Sonlara doğru sesimi yükseltmiştim , gerçekten sabredecek gücü kendimde bulamıyordum . Onlar her seferinde susup bana bir şeyleri anlatmadı her saniye sinirleniyordum , ama bu onların umrunda dahi değildi .

" Aslı sakin olurmusun ? "

" Hayır ! Siz her şeyi anlatana kadar sakin felan olmiycam "

" TAMAM "

Berkay abim Nisayla olan konuşmamızı bölerek keskin binsesizliğe yol açtı , sanki oda daha fazla dayanamıyomus gibi bakıyodu gözlerime artık bu yükü taşıyamıyorum der gibi bakıyordu gözlerime . Onun o caresiz bakışları kalbimde bi sızı yaratırken konusmaya başladı .

" O gün Anıl'la beraber arabadan bir şey alacağınızı söyleyerek yanımızdan ayrılmıştınız . Ardınızdan bende hem size bakmak hemde sigara içmek için peşinizden geldim . Siz sahile doğru yürüyünce sigaramı içmeye başladım tekrar size baktığımda Anıl yerde yatıyor sende hareketsizce onu izliyordun . "

Söyledikleri sanki zihnimdeki perdeleri yavaş yavaş aralıyir gibiydi .

" Ben sizin yanınıza gelmeden bir çok insan etrafınıza toplanmış ve sende bayılmıştın "

Kaşlarım şaskınlıkla havaya kalkarken o ânı hatırlamaya çalıştım ... Evet çok iyi hatırlıyordum o ânı .

" Sizi hastaneye götürdük doktor kan testi yaptı Anıl gün boyunca bir şey yememiş sadece dün geceden beride uyumamak için sadece kahve tükettiği için bayılmış sende ... "

" Evet ben ? "

Tamda en heycanlı yerinde susması beni deli ederken kapının çalması dahada sinirlenmeme sebep oluyordu . Çalışanlarada izin vermiştim kahvaltıdan sonra konustuklarımızı bilmelerine hiç gerek yoktu . Sinirle yerimden kalkıp kapıya doğru ilerledim . Bu kolidor neden bu kadar uzun ki ?

Kısa sürede kapıya ulaşıp aynı sinirle kapıyı açtım karşımda gördüğüm kişiyle  şaşırmıs yüz ifademle karşımda elinde çiceklerle duran Kerem'e  bakmaya başladım . Berkay abim sağolsun o geceyi hatırlatınca gereksiz detay olan bu çocuğun adıda hafızamı işgal eden kelimelerden biri olmuştu .

( Kerem kim hatırlamıyorum demeyin sakın 😕😕 )

" Buyur ne istemiştin ? "

" Efendim "

" Niye geldin diyorum "

" Hasta ziyaretine gelmiştim "

" Yanlı... "

Kenara doğru itilmemle sözlerim yarım kaldı

" Merhaba ben Özge "

Özgenin yüzündeki kocaman sırıtısla uzattığı eline bakan Kerem yüzünü eşkiterek

" Bende Kerem "

Özgenin elini tutup sıkmadı böylelikle Özgenin eli havada kalmış oldu Nisa Özgenin kolundan tutup iceriye doğru çekiştirerek götürdü . Bende yapmacık gülümsemeye gerek duymadan .

" Buyur içeri gel "

Geriye doğru iki adım atarak kapının önünden çekildim oda temkinli adımlarla kapıdan girdi . Kapıyı kapatıp mutfağa doğru ilerledim tabikide onu salona götürmiyecektim o gergin ortamın havası değişmemeli ,  bahçede oturmak daha iyi .

Mutfaktan iceeiye girince kimsenin olmadığı aklıma geldi arkamı dönerek ,

" Sen bahçeye gec bende geliyorum "

EMANETİN İHANETİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin