2|Realistic Drama

548 44 119
                                    


Merdivenleri sallana sallana çıkıyordu, yaptıkları maçtan sonra biraz yorulmuştu Yuta. Dairenin önüne geldi ve kapıyı açtı. Açar açmaz da salondaki Mark'ı görmüştü, oldukça düşünceli bir hali vardı. Kapıyı ayağıyla ittirip kapattıktan sonra Mark'ın yanına gitti ve elindeki paketi onun yan tarafına koydu.

Yuta: Yemek getirdim sana, biz maçtan sonra yedikte..

Mark kafasını kaldırıp ona baktı.

Mark: Yiyebilecek bir halim var da sanki.

Yuta çantasını ve kendisini onun karşısındaki koltuğa bıraktı.

Yuta: Yarın mıydı kurs?

Mark: Evet, kesin atılacağım bu sefer. Filmleri izledim ama bi boka yaramaz. O kadar uğraşmama rağmen kimseyi bulamadım, tabi daha da iyisi fakültede artık sapık banlı olarak dolaşırım.

Yuta: Ben sana dedim her önüne gelene sorma diye.

Mark: Hem rezil oldum hem de sonuç yok ortada.

Küçük bir sessizlikten sonra Yuta kalktı ve onun yanaklarını sıktı.

Yuta: Canını sıkma ve ben gelene kadar bu yemek bitmiş olsun. Duşa giriyorum.

Banyoya gitti bunu söylemesinin ardından. Mark, her ne kadar canı sıkkın olsa da pakettekileri çıkartıp yemeye başladı. Yarın kursa gittiğinde ne yapacaktı bilmiyordu, kurstan atılmak istemiyordu buna emindi. Tüm ekonomi bölümüne rezil olmak pahasına olsa da bir sürü kişiden yardım istemişti, o oyunculuk kursunda ne kadar çok kalmak istediğinin bir göstergesiydi bu. Aslında deneyebileceği son bir şansı vardı her ne kadar bunu fazla kurcalamak istemese de.. Bir süre sonra Yuta banyodan çıkıp salondaki koltuğa tekrar yerleştiğinde Mark doğru zamanda lafa girmek için onu kolluyordu. Bugün keyfi yerinde gibiydi Yuta'nın maçı kendi takımı kazandığından. Daha fazla beklemedi.

Mark: Ne istersen yaparım.

Yuta: Ne? Neden bahsediyorsun?

Mark: Bana yardım et Nayu lütfen, ne istersen yapacağım gerçekten.

Yuta: Sen kafayı yemişsin.

Mark: Ya bilmiyorsun sanki kursta kalmayı ne kadar çok istediğimi. Biz gerçekten çok yakın değil miyiz Yuta, sorun olmaz ki? He?

Yuta: En yakın arkadaşımla öpüşmem evet gerçekten sorun olmaz.

Mark: Sonuçta birbirimizden etkilenecek değiliz.

Yuta: Tabiki de değiliz gerizekalı ama bunun oluru var mı diyorum ben!

Mark: Sadece bir kez, bir kez deneyeceğim.

Yuta: Kıçına tekmeyi basmamı istemiyorsan sesini kes.

Mark: İstediğin kramponlar! Onları alırım. Hani şu pahalı diye alamadıkların.

Yuta: Sen çok zenginsinde ben mi bilmiyorum Mark?

Mark: Alırsam kabul edecek misin onu söyle sen.

O kramponları gerçekten de istiyordu ama..

Mark: Cevap vermediğine göre düşünüyorsun sanki.

Yuta: Sadece bir kez.

Mark: Sadece bir.

Yuta: Bahane uydurmak yok.

Closer Than Close | YuMarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin