"Bir şey mi oldu Ezel?"
Yüzümden anlamıştı.
"Buradan çıkınca konuşuruz."
"Peki."
Elimi sıkıca kavradıktan sonra dudağımın kenarından öptü.
Saçlarından öpüp kokladım.Mezarlıklara geldiğimizde Öykü duasını okudu ve beni yalnız bırakmak için ileriye doğru gitti.
Duamı okudum usulca,ortalarına geçtim ve yere çoktüm.
"Sizi her zaman özlemeye devam ediyorum,bunun geçecek bir yanı yok.Eksikliğinizi her zaman hissetmek zorundayım.Yakında nişanlanıyorum,keşke kaynana ve görümcelik yapma şansınız olsaydı.Acınız hala ilk günkü gibi ama üzülmeyin sakın,o bana iyi geliyor.Onun yanında iyiyim ben...Sizi her zaman seveceğim can parçalarım."
Öykü'nün yanına gittiğimde merakla yüzüme bakıyordu.
Derin derin nefeslerimi aldım.
"Öykü öncelikle sakin olmanı istiyorum."
"Dökül Ezel!"dedi endişeli bir halde.
"Bu Esma bana mesaj attı.Mesaj..."
"Hemen mesajı göster."
Telefonu eline verdim,hiçbir şey demeden okudu.
Çenesini sıktığını fark ettim."Onu aradım ve bir daha benimle alakasının olmamasını söyledim."
Telefonu bana uzattı dişlerini hala sıkmaya devam ederken.
Önüme eğildim.
"Sadece haklıs..."Öykü hemen arabasına doğru koştu.
"Öykü!"
Hemen ardından arabama doğru koştum.
Öykü'yü takip etmeye başladım.
Onu arıyordum,açmıyordu.Dün gittiğimiz yolun aynısına girdi,yani Hakan'ın evine.
Arabadan indiğini gördüm,güvenlik kapıyı açtı.
Arabayı hemen bırakıp yanına koştum.
STAI LEGGENDO
..KAYBOLDUM
AzioneGözlerimin içine öyle derin bakıyordu ki;beni mahkum eden adama sarılıp,dertlerimi anlatıp,omzunda ağlamak istiyordum. Çarpışmaya gelene kadar bırakmamanızı rica ediyorum. Ondan sonra zaten bırakmazsınız.
HEP ORADA KAL
Comincia dall'inizio