'Morale ihtiyacı var.'

'Fazla üzülmemesi gerek.'

Elimin üstündeki elini yanağıma çıkardı. "Senden son isteğimdir kuzum." Yanağımdaki elini ellerimin arasına alıp öptüm.

"Tamam anneanne... Yapacağım. Evleneceğim..."

Ellerini yatağa bıraktım ve sandalyeden kalktım. "Dışardakilerde seni çok merak ediyorlar. Ben çıkayımda onlar gelsin." Lafı değiştirip, odadan çıkmak için arkamı döndüm. Yavaşca kapının kolunu indirip kapıyı açtım. Karşımda meraklı gözlerle bana bakan bir topluluk vardı. Annem, Teyzem ve eniştem üçlüsü odaya girip kapıyı yavaşça kapattılar. Emre ve açelya bana meraklı bakışlar atıyorlardı.

"Biraz dışarımı çıksak?"

Emre dudaklarını aşşağı sarkıtıp "olur." Dedikten sonra merdivenlerden aşşağı inmeye başlamıştık. Ben anneanneme olur dedimde, beni hangi salak alırdı Allah aşkına? E, tamam idare eder bir güzelliğimiz varda güzellik karın doyurmuyor sonuçta. Aşşağı indikten sonra çıkış kapısının ilerisinde ki bankı görüp ona doğru ilerledim. Açelya ile emrede arkamdalardı. Banka oturduğumda yanıma açelya da oturmuştu. Emre ise ayakta kalmayı tercih etmişti. Açelya beni  dürttüğünde direk söyledim.

"Anneannem evlenmemi istiyor."

Açelya hafifçe omzumu ittirdi. "Ay, bu muydu yahu." Emre ise daha ciddiydi ama pek ti'ye almışa benzemiyordu. "Bu sefer ciddi... Yani evlenmem gerek." Açelyayla emre göz göze geldiler. Emre kaşlarını çatar gibi oldu. "Nasıl lan! Anlat şu işi sen bi."
Anneanemin söylediklerini tam olmasada anlattım. Emre saçlarını sinirden saçlarına geçirmişti. Açelya ise eliyle ağzını kapatarak dinlemişti.
"Kızım sen malmısın! Nasıl kabul edersin ya evlenmeyi!" Açelya kızmakta biraz haklıydı ama ne yapsaydım? "Ne yapayım açelya hı! Doktorun dediklerini unutmayın. Moral bozukluğu yok. Ayrıca kadın resmen ciddi ciddi son isteğim dedi. Ne deseydim?!" Emre gözlerini yumup geri açtı. "Dalga haklı. Evet demekten başka çaresi yoktu. Tek sorun bu dallama kim olacak?" Emrenin bu kadar düşük bir tepki vermesi beni şaşırtmıştı açıkcası.

"Bunu düşündün değilmi sevgili dalga hanım? Hıh?" Dedi açelya. Aklımdan bi an kızların eteğini kaldıran necati geldi. Sonra ise geldiği gibi gitti. Kafamı hızlıca silkeledim. "Hayır, düşünmedim açelya hanım."
"Off! Yeter! Bunu daha sonra eve geçince konuşuruz. Şimdi yukarı çıkalım. Bi çaresini buluruz elbet." Emre haklıydı. Ayaklanırken emregili durdurdum. "Durun! Sakın hiç kimseye bahsetmeyin bu durumdan."
Emre yan bir gülüşle açelyaya baktı. "Sen onu yanındaki bukalemuna söyle." Açelya gözlerini devirdi. "Tamam..." Tek kaşımı kaldırdım. "Ayh! Tamam ya söz, söz!" Elimi açelyanın omzuna attım emre ise çoktan içeri girmişti.

•  •  •

Emre ile açelya anneannemin yanlarına girmişti. Saat 11:00 olduğunda anneannemin yanında annem ısrarla kalmak isteyince bizde 'tamam' diyerek eve gelmiştik. Anneannem zaten yarın taburcu olacakmış. Şuan eniştemin arabasında eve doğru ilerliyorduk. Arka koltuk emre, ben ve açelya vardı. Önde ise eniştem ve teyzem vardı. Herkesin keyfi biraz daha yerindeydi. Eniştem aynadan arka koltuğa bakınca bizi gördü. "Sema, bu arkadaki kızlar bizim kızlarmı? Yoksa samara filminden falanmı.?" Diyerek kahkaha atmıştı. Haklıydı. Partideki elbiselerimiz hala üzerimizdeydi. Makyaj... Artık makyaj değildi. Hep akmıştı. Açelyayla güldük. Emreye baktım. Her zamanki gibi tabiki kusursuzdu. Saçları dağılmıştı. Ama tabi insan yakışıklı olunca her türlü gideri var. Ne övdüm be...

Eniştem kırmızı ışıkta durmuştu. Yanımızdada bir otobüs durmuştu.
Tam bizim camın tarafındaydı ve tam yan tarafımızda 2 tane ultra yakışıklı çocuk vardı. Ben açelyayı dürmüştüm. Benim olduğum tarafa bakınca oda gördü çocukları. Çocuklarda birden bize dönünce ne yapacağımı şaşırdım. Açelya ise esmer olanına gülümsüyordu. Emre bir anda bize döndü. Bittik! Sonra ise açelyanın baktığı yere bakınca bende ne yapacağımı bilemeden Tekrar çocuklara döndüm. Mükkemel!  Çocuklarda bize bakıyordu. Evet bu halimize! Emre "Şşş! Hayırdır! Dönün lan önünüze." Dedikten sonra kafasını otobüse doğru eğdi. Açelya ile ben gülmemek için dudaklarımızı bastırıyorduk. Emre kaşlarını çattı. Sonra elini 'hayırdır' der gibi sağ sola salladı.  Çocuklar hemen kafalarını önlerine çevirdi. "Amına koduklarım..." Dedi ağzınım içinden. Daha sonra ise kafasını sağa eğerek "tövbe tövbe..." Dedi. Rezil etmişti bizi yine! Aklıma burak geldi. Yüzümdeki gülümseme solarken araba hareketlenmişti.

Daha sonra kafamı silkeledim. O anı aklımdan çıkarmalıydım.

Şimdilik!

•  •  •

Eniştem arabayı park ettikten sonra
Emre kapısını açıp indi. "Emre!" Açelya elini uzatmış emrenin yardım etmesini bekliyordu. Emre açelyaya orta parmağını gösterdi. Kahkaha ettım. Ne yani bu emre, yardım edermi hiç... Açelya ağzının içimden dilini yanağına yaslamıştı. Teyzem arabadan inmişti. Eniştem arabanın anahtarını bana attı "bunlarla gece gece uğraşılmaz. Atışmaları bitince kilitlersin kızım." Kafamı salladım. "Okeey." Arabadan inip sitenin kapısını açıp girdiler içeri.

Açelya sesli bir şekilde boğazını temizledi.
Emre arkaya bakış attı. Dilini dişlerinin üzerinden geçirip hızla yanıma geldi. Noluyor ya! Emre geri gelmişti öylemi! Kafamı arabanın arkasındaki cama çevirdim. Arkadan bir erkek grubu geliyordu. Tabi ya...
Bende ne oldu diyordum. Açelyanın havadaki eline çeketini tutuşturdu.
"Al şunu ört bacaklarına. Sonra bir de götün başın açılır, kan çıkar." Bacaklarına ceketi örttükten sonra elinden tutup indirdi. Benim elbisem uzun balık elbise olduğu için pek sıkıntı olmazdı. Emre banada elini uzattı. "Şu salağı indirdik, ikinci salağı da indirelim." Elimden tutup indirdi. "Hadi girin!" Kapıyı açtıktan sonra arabanın anahtarı geldi aklıma.

"Ha! Emre!" Gözlerini erkek grubundan çekip bana çevirdi. Anahtarı gösterip, ona doğru fırlattım.
"Eyvallah, hadi gir gir." İçeri girdik.
B bloğa doğru ilerliyorduk. Emrede 1-2 dakika sonra arkamızdaydı. Sitenin giriş kapısına geldik. Açelya kapının şifresini girdikten sonra kapı açıldı ve içeri girdik.

Asansör 8. Kattaydı. Açelyagil 8. Katta, biz ise 7. Kattaydık. Asansörü beklerken duvara yaslandım. "Üff! Ne gündü be..." Açelya kollarını birleştirdi. "Kabustu kabus!" Asansör geldiğinde bindik. Aynada açelya ile kendimize bakıyorduk. Berbattık.
"Siktir ya!" Emreye döndük. "Noldu be?" Açelya sordu. "Başım çok ağrıyor. Çok içtim herhalde." Açelya yüzünü buruşturdu. "Tüh ya! Evde ağrı kesici bitti bizim!" Hemen dönüp 7. Kata bastım. Bizde her zaman ağrı kesici olur. "Bizde var ya, alırız şimdi." Asansör 7. Katta durdu. Anahtar annemdeydi ama yedek anahtarımızı paspasın altında olurdu her zaman. Emre merdiven demirlerine yaslanmıştı.

Açelya benimle birlikte içeri girmişti.
"Sen suyu doldur açelya ben ağrı kesiciyi götürürüm." Götürürüm götürmesinede... Hangi ilaç, neye yarıyor onu bilmiyorum. Amaan birşey olmaz. Bir tane alıp emreye götürdüm. Açelyada arkadan suyu getirdi. Bir dikişte suyu bitirmişti.
İçeriden ayakkabılarımızı aldık ve asansöre yöneldik. Tüh anahtarları unuttum ya! Aman bir şey olmaz sonuçta teyzemgildeyim bu akşam. Bir kat çıktık ve açelyagilin kapısına geldik. Kapıyı çaldık. Açan teyzemdi. Üzerinde mavi gecelikleri vardı. "Hah! Geldiniz mi! Hadi hemen banyoya girin de bir rahatlayın. Daha sonrada ne yapıyorsanız yapın.

Hemem içeri atlayarak ayakkabılarımı ayakkabılığa bıraktım.
"Banyoya ilk ben girerim!" Arkamdan açelyanın sesini duyuyordum. "Seni pislik! Önce beeen!" Tabi emre bey rahattı, Kendisi banyolu odayı kapmıştı. 

Banyoyu, açelyayla tepiştikten sonra ben kaptım.15 dakikalık bir duşun ardından açelyanın dolabından pandalı pijamalarını giydim. Açelya'da uzun bir duşun ardından banyodan çıktı. Ama ben hala saçlarımı açamamıştım. 5 dakikada bir saçım dolaşıyor ya, böyle bir şey olurmu! Açelya hemen 5 dakikada kızıl uzun saçlarını açıp, üzerini giyindi. Oda Minny desenli pijamasını giymişti.

Sırtımı açelyanın yatağının başlığına yasladım ve elime telefonumu alıp sosyal medyada gezinmeye başladım.
Ama aklımda tek bir soru vardı; kimi bulacaktım?! Açelya da aklımı okumuş gibi aklımdakileri diline döktü. "Ee, dalga kimi bulacağız?"
Derin bir nefes verdim. "Bilmiyorum ki... Bir işe girdik ama sonunu nasıl getireceğiz bilmiyorum." Açelya koluma elini koydu. "Sıkma be canını buluruz elbet. Ama senin gibi beceriksiz ve çirkin bir kızı kim alır bilemedim." Kahkaha attı son cümlesini bitirirken. Sırtımdaki yastığı alıp açelyayı alıp ona vurdum.
Sonra ise geri yastığı geri alıp arkama koydum. "Haydi, haydi yatta zıbar."
Derken yorganı kaldırdım ve altına girdim. Açelya da ardımdan benim arkama uzandı.

"Ohaa, oha! Çek kızım biraz kıçını!"

"Off!"

Biraz daha kendimi ileri çektim.
Ben cam tarafında, açelya ise kapı tarafında uyuyordu. "E, hadi iyi geceler." Açelyaya cevap olarak "hıı... Sanada" Derken gözlerimi yorgun bir güne kapatmıştım.

ANLAŞMALI EVLİLİKWhere stories live. Discover now