𝓊

140 27 29
                                    


mektubu okuduğun da pekte şaşırmamıştı. bunca zamandır mektupları lucas'ın almadığını biliyordu. ama birinin ona aşk olması... büyük ihtimal ile çökmüş yüzünü gördüğü zaman korkup kaçacaktı.

kaçmazsa bile olmazdı, o aşık olamazdı. o tüm sevgisinilucas'a vermişken ve lucas onu terk etmişken, yapamazdı. daha kendisini bile zar zor idare ediyordu. başkasına nasıl bakacaktı, onunla nasıl ilgilenencekti?

tabi mektupları alan kişinin organ mafyası olabilme olasılığı da vardı. sonuçta sevgilisinin başına gelen şey niye onun başına gelmesin değil mi? en azından o böyle düşünüyordu.

ama korkusu yoktu, gidecekti. 9.45'e 7 dakika kala meydana çokta uzak olmayan evinden çıkıp, mavi kelebek heykelleri ile bezenmiş meydan da köşedeki banklardan birine oturdu. bir kaç dakika sonra süt beyazı tenli, siyah saçlı güzeller güzeli bir kız gelip yanına oturdu.

10 dakika boyunca ne o konuştu, ne de yanındaki tanrıça misali bir güzelliğe sahip olan kız.

10 dakikanın sonunda ise ağlamaya başladı, hemde hüngür hüngür. shuhua bu anı bekliyormuşcasına anında kızı sarıp sarmaladı.

en az yarım saat boyunca öyle kaldılar. shuhua aşık olduğu kızın çenesini tutup kafasını kendine doğru çevirdi, göz yaşlarını sildi ve konuşmaya başladı, "sen ağlayınca kendimi öldürmek istiyorum, suçlusu benmşim gibi hissediyorum. sen kendini üzdükçe ben üzülüyorum, her bir salisesinde paramparça oluyorum görmüyor musun? yapma. ağlama ve bana güven ki yaralarını sarabileyim. lütfen.".

ardından ayağa kalktı ve elini uzattı. yuqi hiç beklemeden uzatılan eli tuttu.

ve onlar sonsuza kadar olmasa da, ölene kadar mutlu yaşadılar.

lost in this feeling | shuqiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin