Ikincisi ise Timur'un dolu dolu gözlerle perde aralığından garip garip bana bakmasıydı.Demekki olmayacağını Doktor bey benden önce ona söylemişti.

Yüreğim yandı birden.Kalbim hiç sızlamadığı kadar çok sızladı.Ne çok isterdim onun mutlu olmasını,gülümsemesini,Baba deyip peşinden koşturan,ona onunla oyunlar oynayan bir evlat vermeyi...

Bir damla yaş göz kenarlarımdan süzülüp,saçlarıma karışırken Doktorun söylediklerini zar zor duyabiliyordum.

"Evet Feride hanım.Böyle durumlarda adet görmek normal.Aslında ben eşiniz Timur bey ile bu konu hakkında konuşup gereken açıklamayı yaptım."

Doktor bir taraftan karnıma bastırırken,diğer taraftan acayip bir şekilde çok ses çıkarıp insanın kulağını tırmalayan makineye dikkatli bir şekilde bakıyordu.

Bu sırada Timur perdenin arkasında durmaya daha fazla dayanamamış olacak ki bir kaç büyük adımda yanıma gelmiş ve yine o garip bakışları ile bana bakıp ellerimi tutmuştu.

"Özürdilerim "dedim sessizce.Neden ve niçin dilediğimı bilmeden.Tüm bunların sebebi bilinç altıma yerleşen korkuydu.Bunu asla inkar etmiyor,her ne kadar Timur'un o şekilde davranmayacağını bilsemde bir türlü kendime engel olamıyordum.

"Gülüşü ile hayat bulduğum,sevincini kendi sevincim bildiğim,öyle ki yeri geldiğinde sevgisinden,şefkatinden utandığım kadın beni böylesine tertemiz sevdiğin için sana çok teşekkür ederim ve asıl ben senden özürdilerim."

"Asıl ben özürdilerim.Olmayacağını bile bile seni bunca zahmete soktum."

Dakikalar önce damla damla akan göz yaşlarım şimdi ardı sıra  dur durak bilmeden tek tek süzülüyordu.

"Anne karnında ki kesemizi gördük.Beş haftalık ve tamda olması gerektiği gibi.Bu dönemde en önemli şey anne adayının çok iyi beslenmesi ve stresten uzak durması Feride hanım.Lutfen kendinizi yormayın."

Doktor konuşuyordu ama ne dediğini duymuyordum bile.Belkide duymak istemiyordum.Bu yüzden sessizce konuştum.

"Bu hayatta seni baba olarak görmeyi çok isterdim Timur ama -"

Ansızın yumuşak bir hareketle ağzımın üstüne kapanan el ile.neye uğradığımı şaşırdım.

Artık konuşmamı istemiyor muydu?

Bir hıçkırık boğazımdan kopup,havada yok olurken yanağıma değen sıcak dudaklar ile şaşırmıştım.Fakat asıl şaşkınlığım kulağıma fısıldanan sözlerden sonra gelmişti.

"Feridem..Canımın can yarısı Anne oluyorsun"

Önce durdum...

Sonra öylece,gözümü bile kırpmadan sessizce bekleyip sevdiğim gözlerin bana bakmasını bekledim ve sonra o gözlere baktım.

Şaka mı yapıyordu?

Böyle hassas bir konu hakkında dalga mı geçiyordu?

Ama benim bildiğim,tanıdığım,her daim merhametine tanıklık ettiğim adam sevdiğim dediği kadına bu kadar acımasız olabilir miydi?

Hayır...

Olamazdı...

"Timur sen-"

Ağzıma kapanan el ile yine susmak zorunda kaldım.

"Güzelim.Ömrüme ömür katanım bak burada,bu küçük yerde ikimize ait bir can var artık.Bizim minik bir bebeğimiz olacakmış"deyip ellerini karnıma koymuştu.

Minik bir bebek...

Benim karnımda ikimize ait bir can...

İkimize ait bir bebek...

FERİDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin