B İ R

91 4 35
                                    

Toronto
Gece 19:28

Arkadaşının doğum günü için özel bir hazırlık yapıyordu. Çocukluğundan beri beraber olan Jack Dylan Grazer. Partisi içi bütün mekanı ve her şeyi kendi karşılamıştı. Hatta konser sahnesinde bile kendisi çıkacaktı. 18 ine bastığından beri hiç bu kadar heyecan kaplamamıştı içini. İstediği gibi haraket edebilir ve istediği şeyleri yapmaya hakkı vardı. Artık büyümüştü fakat Jack ile birlikte olduklarında istemsiz çocuklaşıyorlar ve şakalaşıyorlardı. Bazen kendi aralarında ki şakaları diğerleri anlamayınca daha fazla eğleniyorlardı.
Aynaya saçını düzeltmek için bakmıştı ama kıvırcık olan bi saçı ne kadar düzeltebilirdi ki? O yüzden içinden 'siktir et' dedi ve telefonunun çaldığını fark etti.
Ekranda 'Sophia' yazıyordu. Telefonu bekletmeden açtı.

"Yolda olduğunu söyle! Jack'i daha fazla oyalayamıyorum. Sürekli seni soruyor!" dedi endişeli bir sesle.

"Hazırım. Hatta şimdi çıkıyorum. N'olur biraz daha dayan."

"Kendisi ısrar etmese benim için bir sorun yok. Acele et!" diyerek telefonu yüzüne kapattı.

Finn'de kendi kendine gülerek aynaya son bir kez daha baktı. Beyaz t-shirtün üstünde kırmızı ceketi vardı. Altında normal bir siyah pantolon giymişti. İlk başta smokin giymeyi düşünsede sonuçta resmi bir yere gitmediği için vazgeçti.
Evden çıktı ve arabaya binip mekana doğru yol aldı. Geldiğinde kapıdan içeriye girdi. Sophia ile diğerleri orada oturuyordu ve çok eğleniyor gözüküyorlardı. Finn, onlara gözükmeden arka tarafa geçti. Gitarını boynuna geçirdi ve akorlarını ayarladı. Perdeden çıktığında mikrofonunu önüne sürükledi.

"Herkes buraya bakabilir mi?"

Mekanda ki herkes başlarını ona döndürdü. Sophia ve önemli olan Jack'in bakmasıydı.

"Bugün hepimiz buraya bir kişi için toplandık aslında. Beni kırmayıp geldiğiniz için teşekkür ederim. Benim için önemli olan birisi ve her zaman ne olursa olsun yanımda olan, bütün garipliklerime ve saçmalıklarıma ve ben sustuğumda bile beni anlayan sevgili... Jack için buradayız."

Herkes o an alkışlamaya başlamıştı ve Jack'in suratından bütün duygular yaşanıyordu sanki. Tahmin etmişti ama bu kadar abartılacağından haberi yoktu.
Finn sözüne devam etti.

"Hayatıma ve hayatımıza girdiğin için sağol dostum. İyi ki doğdun."

Arkadan gelen müzik ile Finn'de gitarıyla eşlik etmeye başlamıştı.

"Doğum günün kutlu olsun Jackie!" dedi Sophia sarılarak.

Jack bir anda diğerlerine döndü.
"Bir dakika, sizde bu işin içindeydiniz di mi?"

"Seni tutmak kolay değildi." dedi Wyatt.

"Ama her şeyi Finn hazırladı. Bu çocuğun değerini bil." diye söze girdi Jaeden. Çocuklar gülerken Jack hala şokun etkisindeydi. Finn'in bu kadar şeyin zahmetini karşılaması ve sadece kendisi için yapması onu duygulandırmıştı, mutlu olması gerekirken suratı düşmüştü.

"Jackie birini mi öldürdün, bu ne surat böyle?"

"Sadece fazla heyecanlandım. Finn'in bu kadar zahmet etmesi..."

"Bana böyle bir şey yapılsa üzerine binerim." diye araya girdi jeremy.

Finn'in parçası bittiğinde sahneden indi ve arkadaşlarının yanına gitti.

"Sürprizi beğendin mi?"

"Yaa aptaal, beğenmez olur muyumm?! Dibim düştü!" dedi abartılı bir şekilde.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Nov 30, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Blame / Finn W.Where stories live. Discover now