IV

1.5K 289 291
                                    

şu sıra biraz kafam karışık civân.
elinde gül buketiyle genelevin
bahçesinde dikilen
köylü gibiyim."

Dua'nın okuduğu dizeleri dinliyordum ve onu izliyordum hayran hayran. teneffüsteydik, tanıştığımız günden beri her teneffüs birlikte şiirler okurken aynı zamanda çokoprens yiyorduk. o şiirlere ve çokoprense aşıktı, bense on- hayır hayır öyle bir şey olmayacaktı. henüz tanışalı dört hafta olmuştu, en fazla hoşlanabilirdim. dahası olamazdı. hoş, olsa bile bunu ona söyleyemezdim, beni sadece arkadaşı olarak görüyordu. bizden olmazdı.

"hey Viran, yine hangi dünyaları keşfe çıktın?"

Dua'nın sesiyle düşüncelerimden sıyrılıp kurban olduğum yüzüne baktım.

"h-hiç, sonraki dersi düşünüyordum, kusura bakma dalmışım, en son ne demiştin?"

"sence de şiirler çok anlamlı değil mi, demiştim."

"öyle, aslında şiirlere olan hayranlığım seninle tanıştıktan sonra başladı. senden sonra anlam kazandı her şey."

dudağını ısırıp gülümsedi. duvarlarında çiçekler yeşerdi.

"benim hayranlığım annem sayesinde başladı, annem edebiyat öğretmeniydi. küçükken masal yerine şiirler okurdu bana uyumadan önce. güzel zamanlardı."

yüzündeki gülümseme buruk bir hâl almaya başladı. nedenini biliyordum, yine annesini özlemişti.

geçen gün telefonda babasıyla konuştuktan sonra okuldan ağlayarak çıkmıştı, bende peşinden gitmiştim. o zaman öğrendim, aylar önce annesi babasının görevdeyken öldürdüğü bir teröristin ağabeyi tarafından katledilmişti. babası annesinin ölümünden kendini sorumlu tutuyordu, bu yüzden Dua'ya karşı çok baskıcı ve otoriterdi. ona da zarar gelmesini istemiyordu fakat bu baskısı Dua'yı kötü etkiliyordu, evlerinin her odasında kamera vardı anasını satayım. bu kadar baskı fazlaydı. çiçekleri bile gökyüzünden mahrum bırakırsak solarlardı, bir insan nasıl olsun da baskı altında kalınca solmasındı?

Dua'nın kafasını dağıtmak için elindeki şiir kitabını alıp bir kaç şiirde ben okudum ona.
Edip Cansever şiirlerinde hüzünleniyor, sıra Didem Madak'a gelince bir gülümseme alıyordu gül yüzünü. bu nar çiçekli kız, gerçekten şiirlere hayrandı. bende ona hayrandım.

"Dua."

"efendim Viran?"

"bir enkaz dolusu devrik cümleyi şiire çevirir gülüşün."

redamancy | kısa hikâye Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin