Gece'den
Duşa girdiğimde nasıl rahatladığımı anlatamam. Sanki tüm kirlerimden arındım, sanki üzerimdeki tüm kötülük suyla beraber aktı gitti.
Tüm korkum, tüm sıkıntım. Ateş'in kollarında olmak da iyi hissettiriyordu. Bana iyi geliyordu, onun yanındayken kendimi hiç olmadığım kadar saf hissediyordum. Bu onun benden kötü olmasından mı yoksa benim onun yanında zincirlerimi kırmamdan mı kaynaklanıyor pek anlamış değildim. Ama anladığım ve hissettiğim tek doğru şey onun yanında kendimi hiç olmadığım kadar iyi hissetmemdi. Suyun verdiği huzurla, sakince banyodan çıktım. Ah, kıyafetlerimi almamışım. Nasıl çıkacağım şimdi buradan! Kapıyı yavaşça açıp aralık kısımdan seslendim.
"Ateş...şey kıyafetlerimi almayı unutmuşum...lütfen arkanı döner misin?" Ses gelmiyordu. Gitmiş miydi? Kafamı aralıktan çıkartıp yatağıma baktım. Uyuyordu, gitmemiş. Onu uyandırmamaya dikkat ederek sessizce kıyafetlerimi alıp banyoya geçtim. Ne olur ne olmaz, uyanırsa ne yapardım.
Şu an Ateş'ten eser yoktu, masumdu hem de hiç olmadığı kadar. Üzerini örtüp yanına sokuldum. Geldiğimi fark etmiş olacak ki hafifçe gözlerini araladı.

"Afedersin uyuya kalmışım."

"Sorun değil Ateş. Uykunu bölme" elleri saçlarıma gitti.

"Saçlarını kurutmamışsın hasta olacaksın." bu söylediği yüzümde hafif bir tebessüme yol açmıştı.

"Henüz havalar soğumadı bir şey olmaz" dediğimde bileğimden tutulup banyoya sürüklendim.

"Hey, napıyorsun?"

"Saçlarını kurutacağız asi" deyip dolapları karıştırmaya başladı.

"Of Ateş tamam sen git yat kurutup gelirim." dediğimde beni takmadan makineyi prize taktı. Birden vücudumun aynaya döndürülmesiyle sersemledim.

"Hey ben yapabilirim."

"Yapabileceğini biliyorum asi. Ama ben yapmak istiyorum."

Saçlarımı kurutuyordu. Annem öldüğünden beri ilk kez biri saçlarımı kurutuyordu. Ne garip bir hismiş unutmuşum. Anın büyüsüne ve hissiyatın güzelliğine kendimi kaptırmışken

"Hoşuna gitti galiba?" hınzırca gülümsedi

"Iı evet, yani şey annem öldüğünden beri ilk defa birisi saçlarımı kurutuyor da." bir anlık durdu sonra gülümsedi.

"Hadi gel artık uyuyalım bugün çok yorucu şeyler yaşadın."  Yaşadıklarım aklıma gelince biraz yüzüm düştü ama sonra Ateş'in yanağımdaki elini hissedince rahatladım.

"Her şey geçti. Bundan sonra böyle bir şeyi yaşamana asla izin vermeyeceğim. Seni üzgün görmek içimde bir şeyleri parçalıyor Gece, mutlu ol." gülümsedim ve yatağa girdik. İkimiz de öylece tavana bakarken Ateş bana döndü.

" Annenle yapamayıp yapmak istediğin ne var asi?" sorusu biraz ani olmuştu, daha önce hiç düşünmemiştim. Annemle ilgili tek tük şey hatırlıyordum zaten

"Bilmem ki daha önce hiç düşünmedim ama lunaparka gitmek falan olurdu galiba." deyip geçiştirdim. Daha sonra ne tepki vereceğini umursamadan ona sarılıp göz kapaklarımı ve ardından bedenimi uykuya esir bıraktım.
****
Sabah gözlerimi kapının vahşice çalınmasıyla araladım. Birden Ateş'in dün gece burada kaldığını hatırlayıp aniden kalktım. Gitmişti, ne zaman gitmişti ki? Nasıl gitmişti?

Yeni BaşlangıçlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin