Zümra -BAŞLANGIÇ

נכתב על ידי SaraHesna

85.4K 2.9K 53

İlk gözünü açtığın andan itibaren birilerine güvenerek başlarsın hayata. İlk elini tuttuğun kişi hep yanında... עוד

1
2
3
4
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
Not
Hello

5

2.7K 80 1
נכתב על ידי SaraHesna

3 hafta olmuştu. Her gün babam bırakıp aldı okuldan. Onunla şu anlık konuşmuyordum.

Okulda tüm gün İlayda ile beraberdim. Kafamız çok uyumuştu. Birbirimizle anlaşmıştık. Dersten sonra bir gün ben bir gün o birbirimize dil öğretiyorduk. O bana alamancayı ben ona İspanyolcayı öğretiyordum.

Hazırlık olmasa bile aldığımız bir İngilizce dersimiz vardı.

Kampüs içinde bolca vakit geçirmeye çalışıyordım. Babam buna izin veriyordu. Kampüs içinde bazenleri akşama kadar duruyorduk.

"Bugün sen bana 1 saat İspanyolca anlat sonra satranç kulüpü ile satranç oynuycağız" dedi İlayda

"A evet hatırladım" dedim

İspanyolcadaki bu günlük yapmamız gereken sayfaları yapmıştık. Sonra kulüpe gittik.

"Herkes kura ile eşleşecek" dedi kulüp başkanı.

"Zümra Arslaner - Ömer Gökmen" dedi

"Ay abimle eşleştiniz." dedi İlayda.

"Abin nerde ki?" dedim

"Bak geliyor" dedi

"Merhaba Zümra. Daha ilk günden benimle eşleşmen kötü oldu. Kaybederek başlamak biraz şevki kırar" dedi

"O zaman senin için kötü olmuş. Bundan sonraki trunuvalarında şevkin kırık olucak. Hadi oynuyalım" dedim

Aslında çok iyi bir oyuncu değilim ama karşıdakine göz dağı vermem faydalıdır. O ise benden gerçekten daha iyiydi ama ben kazandım! Kabul ediyorum çok iyi olduğum için değil onun bir anlık dalgınlığı sayesinde kazandım. Yoksa o da çok iyiydi.

"Tebrikler" dedi Ömer.

"Çok iyi oyundu." dedim gülmsüyerek

"Evet zevkli geçti. Bugün İlayda ile burdan alışverişe çıkıcaz. Yani o çıkıcak bende poşet taşıyıcam. Sende gelsene. Hem İstanbul'u gezmiş olursun. Avm'ye değil Bakırköy'e gidicez" dedi

"Bilmem olur mu ki?" dedim

"Olur tabikide." dedi

"Tamam gelebilirsem gelicem. Sen burda dur. Hemen geliyorum" diyip kalktım hızlıca. Neye uğradığını şaşırmıştı çocukcağız.

Biraz uzaklaşıp telfondan babamı aradım.

"Alo"

"Babacım sana bir şey söyliyceğim" dedim

"Sen benimle konuşmuyordun hani? Babacım mı oldu bir anda?" dedi

"Baba ben bir şey yaptım" dedim

"Söyle" dedi sakinliğini koruyacak

"Arkadaşım alışverişe gelir misin dedi bende evet gelirim dedim. Bugün çıkışta. Gitmezsem ayıp olur" dedim

"Şuan emrivaki yaptın ki sen hiç sevmezsin emrivakiyi. İşine gelince emrivaki yapıyorsun ama" dedi

"Ya baba bir anda çıktı ağzımda. Kız beraber gidicez diye biliyor" dedi

"Tamam ben ikinizi bırakırım alışverişe" dedi babam

"Baba daha neler!" dedim

"Kızım lütfen. Bırak şu tartışmayı . Beni de anlamaya çalış" dedi

"Hayır asla olmaz. Ya anlaştık biz. Hem belki kız bizimle gelmek istemez." dedim

" O zaman ben seni bırakırım. O kendisi gelir" dedi babam

"Baba gerçekten saçmalıyorusun. Olmaz öyle, lütfen tek bir gün. Sen beni almaya gelirsin ama benimle gelme." dedim

"Nereye gidiceksiniz?" dedi

"Söyliyimde arkamıdan gel. Söylemem. Baba ben arkadaşlarımla gidiyorum. Dönerken duruma göre bakarım belki seni ararım, sen alırsın beni. Bu kadar görüşürüz." diyip kapattım yüzüne. Üstüne yetmedi telefonumda kapttım.

Sonra Ömer'in yanına döndüm. İlayda'da ordaydı.

"Geliyor musun bizimle? " dedi İlayda

"Evet" dedim

İlayda koluma girdi hemen. Mutlu olmuştu. Neşeli bir kızdı ve pozitif enerjisini çevresine de yansıtıyordu.

"Kuzenimin nişanı için elbise alıcam" dedi

"Beraber bakarız" dedim

"Çok teşekkürler, gerçekten fikir almam gereken birine ihtiyacım vardı. İyi ki geldin. Eskiden hep kuzenimle çıkardım. Onun nişan için yapacakları vardı ondan çağırmazdım. Keşke yaşlarıma yakın bir kız kardeşim olsaymış. Annemde sevemez alışverişi. Sen alışverişe genelde kiminle gidersin? "dedi

" Benim kardeşim yok. Yani şuanlık. Amerika'da babamla çıkardık. Bazende babam ve Yıldız ablayla çıkardık."dedim

" Senin de mi annen gelmiyor alışverişe? "dedi

" Şey benim annem hayatta değil"

"Ay Zümra özür dilerim ben bilmiyordum." dedi

"Önemli değil" dedim

"Başın sağ olsun. Ben hatırlatarak üzmek istemedim" dedi

"Yok hatırlamadım, zaten hiç görmedim de. Ben birkaç aylıkken vefat etmiş." dedim

"Bak bugün güzel bir gün. Hadi güzel şeylerden bahsedelim"diyip konuyu değiştirdi.

Üçümüz taksiye bindik. Buraları hiç bilmiyordum. Bir sürü yer gezdik. Ömer'de sessizce bizi takip ediyordu

" Kızlar Allah aşkına yorulmadınız mı? "dedi Ömer

" Bilmem ben biraz yoruldum"dedi İlayda

"Ben yorulmadım ama siz yorulduysanız oturalım" dedim

"Şey yapalım o zaman, bakın burda bir burgerci var. Orda oturalım. Bir şeyler yiyelim" dedi İlayda ve benim elimden tutup hızlıca dediği yere gittik. Bu kızdaki temas bağımlılığı aşırı tatlıydı.

Ömer en son gelip masaya oturdu.

"Hadi o zaman ben gidip içeride üçümüz için siparişleri veriyim" dedi İlayda, o içeri gitmişti.

"İlayda ile konuşurken duydum. Başın sağ olsun" dedi

Tebessüm ettim sadece. İçimde anneliğin bir karşılığı yoktu çünkü. O tanımı hiç bilmiyordum.

" Babanla mı yaşıyorsun?" dedi

"Evet." dedim

"Kardeşin yoktu galiba. İkiniz mi yaşıyorsunuz?" dedi

"Hayır, birde Yıldız abla var. Babamın eşi." dedim

"Anladım, ailen falan Amerika'da mıydı?" dedi

"Yok biz sadece babam ve eşi ile beraber oradaydık" dedim

"Annenin ailesi?" dedi

"Annemin ailesini hiç bilmiyorum." dedim

"Nasıl yani? Nerde olduklarını falan bilmiyor musunuz?" dedi

"Hayır, bilmiyorum." dedim

"Baban seni onlardan uzak mı büyüttü yani?" dedi

"Yani Türkiye'deler mi bilemem. Merak ederdim eskiden ama artık etmiyorum" dedim

"Annen ile babam Türkiye'de mi evlenmiş?" dedi

"Hiç evlenmemişler." dedim gözlerimi kaçırarak.

"Yani yanlış anlamazsan annem neden vefat etmiş? Hasta mıymış?" dedi. Ard arda soru bombardımanına maruz kaldım. Sorular meraktan değilde şüphedenmiş gibiydi ama benim neyimden şüphelendi ki?

"İşte küçükken hasta diye bilirdim. Büyüyünce öğrendim ki madde bağımlısıymış. Ondan ölmüş" dedim.

"Değişik. Yani Annenin ailsinden bu kadar uzak tutulman garip. Ondan soru yağmuruna tutmuş oldum. Kusura bakma" dedi

"Önemli değil. Yemekler geliyor" dedim. Yemeklerle masaya oturdu İlayda

"Ay siz bir şey konuşuyordunuz ve ben gelince sustunuz. Aşk olsun" dedi İlayda

"Evet konuşuyorduk. Sen gelerek muhabbeti bozdun" dedi Ömer.

"Yok ya öylesine şeylerden bahsediyorduk." dedim

"Zümra'ya inamayı seçiyorum" dedi İlayda.

Yemekler gelince bir suskunluk oldu. Yemeği yerken gözüm kalabalığa daldı.

Şurda tam çaprasımızdaki yeşilimsi binanın önünde bir adam vardı. Siyah giyimli. Bana bakıyordu. Tedirgin olmuştum. Telefonumu alıp Ömer'e mesaj attım.

Ömer

Bir şey diyicem şurda bir dönerci var. Solunda kalıyor. Yeşili binanın önünde bir adam var. Birkaç dakikadır orda. Bana bakıyor

Çaktırmadan mesajı okuyup oraya doğru baktı.

Telefonumu bu sebeple açmış oldum. Babam bir sürü mesaj atmıştı. Açmadan mesajlarını geri koydum.

"Bitirsiyseniz kalkalım. Biraz daha dolaşırız. Ayakkabı mı ne bakıyorsanınz alın gidelim" dedi

Elbiseyi almıştık. Takıları burdan almıycakmış. Ayakkabı bakarız demiştik ama ben tedirgin olmaya başladım

"Abi ben ayakkabıyı hallederim sonrada eve gidelim" dedi İlayda.

"Öyle diyorsan gidelim" dedi Ömer

Kalkınca korkudan Ömer'in yanında duruyordum.

"Ay durun şurda telefon kılıfları var ben bir bakıyım" dedi İlayda. O dükkanın önüne gitti.

"İzliyor bizi" dedi Ömer.

"Farkettim" dedim

"Baban ne iş yapıyor?" dedi

"Bilgisayar mühendisi ama aile şirketleri var. "dedim

Bana baktı göz ucuyla. Sonra hafifçe arkadan adamı kolaçan etti.

" Seni bir yerden tanıyor gibiyim. Neyse konumuzdan alakasız. Ben en iyisi babamı arıyım"dedi Ömer.

"Neden?" dedim

"Babam polis" dedi

"Dur arama, polis falan aman yok. Lütfen Ömer, belki yanlıyoruz. Olmaz arayamayız" dedim

Eğer ilk defa tek başıma çıktığımda başımı belaya sokarsam bir ömür bir daha bunu yapamazdım

"Emin misin? Yani bende yanındayım ama adamın silahı falan olabilir sonuçta" dedi

"Of evet. O zaman şöyle yapalım. Siz bir taksi ile evinize gidin. Bende başka taksi ile kendi evime giderim. Eve varınca size yazarım" dedim

"Ne alaka?" dedi

"Başınızı belaya sokmamış olurum" dedim

"Ben onu mu kast ettim? Biz iyiyiz, kötü bir olay olmaz inşallah. Ben şu kızı dükkandan alıyım çıkmayı unutur o" dedi

Bir anada kalabalığın ortasında kendimi çok çaresiz hissettim. Gelse ne yapardım? Ya kötü biriyse . Aşırı gerilmiştim. Çığlık atmak istiyordum.

Ömer'le İlayda gelince hemen bir taksi bulduk. Gerçi hemen olmamıştı. Baya beklemiştik.

Taksiye bindikten 10 dakika sonra arkadan bir arabanın bizim arkamızdan geldiğini farkettim.

Ömer

Arkamızda bir araba var. Beyaz bir araba bizi mi takip ediyor? O olabilir mi?

- Evet o, sakin ol. Korkma sakın

Gözüm sürekli o arabadaydı. Evime gelince derin bir nefen aldım.

"Teşekürler, görüşmek üzere" dedim

"Görüşürüz. Dikkat et kendine" dedi Ömer

İlayda ile de vedalaştı eve girdim hızlıca.

Şimdi babam kim bilir ne kadar kızıcaktı bana. Inşallah o adam babamın bir işi çıkamaz. Korka korka eve girdim.

Zümra kızım sen nasıl savunma yapıcaksın onu düşün.

המשך קריאה

You'll Also Like

244K 15.4K 28
17 yıl sonra doğumda karıştığını öğrenen Peri... Abilerine ve üçüzlerine alışabilecek mi ? Babam gülümseyip "Aksine iyi bir şey oldu. Peri doğumda k...
117K 4.1K 42
Genç Ağa'nın sıradan ama bir o kadar da güzel bir kızla olan evliliği ve o evlilikten doğan büyük bir aşk hikayesi. karşılarına ne engeller çıkarsa ç...
2.2K 257 15
17 yaşında bir genç kızın hayatıyla başlayıp 25 yaşında bir anneye uzanan hikayemizde Zehra ile beraber bir yolculuğa çıkacağız. Bize katılmak isters...
1.3M 91.5K 59
Çilek Alança Yıldırım mı demeliyim yoksa sen mi gerçek ismini açıklamak istersin Çilek Alança Saruhan? 17 yaşında tam bir neşe patlaması olan Çilek...