GİRİŞ

71 14 3
                                    

Bir varmış, bir yokmuş evvel zaman içinde , kimsenin hayal kurmayı aklından dahi geçirmediği bir diyar varmış. Çünkü eğer hayal kurmayı akıllarından bile geçirirler ise yaklaşık yüz elli yıl önce yaptıkları anlaşmanın bozulacağını ve kendilerinin de lanetleneceklerine inanıyorlarmış. Yaptıkları bu anlaşmayı herkes bilir ama bahsetmemeye yemin etmişçesine kimse onun hakkında konuşmazmış.

Aslında bu diyarın adı her ne kadar şu an kabus anlamına gelen Mareritt  olsa da bir zamanlar adı Hayaller Diyarıydı. Bütün diyarlardan burayı görmek için hayalperestler gelir, gelen çoğu hayalperest de geldikleri yere geri dönmezdi. Fakat bir gün öyle bir şey oldu ki tüm hayalperestler ortadan kayboluverdi. Herkes bunun arkasında Karnatyoların olduğunu bilse de hayalperestler olmadığı için herkes korku içindeydi ve bunu sorgulayacak güçleri yoktu. Sadece sorgulamayı akıllarından geçiren Sıradanlar Mørk Stjerne'in gazabıyla karşılaşıp yok oldular.

Hayalperestlerin toplumda birçok işlevi vardı. Topluma güven, mutluluk , heves ve amaç veriyorlardı fakat bundan memnun olmayan yeraltında hüküm süren ve bu karanlık hükümdarlığı yeryüzüne de ulaştırmak isteyen Karnatyolar'ın önündeki en büyük engel ise tahmin edeceğiniz üzere hayalperestlerdi.

Karnatyolar'ın hayalperestleri alt edememesinin temel nedeni tüm hayalperestlerin çok güçlü ışık büyüsü yapmasıydı. Fakat hayalperestlerin de bir zaafı vardır oda umutsuzluk tozu. Belki de bu zaafları yüzünden sonları gelecekti. Ama hayalperestler zaafları konusunda kendilerini daha şanslı görüyorlardı böyle görmekte bir bakıma haklılardı çünkü söylediğim gibi ışık büyüsünü her hayalperest yapabiliyorken umutsuzluk tozu neredeyse bir efsaneydi ve tozu bulan kimse görülmemişti. Durumun böyle olması Hayalperestlerin Karnatyon Kraliçesi Mørk Stjerne karşı savunmasız olmasına neden oldu. Nitekim ona ışık büyüsü işlemiyordu. 

Mørk Stjerne'e ışık büyüsünün işlememesinin nedenini o zamanlar sadece Simyacılar biliyordu. Mørk Stjerne'in bu gücünün çok kötü sonuçlar doğurabileceğini önceden sezen Simyacılar Hayalperestlere haber vermek istediler. Fakat Mørk Stjerne  Simyacıların bunu yapmasına izin vermeyip onları etkisiz hale getirdi. 

Mørk Stjerne'e göre artık karanlığın karşı gelebilecek herhangi bir güç kalmamıştı. Ama hala Hayalperestlerin ona yıllar önce yaptıkları şeyin intikamını almış hissetmiyordu. Bu histen kurtulmak istediğinden intikamın devamını Hayalperestler olmadığı için savunmasız olan Sıradanlardan almaya karar verdi. Artık bu diyarda Mørk Stjerne'in kuralları geçerliydi. Mørk Stjerne kendine yemin etti bundan sonra her gün Sıradanlar için grinin tonlarında geçecekti.

Hayalperestler bu planı öğrendikleri zaman her şey için çok geçti. Fakat bir Hayalperest son sihir gücüyle umut etti ve bundan 150 yıl sonraya diyarını kurtarmaları için beş kişiye mesaj bıraktı. Yani bundan 150 yıl sonra ki son hayalperestlere mesaj bıraktı. Sonra oda diğer hayalperestler gibi yok olup gitti. Artık bütün diyarların kaderi 150 yıl sonraki beş hayalpereste balıydı.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

Yazım yanlışları için kusura bakmayın. Umarım beğenmişsinizdir.

Karanlıkla Savaşanların HikayesiWhere stories live. Discover now