Bölüm 2

68 11 41
                                    

Asırlar olmuş bölüm yüklemeyeli. Neyse birkaç asır daha bekleyeceğiz bir sonraki bölüm için :/

Bu arada ne kadar çok oy o kadar büyük yazma isteği ve o kadar hızlı bölüm yüklenmesi demek. Teşekkürler...

Aynada saçlarımı düzeltirken bir yandan da yansımasını gördüğüm duvar saatinden gözlerimi alamıyordum. Love ile buluşmamıza dakikalar kala heyecandan kalbim yine gümbür gümbür atmaya başlamış yeni duş almış olmama rağmen terlemeye bile başlamıştım. Sıktığım deodorantın ya da parfümün bana bir gram bile etkisi olmazken çaresizce dönüp açık pencerelerime baktım. Kış günüydü ve yıllardır edindiğim bir tecrübenin ürünü olarak kış ortasında Kanada soğuğunda pencere açmak büyük hastalıkların korkunç bir çığırtkanıyken yine de bunu umursamıyordum.

Bütün heyecanımı dindirmek ve sadece yaptığım işe odaklanmak için önümdeki aynaya yeniden döndüm ve saçlarıma uzanıp "Seni son kez düzeltiyorum. Lütfen sevgilim görene kadar bozulma. Seninle oynamayı seviyor ve ben de onun dokunuşlarını seviyorum." diyerek saçlarımla kısa ve etkili bir diyaloga girdim. Fakat saçlarımın cevap vermemesi beni küçük bir şizofren yapıyordu dışarıdan izleyen biri için ama şükürler olsun ki odamda benden başka kimse yoktu.

Görünüşümden emin olduktan sonra yatağımın üzerine oturup kolumdaki saate baktım. 11'e geliyordu ve Love söylediği saatten yarım saat geriden geliyordu. Hala nerede buluşacağımızı ve nasıl buluşacağımızı mesaj atmamıştı ve şimdiye kadarki en garip şeyi yapıp haber vermemişti ama bu belki de onun yeni bekletme ya da beni deneme yöntemlerinden biri olabilirdi. O yüzden heyecan yapmadan ve biraz da sabır göstererek beklemeliydim ki kendisi gelip neden onu aramadığımı sorsun ve beni okuldaki diğer serseriler gibi sanmasın.

Madem böylesine uzun bekleyecektim aşağıda annemin yanında oturarak da bekleyebilirdim. En azından aklım biraz olsun rahatlar ve olur olmaz zamanlarda çişim gelmezdi.

Parfümü son kez sıkıp telefonumu da alarak aşağıya indiğimde annemi salondaki en geniş koltuğa tünemiş ve elindeki kitabı okumaya çalışırken bulduğumda henüz merdiveni bitirmeden annem başını kaldırıp ortalığı kokladı ve kitabını kapatıp sallamaya başladı. "Birileri evimde parfümeri açmış olmalı çünkü bir ayda evime bu kadar çok kokulu sıvı girmiyor." Daha sonra etrafına bakınıp beni yeni fark ediyormuş gibi şaşırarak "Oh! Sen miydin?" dedi. "Anlamalıydım. Bugün Cuma."

Göz devirip beni hayatta her şeyin üzerinde tutan kadının yanına ilerlemeye başladığımda soktuğu lafın sonuna kadar arkasında olduğunu gösteren bir tavırla kitabını açıp kaldığı yerden okumaya devam ede gibi tavrını yaptı ve bana da bakmadan "Sakın yaklaşma. Alerjimi uyandıracaksın." dedi. Annem ilk bir yılını en iyi şekilde geçirdiği kıza son 3 aydır öyle büyük bir kıskançlık besliyordu ki ne zaman geceleri dışarı çıksam ya da Love için hazırlansam bana her seferinde tavrını belli eden bir şeyler söylüyor ya da Love'ı gördüğü yerde "Oğlumun yakasını bırakmanı rica ediyorum." diyordu. Love ise tüm bunlara cevap olarak elindeki çay fincanını tepesine kadar dikip içtikten sonra "Artık çok geç Bayan Rayment. Oğlunuz kötü alışkanlıkları seviyor." diyor ve ekliyordu. "Tanrı daha büyük dert vermesin."

"Bayan Rayment, yine gergin bir gün geçirmişsiniz." diyerek koltuğa kendimi attığımda dudaklarının kenarı yavaşça kıvrıldı ve hemen sonra eski halini aldı. "Eminim ki buna sebep olan kişiler yine İngilizler. Geldiler ve sizin zevklerinize hakaret eder gibi tanıttığınız evi beğenmediler, değil mi?" Annem gülümsedi bu kez. Kitap okuyor bahanesi ile beni dinlemeye devam ederken düşünceli bir hale bürünüp bir elimi çeneme götürdüm ve kaşlarımı çattım. "Bu kraliyet soyluları da bir halttan anlamıyorlar." deyip omuz silktikten sonra tıpkı Love'ın yaptığı gibi elimdeki hayali fincanı tepeme diktim ve içer gibi yaptım. Annem biraz sinirle biraz da gülerek elindeki kitabı omzuma hızla vururken bir yandan da "Kes şunu." dedi. "Şu kızdan hoşlanmadığımı biliyorsun. Neden sürekli onu taklit ediyorsun? Davranışların giderek ona benziyor Shawn Peter Raul Rayment."

LoverWhere stories live. Discover now