Sadece bir yangın tüm hayatı etkilemişti. Onlar dik durmak zorundaydı. Kimi zaman okulu bırakacak, kimi zaman... More

1
2
4
5
6
7
8
DUYURU
9
10
11
12.

3

3.8K 269 51
By floweraleyna







Abim, ben ve üçüzlerim restoran tarzı bir yerde üvey anne ve kardeşlerimizi bekliyorduk. Açıkçası onlara nasıl davranmam gerektiğini birçok kez düşünmüştüm. Ve sonuç olarak onlar bana nasıl davranırsa ben de onlara öyle davranmaya karar vermiştim. Tabi bu kararımdan kardeşlerimin haberi yoktu. Gergindim. Babam o kadın ve çocukları ile gelecekti. Neden bizimle beraber gelmiyordu da o kadın ve çocukları ile geliyordu?

Can
- Ben baştan söyleyeyim, kısasa kısas, gidere gider.

Cem
- Katılıyorum.

Toprak abim bize sadece kafasını saklamakla yetindi. Bana baktı ve gülümsedi.

Gözünün altı morarmıştı. Yorgundu bakışları. Hepsi bizim içindi. Kendimi suçlu hissettim. Keşke ben de çalışsaydım.

Ben
- Abi çok yorgun gözüküyorsun. Eve gidince biraz dinlen olur mu?

Kafasını olumsuz anlamda salladı.
- Olmaz güzelim. Sınavlarım başlıyor ders çalışmam gerek.

Yüzümü astım
- O zaman işi bırak. Aç kalmayız ya. Hem ben de çalışırım.

Abim alnımdan öptü.
- Abisine de kıyamazmış küçük hanım. Sorun yok birtanem. Ben ikisini de halleder üstüne güzel bir uyku çekerim.

Elini yanağıma koydu.
- Çok yorma ama kendini. Hasta olursun bak.

İki sahte öksürük sesi ile gözlerimi devirdim. Abim sahte kızgınlık ile Can ve Cem e bakarken bana daha fazla sarıldı.

Can
- Cansu gel buraya kardeşim.

Cem
- Benim kollarım daha rahat.

Toprak abim
- Hadi lan oradan! Yürüyün gidin, gün boyu sizinle zaten. Hasret kalıyorum güzelime.

Can ve Cem
- Biz de hasret kalıyoruz.

İkisine gülümserken abime daha sıkı sarıldım.
- Hadi canım oradan! Bir güzel söz duymadım ağzınızdan.

Abime sarılırken
- Abi ben o kadın ve çocukları ile kalmak istemiyorum. Biz yine evimizde kalsak olmaz mı?
Diye sordum. Can ve Cem de bana hak verince abim sıkıntı ile nefes verdi.

Toprak abim
- Onlara sorarız, ortak bir karara varırız.

Üçümüz de kafamızı salladık. Kafamı kapıya çevirdiğimde bir garson ve arkasında iki oğlan çocuğu gördüm. Bize doğru geliyorlardı.

Birisi Toprak abimden biraz büyük, diğeri benden küçük gözüküyordu. Ama boyları benden uzundu. Can ve Cem' den kısaydı küçük olanın boyu.

Yanımıza geldiklerinde abimin ayağa kalkması ile hepimiz ayağa kalktık ve el sıkıştık.

Küçük olanı,
- Merhaba, ben Ateş
Dedi.

Büyük olanı ise
- Yağız
Dedi sadece

Ve benimle el sıkışmaktan kaçınmış, sadece baş selamı vermişti. Ben de ona ayak uydurdum.

Oturma sıramız aynen şöyleydi. Ben Toprak abimin yanına, benim yanıma ise Can, Can' in yanına ise Cem oturmuştu. Karşımıza da Ateş ve Yağız oturdu.

Hepimiz birbirimize bakıyor ve ses çıkarmıyorduk. Heyecanlanmıştım. Benden küçük çocuğa baktığımda o da bana baktı. Hafifçe gülümsedim o da hafifçe gülümsedi.

Sessizce Can' a yaklaştım
- Konu açsana. Yoksa birazdan üçüncü dünya savaşı çıkacak gibi duruyor.

Can ve abim bakıştı. Yağız' in da pür dikkat bizi izlediğini var saymazsak her şey normaldi.

Ben
- Nasılsınız?

Cem'in beni dürtmesi ile ben de ona çimdik attım. Ne varmış konuştuysam. Sıkıldım.

Ateş
- İyiyiz , siz nasılsınız?

Yağız da Ateş' e ateş saçan gözlerle baktığında Ateş omzunu silkti. Ve bana hafifçe gülümsedi ben de ona hafifçe gülümsedim.

Can sessizce
- biraz daha bu çocuk sana sırıtmaya devam ederse bu kadar sakin kalmayabilirim.

Dedi. Ona ters ters baktıktan sonra bana Ateş tarafından yöneltilen soru ile dikkatimi Ateşe verdim

Ateş
- Üçüz müsünüz?

Kafamı salladım. Ve gülümsedim. Sevmiştim bu çocuğu.
- evet üçüzüz.

Yağız sertçe Ateş i dürttü. Kaşlarımı kaldırarak şaşkınca ikisine baktım. Galiba abisi muhabbet etmemizi istemiyordu. Ben de çok meraklıyım zaten size.

Hıh!

Önüme dönmüştüm ki seslice kahkaha atan kadının sesi ile kapıya doğru baktım. Babam ve yanındaki çakma kızıl kadın bize doğru geliyordu ve kadın öyle kahkaha atıyordu ki, şimdiden sevmemiştim ama ön yargılı olmamak gerekirdi değil mi?

Kadın ve babam masanın yanında durduğunda kadın sanki ilk defa görüyormuş gibi oğullarına sıkı sıkı sarıldı. Hakkını yiyemem, güzel fiziği vardı. Ama sevmemiştim. Bana hoş olmayan bakışlar attıktan sonra yanıma geldi ve havadan öptü.

- Merhaba! Çocuklar sizinle tanışmak için sabırsızlanıyordum. Nihayet tanıştık! Ben Zeynep.

Dedi üçüzlerim ve abim ile de samimi olmayacak şekilde sarıldıktan sonra. Yağız a kaydı bakışlarım. O da annesinin bu tavrından hoşnut değildi galiba. Çünkü tuhaf bakıyordu.

Babama da isteksizce sarıldıktan sonra sonunda oturabilmistik. Yoruldum ya.

- Ee çocuklar neler neler yapıyorsunuz?

Toprak abim boğazını temizledi ve yerinde dikleşti. Tüm bakışlar abime dönerken derin bir nefes aldım.

Toprak abim
- Evleneceğiniz söylediniz, karşı çıkmadık.

Can samimiyetten uzak gülümsedi ve arkasını yaslandı. Kriz geçirmişti ve dün gerçekten çok kötüydü. Kendinde değildi ve sürekli titremişti. Arada bir kasılmıştı. Canı yanmıştı. Hissetmiştim.

Toprak abim
- Biz sizinle yaşamak istemiyoruz. Kendimize ait bir düzenimiz var. Şimdiden söyleyelim.

Babam kaşlarını çatmıştı.
- Olmaz öyle şey çocuklar. Biz bir aileyiz. Anneniz ..

Üçümüz aynı anda babamın lafını kestik.
- O kadın annemiz değil!

Babam boğazını temizledi ve devam etti
- Bizimle kalmanızı istiyoruz. Değil mi canım?

O kadın kafasını salladı ama gönüllü değil gibi gözüküyordu.

Can
- Sen yeni ailen ile beraber kal baba. Biz bakarız başımızın çaresine.

İmalı imalı konuşmuştu.

Cem
- Katılıyorum.

Dedi. Babam üçümüze hoş olmayan bakışlarını gönderirken Yağız konuştu bu sefer.

Yağız
- Biz de sizinle kalmayı istemiyoruz. Buraya tanışmak için değil, bunu söylemek için geldik.

Ateş kafası ile abisini onayladığında annesi
- Olur mu öyle şey oğlum? Bizimle kalacaksınız.

Toprak abimin ayağa kalkması ile biz de ayağa kalktık. Bizim kalkmamız ile babam da sinirle ayağa kalktı.

Babam
- Toprak, oturun konuşalım!
Dedi tehditvari bir ses ile abim ise pas vermedi ve bana döndü.

- Abicim, hadi siz eve geçin ben geleceğim birazdan.

Can
- Tamam abi. Hadi yürüyün.

Gözlerimi devirdim.
- Sen yürüyün demesen biz hala ayakta dikilecektik Can

Cem
- Katılıyorum.
Dedi. Can ise hafifçe saçımı çekti

- Çok zekisin sen.

Ben de koluna vurdum.
- Zekiyim tabi! Okula gittiğimizde sınıf birincisiydim.

Cem sırıtarak bize baktı.
- Ben okul birincisiydim.

Can
-  Ben de ikinciydim. Hatta aramızda bir puan vardı Cansu!

Omzumu silktim ve kollarımı önümde birleştirdim.

- Banane, sonuçta birinciyim. Bir puan, bir puandır!

Can
- Senin bir puanına kalmadık! Hem Cem okul birincisi. Havan kime acaba?

Hafifçe güldüm.
- Pardon da ben okul falan göremiyorum. Hangi okulun birincisisin Cem? Hayali okul falan mı?

Cem hafifçe kafama vurdu.
- Sen de hayali sınıfının birincisi falansın galiba! Aptal aptal konuşma Cansu!

Cem'in de koluna vurdum.
- Ben mi aptalım! Asıl sen aptalsın! Sırf kızlara hoş görünmek için şekilden şekile giren iguanaya benzeyen aptalsın.

Cem hırsla yüzüme baktı.
- Öyle mi? Sen de o zaman en çirkin cadisin! Böyle burnu uzun olanından hem de. Yüzünde de üç sivilce var! Cadoloz!

Gözlerimi kocaman açtım.
- Pis büyücü!

Cem
- Çirkin cadı!

Birden masaya vurulan ses ve benim yerimde sıçramam ile dikkatimi dağıldı ve etrafıma baktım. Neredeyse herkes bize şaşkınca bakıyordu. Özellikle de üvey kardeş grubu.

Babam
- Çocuklar! Kendinize gelin ve oturun şuraya!

Hepimiz istemeyerek de olsa geri yerimize oturduk. Şu an Can çok sinirliydi. Bacağını titretiyordu ve derin derin nefes alıyordu. Yavaşça parmaklarımı parmaklarının arasına geçirdim ve yüzüne baktım.

- Sakin ol Can' ım.

Bana baktı ve kafasını salladı. Sanki hiç tartışmamış gibiydik. Biz böyleydik işte. Cem de diğer elimi tuttuğunda ona hafifçe gülümsedim.  Babam sert bir şekilde söze başladı.

Babam
- Şımarıklık yapmayın! Hep beraber kalacağız, aynı evde.

Gözünü hepimizin üzerine gezdirdiğinde yanındaki kadının babama hayran hayran baktığını gördüm.

Gönül diyor ki kalk yol saçını...

Yağız
- Evliliğinize karşı çıkmadık diye hakkımızdaki her karara karışacaksınız diye bir kaide yok Hakan bey. Yerinizi bilin.

Zeynep denilen kadın tam konuşmaya başlayacaktı ki Yağız sadece elini kaldırarak engel oldu ve ayağa kalktı. Ateş de ayağa kalktığında ikisi başka hiçbir şey söylemeden yanımızdan ayrıldı.

Toprak abim
- Hadi çocuklar.

Dedi ve ayağa kalktı. Biz de ayaklandık. Hala Can' in elini bırakmamıştım. Bırakmaya da niyetim yoktu. Cem diğer tarafıma geçti ve diğer elimi tuttu.

Cem
- Kendini genç hisseden yaşlı çiftimize mutluluklar dileriz.

Dedi. Hepimiz aynı anda adım atmaya başlamıştık ki yine babamın sesi bizi durdurdu.

Babam hızla ve gayet sinirle yanımıza geliyordu. Tam karşımızda durdu.

- Ne demek bu? Ben sizin babanızım!

Can
- Babamız değilsin demedik zaten. Sizinle yaşamak istemiyoruz. Bence anlaşılması oldukça kolay bir cümle.

Yağız kapıda gözüktüğünde cebini karıştırıyordu. Masaya baktığımda telefonunun masada olduğunu gördüm. Buraya doğru gelirken babamın eli havaya kalktı.

Sanki ne olacağını anlamıştım. Birden kendimi Can' ın önüne attım. Galiba içgüdüsel bir davranıştı.

Gözlerimi sıkıca kapatmıştım ki hiçbir şey olmadı. Yavaşça gözlerimi açtım. Abim babamın bileğini tutmuştu ve kızgın gözlerle babama bakıyordu.

Can beni sinirle kenara çektiğinde Cem elimi tutmuştu. Toprak abim babam ile sessizce konuşurken Zeynep denilen kadına baktım. Bize gülerek bakıyordu ama gülüşü samimiyetten uzaktı.

Kolumdaki el ile yürümeye başladım. Dışarıya çıktığımızda kendimi kötü hissediyordum.

Babam resmen Can a vuracaktı. Hiçbirimiz konuşmadık.

Galiba çok zorlu süreçler bizi bekliyordu.

Zorlu ve daha zorlu...

🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋

Merhaba nasılsınız?

Bölüm nasıldı?

Gelecek bölümde neler olabilir?

Can hakkında düşünceleriniz?

Cem hakkında düşünceleriniz?

Cansu hakkında düşünceleriniz?

Toprak hakkında düşünceleriniz?

Yağız hakkında düşünceleriniz?

Ateş hakkında düşünceleriniz?

Hoşçakalın 🦋

Continue Reading

You'll Also Like

1.3M 89.6K 59
Çilek Alança Yıldırım mı demeliyim yoksa sen mi gerçek ismini açıklamak istersin Çilek Alança Saruhan? 17 yaşında tam bir neşe patlaması olan Çilek...
833K 37.7K 20
Son yirmi yedi saniye. Zaman gelmişti, kulaklıktaki ses son kez konuşacaktı. "Sonuna geldik, küçük hanım," Alacağı canları düşündükce duyduğu memnuni...
930K 64.7K 37
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...
4.4M 123K 41
054* ***: benim seninle sevişme 054* ***: pardon antrenman yapma ihtimalim nedir? - : kapak tasarımı için @gokbuttired 'a çok teşekkür ederim.<3 :