Çarpılcan | Texting

Kırk Biirr

"O haber verdi." dedi Miray sessizce ve parmağını Yasin'e doğrulttu.

Ne oluyorrr?

"Aa bu sana camış diyen çocuk değil mi kanka?" dedi Ayşe.

Ya şu konu ikide bir açılıyor sinir oluyorum.

"Camış mı?" dedi Emre tek kaşını kaldırarak. Sonradan kaşlarını çattı.

Yasin yutkundu.

"Miray niye sana bu haber verdi?" dedi Emre.

"Pencereden gördüm sonra geçerken Miray'a haber verdim." dedi Yasin.

"Aranızda iki kat var iki. Ve kız erkek ayrı. Geçerken mi haber verdin kasıtlı mı gittin, ayrıca neden sen?" dedi Emre kollarını kavuşturup.

"Uu sorguya çektin resmen." dedi Ayşe. Susması için koluna dokundum.

Yasin tam ağzını açacakken ders zili çaldı.

"Benim gitmem lazım." dedi Yasin ve okula doğru koştu.

"Nereye kaçıyorsun lan camış!" diye bağırdı arkasından Ayşe.

"Sus artık sus!" dedim Ayşe'ye.

Amağğnn ne konuştu be!

Emre hala Miray'a bakıyordu.

"Evde konuşacağız." dedi Emre ve Miray birşey demeden okula doğru yol almaya başladı.

Olanlardan hiçbirşey anlamamıştım.

"İyisin değil mi?" diye sordum Emre'ye.

"Değilim,şey yani iyiyim hadi git sen."

"Sümeyye ders edebiyat!" diye bağırdı Ayşe.

Allah ders edebiyat!

Edebiyat hocası geç kalanları asla affetmezdi.

"Koş koş!" dedim ve ikimiz de okula doğru koşmaya başladık.

Koridordan uçarcasına geçerken Ayşe ayağına takıldı ve duvara çarpacakken onu tuttum. Koşmaya devam ederken "Eyvallah." dedi ve merdivenleri çıkmaya başladık. Merdivende Matematik hocamızı görünce hiç durmadan koşmaya devam ettik. Hocanın elinde çay vardı.

"Afiyet olsun hocam!" diye bağırdım aşağı doğru hala yukarı çıkarken.

"Gel beraber olsun!" diye bağırdı o da.

Valla oruç olmasam gider içerdim.Matematik hocası ilaç kullandığından oruç tutmuyordu.

Ayşe ile beraber gülüp çıkmamız gereken son katı da çıktık ve koşarak sınıfa girdik.

Hocanın daha gelmemiş olduğunu görünce ikimiz de derin bir oh çektik.Gidip sıramıza oturduk. Sınıf yine kendi halindeydi.

Zeynep akıllı tahtaya birşeyler çiziyor, Ayça ile Azra ise voleybol oynuyorlardı.

Evet sınıfın içinde.

Hızla kitabımı ve defterimi çıkardım.O sırada Leyla bağırmaya başladı :

"Ödevleri çıkarıınn! Ödev kontrolüüü! Çıkarmayana eksi atıyorum!"

Elinde liste sıraların arasında dolaşıp duruyordu.

"Kankam canım kankam ben şiir falan yazmaktan anlamam, ödevi de unuttum oruç, iftar derken." dedi Ayşe şalını açarken.

"İyi de aynısını yazarsan hoca anlar." dedim şiirimi çıkarırken.