fake loser || yizhan

Bölüm 23 - BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA

Olanlardan sonra Zhan ve Yibo okula gitmeye devam ettiler. Zhan ilk başta gerçekten korkuyor ve endişeleniyordu çünkü başındaki dertler yalnızca bir tane değildi. Videoları çekilmişti, Yibo'nun kimliği açığa çıkmış sayılırdı, sevgili oldukları anlaşılmıştı ve Cheng ile olan kavgası vardı... Lakin işler beklediği gibi gitmedi.

Okulda kötü tepkilere maruz kalacağını düşünürken sınıftaki kızlar tarafından sevgiyle ve ilgiyle karşılanmışlardı. Erkeklerin oralı değildi. İlişkileri kimseyi ilgilendirmiyordu elbette ama neredeyse ünlü bir çift gibi sevilmeleri onu şaşırtmıştı. Okulun sitesinde onlar adına ufak fan sayfaları bile açılmıştı. Evet... Sıradan insanlara fan sayfası açıyorlardı çünkü bu kızlar kendilerini Tayland dizilerinde sanan geri zekalılardan olabilirlerdi.

İkisini gördüklerinde çığlık atıp fotoğraflarını çeken bir grup vardı. Zhan ve Yibo bir süre bu durumdan rahatsız olsa da zamanla bu tepkiler de normale döndü. Nefret edilen kişiler olmaktansa böyle dertlere katlanabilirlerdi.

Okul hayatları herkesinki gibi normal bir seyir alana dek bir ay geçti. Yibo, Zhan'ın grubuyla takılıyordu. Yarışçı olduğuna dair dedikodular da kısa sürmüştü çünkü videoda öpüştükleri her ne kadar belli olsa da zaman ve mekan açısından net bir şey yoktu. Herhangi bir yarış da olabilirdi, arkadaşlar arasında eğleniyorduk gibi yalanlarla konuyu geçiştirmişlerdi. Diğerleri de daha fazla üstelemedi. Cheng bile tamamen normale dönmüş, arkadaş olmuşlardı.

Xiao Zhan bu günleri görebileceğini asla düşünmezdi ama... Olmuştu işte.

Hafta sonu öğleye doğru gözlerini açan Xiao Zhan'ı uykusundan uyandıran şey telefonun zil sesiydi. Önceki gece geç saatlere kadar çalışmıştı çünkü yaşanan olaylar süresince okuldan fazlasıyla uzak kalmıştı. Onca dersi toparlamak kolay olmamıştı. Yorgun ve uykuluydu, lanet ederek telefonu cevapladı.

"Alooo," dedi hırıltılı sesini uzatarak.

"Günaydın balım." Karşı taraftan sırıtarak ona seslenen çocuğa gülerken bir anda sinirli olduğunu hatırlayıp azarladı onu.

"Yibo dün gece geç yattığımı biliyorsun..."

"Biliyorum biliyorum." Yibo hemen kendini savundu. "Ama sen de kalk bir saate bak."

Xiao Zhan kapalı gözlerini zorlukla aralarken saatin çoktan 4'e geldiğini gördü. Hava aydınlık olduğu için öğle vakti sanmıştı. İç çekip oflarken tekrar Yibo'ya döndü.

"Fark etmemişim, pardon." Yatakta doğrulup gözlerini ovuşturdu. "Ne için aramıştın?"

"Öncelikle," derken genzini temizledi Yibo. "Uykulu sesinizin çok seksi olduğunu belirtmek isteriz. Ben ve diğer Yibo... biz yani. O da çok seksi buluyor."

Xiao Zhan kıkırdadıktan sonra yine iç çekmişti. "Offff... Sabah sabah yürümek için mi aradın beni?"

"Sabah mı?" Bir yandan bir şeylerle uğraştığı belliydi, arkadan hışırtılar geliyordu. "Günlük sporumuzu yapalım dedik, ne var?"

"Benim için sabah! Yeni uyandım ve hala uykum var. Yorgunum, kamyon çarpmış gibi hissediyorum... Yani acele et."

"Yorgunluğunu atmak için spor yapabiliriz istersen." Sırıttığına dair ses gelmese de Zhan bunu biliyordu.

"Kapatıyorum."

"Tamam tamam! Dur!" Yibo telaşla güldüğünde aceleyle son sözlerini söyledi. "Hemen hazırlan, akşam yarış pistine gelmen lazım! Sezon sonu yarışı gibi bir şey yapacaklar."

"Neymiş o? Yarışlar bitmedi mi zaten?"

"Bitti. Bu resmi yarış değil zaten, eğlencesine yapıyorlar. Ve bizim kesinlikle gitmemiz gerek çünkü bu senenin galibiyiz, biliyorsun." Sesindeki gurur bariz belli oluyordu.