Bölüm 7

375 19 28
                                    

Vote alamıyorum. Bu gerçekten üzücü bir durum. Rica etsem vote verip, İsteklerinizi yorum yaparak belirtir misiniz ? Teşekkürler...

Her şartta vicdanım ön plandaydı. Bu yüzden rahattım kemoterapi günü bir şekilde gelecekti. Andy'nin motive olması gerekiyordu. Andy'yi tam 3 saattir görememiştim. Bu bile ölmek için bir nedendi.

Artık her şey değişecekti. Değiştirecektim. Andy'nin hayallerindeki kız olmak istiyordum. Baştan aşşağı siyah. Bu değişim Andy'yi mutlu edecekti. Etmeliydi. O siyahtı. Ve sevgilisinin neden siyah olmasını istemesin ? Bu değişim bir anda olamazdı. Zor bir durumdu.Fakat tam 3 saattir beklememe rağmen bir gelişme kaydedemiyordum. Tam bir zaman kaybıydı. Geçen her saniye boşa gidiyordu.

Andy zor bir çocuktu. Onunla olucaksam onu memnun etmem gerekiyordu. Andy'ye söz vermiştim. Bu olayları atlatır atlatmaz bir ehliyet alıcaktım. Ama bu şimdi değildi bu nedenle bir taxi çağırdım. Bir saat içinde evdeydim.

Annem evde yoktu. Bunun yerine bir not bırakmıştı.

''Seni özledim tatlım. Umarım en kısa zamanda telefonlarıma cevap vermeyi düşünürsün. Baban konusuna gelince...'' Daha fazla okumadım ve anında notu yırtmıştım.

Odama doğru çıkıyordum ki Tanrım ! Evde kesinlikle biri vardı. Odamdan sesler geliyordu. Biri çekmecelerimi karıştırıyordu. Kaçma hislerim beni dürtüyordu. Ama hayır !... kaçamazdım. Eski Emily olsa bir saniye duramazdı. Fakat o artık yoktu. Bu nedenle kormamalıydım. En azından Andy için.

Kalp atışlarım hızlanmıştı. Elim kapı koluna gitmişti. Tam çevirecekken kendiliğinden açıldı.

Tanrım, ! Thomas !

Sesimin sinirli çıkmasını engellemeden ağzımdan kelimeler dökülmüştü.

''Tanrım senin burada ne işin var !'' dedim. Şaşkınlığım her halimden belli oluyordu.

Sesini çıkarmadı. Konuşmak yerine gülüyordu. Tam konuşacaktım ki, ağzımı eli ile kapatarak beni kucaklamıştı. Afallamıştım. Refleks olmalı ki ayağımla bedenini tekmeliyordum. Pisikopatlaşmıştı. Ona vurmam hoşuna gidiyor olmalıydı ki gülüyordu. Odamın kapısını kapatıp, Andy'nin aksine hiçte kibar olmayan bir şekilde beni yatağa fırlattı. Sonunda konuşmaya başladı.

''Bebeğim, Seni özlemişim. Seni kucaklamak gerçekten hoşuma gidiyor. Açıkçası buraya Andy ile gelmemiş olman benim için büyük şans. Ne dersin ?''

Sorulacak o kadar soru vardı. Fakat ağzıma gelen ilk soruyu sordum. Sinirden köpürüyordum.

''Ne işin var senin burada !''

Sırıtmıştı. Fakat bu sırıtmanın altında iyi bir şey yatmıyordu. Bir amacı var gibiydi.

''Gerçekten mi Emily ? Tek sorduğun soru bu mu ?'' Demişti. Dalga geçtiği her halinden belli oluyordu.

Fakat konuşurken hep saçlarıma bakıyordu. En sonunda sormaktan can attığı soruyu sordu.

''Saçların güzel olmuş bebeğim. Andy için yaptın değil mi ?'' Kesinlikle dalga geçmiyordu. İlk defa bu kadar ciddiydi.

Konuşmadım bunun yerine başımı evet anlamında salldım.

Güldü. İlk başta çekici olan gülümsemesi giderek sinir bozucu bir hal alıyordu. En sonunda yaptı yapmasından korktuğum şeyi yaptı. Dudaklarıma yapışmıştı. Zorluk uyguluyordu. Direniyordum. Sonunda kurtulmuştum. Fakat Thomas'ın daha büyük planları vardı. Hissedebiliyordum.

Beni unutmaWhere stories live. Discover now