Kar Tanesi

5.2K 297 76
                                    

Yatağımda dizlerimin üstünde durmuş, annemle mest olmuş bir şekilde dışarıda yağan kar tanelerini izliyorduk. Hepsi o kadar güzellerdi ki… Ağaçların üstünü, çimleri, bitkileri, her yeri öylesine güzel bir şekle sokuyorlardı ki… Sanki hepsi aylarca çıplak kalmış ve şimdi üzerlerine en uygun kostümü giymiş gibilerdi. Öylesine kusursuz, öylesine güzel…

‘’Babanla tam da bu mevsimde tanışmıştık kızım.’’ Diyerek iç çekti annem. Pencerenin önüne kollarını yaslamış, onun üzerine de çenesini koymuş bir şekilde hafifçe tebessüm ediyordu.  Tıpkı bir meleğe benziyordu. Benim biricik meleğim. Dikkatimi ona vererek devam etmesini bekledim. ‘’Lisenin üçüncü sınıfındaydım, baban da son sınıftı. O gün kar çok fazla yağdığından okullar tatildi. Ailem fazla tutumlu olduğundan beni okul haricinde tek başıma pek dışarı çıkarmazdı, hem hava da soğuk olduğu için dışarı çıkmama asla izin vermezlerdi. Ben de o gün okul olduğunu söyleyip evden çıkmıştım. Belki benim gibi evden kaçıp gelen birileri vardır diye okula gitmiştim. Ama kimse yoktu. O kadar üzülmüştüm ki… Yani bilmiyorum, karlarda gezmeyi oynamayı seven hiç kimse mi olamazdı? Moralimin bozulmasıyla kafamı önüme eğip okul kapısına doğru adımlayacakken birden birine çarptım. Yerlerin buz tuttuğunu da düşünürsek ayağım kaymış, kendimi yerde bulmuştum. Tabii düşerken tutunmaya çalıştığım çocuk da benim üstüme düşmüştü. İlk önce ikimiz de şaşkınca birbirimize baktık ama sonra bulunduğumuz hale gülmeye başladık. Bomboş okul bahçesinde hafif rüzgar sesine eşlik eden kahkahalarımız her yeri sarıyordu. Sonunda gülmeyi kesip üstümden kalktı ve elini uzatarak kalkmama yardımcı oldu. İkimiz de ayakta dikilerek öylece birbirimize bakıyorduk. Sonra ikimiz de, neden okullar olmadığı halde burada olduğumuzu sorduk. Biliyor musun? O da aynı benim gibi kar için gelmişti. O an içimde bir şeyler kıpırdandı ve bir titreme geldi. Soğuktan olmayan bir titremeydi bu ama. Birlikte buz tutmuş banka oturup saatlerce sohbet ettik. Soğuk olmasına bile aldırmadan…’’ Ben hayranlıkla onu izlerken yüzündeki gülümsemesi büyüdü ve dudaklarını tekrar araladı. ‘’İşte o kişi babandı.’’

Yüzümde hafif bir gülümsemeyle tekrar pencereden dışarıya bakmaya başladım. Tanışmaları inanılmazdı ve bir o kadar tesadüf. Eğer o gün okullar tatil olmasa veya annem veya babamdan biri bile miskinlik yapıp okula gitmese tanışamayacaklardı bile. Size bunun gibi bir sürü olası neden sayabilirim. Bu gerçekten de büyük bir tesadüftü.

‘’Ben de gerçek aşkı bulabileceğim değil mi anne?’’ Annemin küçük kıkırtısını işittiğimde ben de kıkırdadım.

‘’Henüz sekiz yaşındaki bir kıza göre fazla olgun sorular soruyorsunuz küçük bayan.’’

Sıkıntıyla nefesimi vererek camda küçük bir buğunun oluşmasına neden oldum. ‘’Sadece, bunlar çok az insanın başına gelen şeyler ve ben gerçek aşkı bulamayacağımdan korkuyorum.’’ Annem sıcak elini elimin üstüne koyarak bana biraz daha yaklaştı.

‘’Kar tanelerine bir bak.’’ Diyerek boşta kalan eliyle cama dokundu. ‘’Hepsi birbirinden bağımsız yeryüzüne düşerler. Hiçbiri birbirine değmeden, birbirine dokunmadan, tanımadan… Gökyüzünden yeryüzüne kadar çok uzun bir yoldan geçiyorlar değil mi? Bu yolculuğu tek başlarına gerçekleştiriyorlar.’’ Kafamı karışıklıkla olumlu anlamda salladım. Ne demeye çalıştığını anlamamıştım. ‘’Ama en sonunda yeryüzünde birleşiyorlar. Hiçbiri tek başına kalmıyor. Sadece bazıları kendi kendine eriyip gidiyor ama eminim sen o eriyip giden kısımlardan olmayacaksın meleğim.’’ Gülümseyerek onu dinlemeye devam ettim. ‘’Hepsi sabırla beklemenin sonucunda, birleşecek başka kar taneleri buluyor.’’ Elini camdan ayırarak hafifçe çenemi kendisine çevirdi. Yüzünde sıcak bir gülümsemeyle devam etti. ‘’Sabırlı olursan sen de kar taneni bulabilirsin bir tanem. Sadece sabırlı ol tamam mı? Henüz bunları düşünmek için fazla küçüksün.’’

Kar Tanesi (Tek Bölümlük Hikaye)Where stories live. Discover now