10.Bölüm

156K 5.4K 1.9K
                                    

Koca karnıyla ortada dolanıp Tamay'ı hazırlamaya çalışan Melis bebek mavisi saten elbisesinin içinde oldukça güzel görünüyordu. Saçlarını düzleştirip sade bir makyaj yapmıştı. Önüne düşen bir tutam saçı kulağının arkasına sıkıştırıp Tamay'ın çekilmekte zorlanan fermuarını çekmeye çalışıyordu.

"Oha artık aralıksız 5 dakikadır çekiyorum fermuarda tık yok. İnat etti resmen!" Tamay'a da bıklınlık gelmişti. Zaten düğün istememesine rağmen babası böyle bir şey ayarlamıştı. Şimdi de lanet elbisenin fermuarı sıkışmıştı.

"Boşver Melis ya sen kendini zorlama şimdi. Ben Tufan'ı ararım gelir çeker şimdi." omuzlarını silkerek pes eden Melis yavaşça yatağa oturdu. Yatak odasında hazırlanıyor olmaları aslında gayet normal karşılanabilirdi fakat gerçekten evlenmedikleri için burası Ekin'in odasıydı ve adeta işgal etmişlerdi. Kalçasına kadar inen fermuarı olan dümdüz beyaz saten bir elbise giymişti. Siyah saçlarını salaş bir örgü yapıp kenara attıktan sonra sade de bir makyaj yapmıştı. Kuaför veya makyöz istemediği için her şeyi Melis ile ikisi yapmıştı. Yatağın üzerinde duran telefonu eline alıp Tufan'ın numarasını çevirdi. Uzun süre çalan telefon sonunda açıldı.

"Hah! Tufan neredesin?" birden böyle bir soruyla karşılaşmayı beklemeyen Tufan kaşlarını çatmıştı. Trafiğe zaten sinirliydi bir de Ekin bir şey yaptıysa iyice köpürecekti.

"Ne oldu abla iyi misin? Trafiğe takıldım ben." duyduğu şey ile yüzü düşen Tamay olayı açıklayıp sakinleştirdikten sonra telefonu kapattı.

"Daha gelmemiş bile. Herkes burada ama benim kardeşim yok. Neden? Çok sevgili üvey anneciğimi almaya gitti." tanıştıkları günden bu yana Tamay'la bir çok şeyi paylaşan Melis onun bu halini anlıyordu. Şu kısa zamanda onu tanıdığı kadarıyla hayatta en çok değer verdiği kişi kardeşiydi. Ve böyle bir günde de onun yanında olmaması kendini yalnız hissettiriyordu. Oturduğu yerden kalkıp Tamay'ın karşısında dikildi. Daha sonra genç kızın elini alıp şişkin karnının üzerine koydu.

"Alınıyoruz ama biz. Nasıl hareketlendi bak! Ben buradayım diyor." elinin altında hareket eden bebekle yüzünde yayılan gülümsemeye engel olamadı Tamay. Her ne kadar yeni tanışsalar da Melis'in anaç tavrı onu duygulandırıyordu. Elini karnından çektikten sonra yavaşça Melis'e sarıldı. Hamile kadının kolları genç kızın beline dolanırken zaten bozuk olan sinirleri tekrar gerilince gözünden düşen yaşa engel olamadı.

"Ağlıyor musun sen?" Melis'ten ayrılan Tamay onun yüzüne bakıp mavi gözlerinden akan iki damla yaşı sildi. "Makyajın bozulacak saçmalama. Hem bugün eğlence günü değil mi ya? Ne zamandan beri düğünler ağlama günü?" Melis kafasını sallayıp onu onaylarken odadanın kapısının açılmasıyla ikili o tarafa döndü. Kapıda beliren Ekin siyah damatlığı ile oldukça yakışıklı görünüyordu. Saçlarını kuaföre yaptırmış sakallarını düzelttirmişti.

"Melis Alex seni çağırıyor kravatını bulamamış." Tamay'ın kolunu sıvazlayarak odadan çıkan Melis'in ardından kapıyı kapattı Ekin. Daha sonra baştan aşağı Tamay'ı süzdü. Fazlasıyla doğal olmasına rağmen neden bu kadar güzel gözüktüğünü anlayamıyordu. Gözlerini onunkilerle buluşturdu. Genç kızın gözlerindeki hüzün dalgasını yakalamıştı fakat Tamay hemen kafasını başka tarafa çevirdi.

"Hazırsın herhalde sen? 5 dakikaya çıkalım bitsin gitsin şu düğün. Yoksa boğazımdaki papyonu kopartmam an meselesi." Ekin'in bu düğünü Tamay istemiş gibi atar yapmasına sinirlenen Tamay derin bir nefes aldı. Tartışmalardan yorulduğu için cevap vermek istemiyordu.

"Hazır değilim daha. Elbisemin fermuarı çekilmiyor." kafasını tavana kaldırıp gözlerini kapayan Ekin sertçe yutkundu.

"Kızım sen bu elbiseyi deneyerek almadın mı? Madem böyle bir şeyi vardı ne diye aldın?" gözlerini deviren Tamay Allah'tan sabır dileyip derin bir nefes verdi.

SUSPUS (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 1-Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt