Ben sessiz kalınca .

"Bunları uzun uzun konuşucaz önce şu saçlarını düzeltelim sonra kahvaltıya gideriz"

Yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirip kafamı onaylar şekilde salladım.

Sanem önce bana birkaç parça kıyafet ayarlayıp makası aldı.

Beraber banyoya ilerledik yamuk saçlarımı düzelticekti.

Elindeki tarakla saçlarımı narince tararken sordu.

"Çenenin olduğu yer uygundur değilmi?"

Sadece kafa sallamıştım kendimi biliyordum konuşsam ağlardım...

Kesmeye başladığında makasın tok sesi kulaklarımda yankılanıyordu.

"Bitti"

Sevece bir şekilde bitirdiğini haber verince .

"Hadi sen duş al ben seni bekliyorum"

İcerden çıkınca kapıyı üzerime kitledim.

Güçlü Kadınlar ağladıkları belli olmasın diye ya duşta ya yağmurda ağlar...

Hıçkıra hıçkıra ağlayarak aldığım duştan sonra biraz kendime gelmiştim.

Sanemin seçtiği siyah pantılon ve mavi kazağı üzerime geçirdim.

Islak saçlarımı kurutmaya gelmişti sıra daha sonra düzleştirip nasıl göründüğüne bakıcaktım.

Düzleştirdikten çenemin biraz altında biten saçlarım ve kaşımı örten kaküllerim fena durmuyordu.

Banyodan çıkıp sanemin yanına gittim beni görünce şaşırmıştı.

"Oha kızım yakışmış aslında çok güzel olmuşsun "

Kocaman gülümseyip bir çocuk gibi astım tekrardan yüzümü.

"Ama gözlerim berbat halde.:

"Kızım dert ettiğin şeye bak hemen hallederiz"

Sanem çantasından çıkarttığı bir torba makyajı yataga döküp yüzümdeki yorgunlukları silmeye çalışıyordu.

"Tamamdır hadı dışarda yağmur var üzerine kalın bişeyler alda çıkalım"

"Nereye gidicez?"

Sanem isgankar bir tavırla.

"Amma soru sordun gidince görürüz zorlama işte"

Pes etmiştim bu kız enaz benim kadar inatçıydı.

Üzerime siyah kalın montumu alıp ayakkabı olarakta postallarımı seçmiştim.

Sonunda dışarı çıktığımızda sanem elindeki şemdiyeyi açıp bana baktı.

"Otobüse binicez sorun olmaz değilmi?"

"Hayır tabikide ben yıllarca otobüsle okula gidip geldim "

Şaşırarak bakmıştı caner beni zengin şımarık bisey diye lanse etmuşti anlaşılan.

Durakta otobüs beklerken üşümüştüm biraz.

"Şey toprak nereye gitti"

Sanem bu sorumla afallamıştı biraz.

"Bak okyanus senin toprak hakkındaki seyleri ondan duyman gerek benim sana birşey söylemem doğru olmaz."

Ne demeye çalışmıştı biraz daha kurcalama isteği geldi içimden ama otobüs gelmişti.

Sanem ikimiz içinde akbil basınca boş yer olmadığı için ayakta gitmiştik.

Otobüs engebeli bir yerden geçince arkaya doğru dengemi kaybedip düşücekken beni bir çift el tutmuştu.

Şoku atlatıp zorda olsa arkamı dönünce karşımda barsı gördüm .

"Okyanus ne işin var senin burda"

Sanem benim cevap vermemi beklemden ani bir tepki vermişti.

"Sanane bars git burdan!"

Anlayamamıştım ne derdi vardı barsla iyi bir çocuğa benziyordu.

"Sanem b_ben"

"Uzak dur bizden bars okyanusa yaklaşma!"

Araya girmeye karar vermiştim.

"Sanem sakin ol herkes bize bakıyor"

"Bırak okyanus bu şerefsizin ne bok olduğunu bilmiyorsun"

Bars neden doğru düzgün tepki vermiyordu anlamıyordum.

Durakta durunca inmişti bars .birkaç durak sonrada biz inmiştik zaten.

Geldiğimiz yer gayet modern bir yerdi birkaç kez eski sevgilim cihanla gelmiştik.

"Hadi gelmiyormusun?"

"Ya sanem neden bir çay bahçesine gidip tost yemiyoruz?"

Sanem bana bu sefer baya kızmıştı bana kızması hoşmuma gidiyordu.

"Kızım yürü çıldırtma beni sinirliyim zaten "

Sanemi daha fazla kızdırmak istemediğim için teslim oldum.

Tam giriş kapısına geldiğimizde mekandan çıkan kişi cihandı.

Ve yanında bir kız vardı kardeşim dediğim simal...el ele tutuşmalarını saymıyorum bile.

Devam edicek

UZUN ZAMAN SONRA YİNE BEN🙈

HADI ŞİMDİ YILDIZA BASIP YORUM YAPIN🖤⭐

EMEĞE SAYGI OKUYUP OYLAMAYANLAR BENİ ÜZÜYOR.





SİYAH KELEBEKWhere stories live. Discover now