Ayça: İhtiyaç duyduğum zamanda birilerinin, ben senin yanındayım demesini duymak isterdimAyça: Artık bu bana bir şey ifade ediyor mu bilmiyorum
Ayça: Duymak iyi geldi mi onu da bilmiyorum
Ayça: Artık hiçbir şey için emin değilim
Ayça: Böyle sanki yaşamıyormuşum gibi hissediyorum
Ayça: Bir gözlüğün içinden sadece izliyormuşum gibi
Ayça: Yaşamaktan çok yoruldum
Ayça: Sizlerden korkup bir köşeye sinmekten sıkıldım
Ayça: Ne yapmam gerekiyor bilmiyorum
Ayça: Çok fazla bilmiyorum yazıyorum. Ama gerçekten hiçbir şey bilmiyorum
Ayça: Kafam o kadar karışık ki
Ayça: Bir yazı okumuştum diyordu ki "Çiçekli yollarda koşmakla, uçurumun kenarından atlamak arasında gelgitler yaşıyorum."
Bilinmeyen: Ellerimi uzatırsam tutar mısın?
Ayça: Ben ellerini uzatmanı çok bekledim Furkan.
Ayça: O zamanlar gelseydin ellerini tutabilirdim
Ayça: Artık ellerini tutarsam bana bir faydası olmayacak
Ayça: Çünkü vakti değil
Ayça: Sen vaktinde yoktun yanımda
Bilinmeyen: Sen beni öğrenmişsin
Ayça: Senin düşüncelerini tanımayacağımı sandın sanırım
Ayça: Her şeyi geçtim ezberimde olan numaranı nasıl unutabilirim ki
Bilinmeyen: Ellerimi uzatmak istiyorum sana. Son kez. Tutar mısın?
Ayça: Ben... Bilmiyorum.
Bilinmeyen: Güven bana seninle çiçekli yollardan koşacağız.
Ayça: Söz mü?
Bilinmeyen: Söz. Kırık kalpler sözü.
Ayça: Son defa da olsa sana inanmak istiyorum
Ayça: Lütfen beni buna pişman etme
BẠN ĐANG ĐỌC
Mizantropist •Texting
Truyện NgắnBilinmeyen: Sürekli ağlıyorsun. Bilinmeyen: Balkonunda ağlıyorsun, parkta ağlıyorsun, kaldırım kenarında oturup ağlıyorsun, okulun arka bahçesinde elini yumruk yapıp ağzına dayayarak sessizce ağlıyorsun, müzik dinlediğin her an ağlıyorsun. Bilinmeye...