Big Head || Byler

two

 "İnsanlar ve hayvanların hücre yapısı farklıdır çocukl-..." Bay Scott kapı tıktıklamasıyla sustu ve gelmesini söyledi.

"Ah! Nasıl unuturum! Evet çocuklar bugün sınıfımıza 2 yeni öğrenci geldi. Evet, kendinizi tanıtın."

"Mike Wheeler."

"Jane Wheeler."

"Siz kardeştiniz değil mi? Hiç benzemiyorsunuz."

"Ben evlatlığım."

Jane'nın bu sözüne sınıf kahkaha patlattı.

"Sessizlik! Evet, oturabilirsiniz." Eliyle iki ön sırayı gösterdi Bay Scott.

...

"Mike."

"Efendim?"

"Neden 'ben evlatlığım' dediğimde sınıf güldü?"

Mike pek açıklamak istemiyordu. Çünkü sinirini bozuyordu. Bu dünya aptallarla doluydu.

"Şaka yaptığını sandılar. Ahmaklar. Neden böyle bir konuda şaka yapılır ki?"

Mike arkasında oturan çocukları dinlemeye başladı.

 "Kapa çeneni Dustin. Zaten ikinize sinirliyim."

 "Ne oldu?" Max meraklanmaya başlamıştı.

"Dün akşam yemeği yerken bir anda Dustin'nin sesi telsizden geldi. 'WİLL, HEMEN GEL! ŞU GÖT KAFALI LUCAS'I GÖRMEYE DAYANAMIYORUM!'-" Max kahkaha atmaya başlamıştı. Will konuşmasına devam etti.

"Arkadan Lucas bağırıyor. ' BEN SANKİ ÇOK MUTLUYUM! KENDİNİ ÖVMENE TAHAMMÜL EDEMİYORUM ARTIK! GÖT LAHANASI SENİ! DURMADAN DİŞLERİN HAKKINDA KONUŞUYORSUN!' Sonra..."

"Devamını getirme bence. Aptallar kendileri rezil etmişler." Diyip gülmeye devam etti Max.

Dustin konuştu. "Sanki bütün suç bizdeydi! Masada az kalsın küfreden de ben miyim?" Lucas Dustin'i kafasıyla onayladı. "Bu konuda haklı olmanız sinirimi yatıştırmıyor beyler." 'Benden değil.' dermişcesine kaldırdı ellerini Will.

 Max konuşmaya başladı. "Bence Will haklı. Ben birisine sinirlenince nasıl hissediyorum biliyor musun? O kişinin kafasını duvarlara sürterek kıvılc-"

Lucas Max'in sözünü kesti. "Hey! Hey! Hiç yardımcı olmuyorsun."

"Bundan sonraki ders ne?" Diye ortalığa soru attı Dustin.  "Bayan Amy'nin dersi." Diye cevapladı Lucas, Dustin'nin sorusunu. Dustin bağırmaya başladı. Lanet karı! Çok uyuz ve her şeye ceza veren bir hocaydı.

"Yazık ya! İsmi sevilen ama hiç kimse sevmiyor."

"O DA O KADAR APTAL OLMASAYDI!" Diye bağırdı Dustin Max'e.

Will konuşmaya başladı. " O hocanın dersi olsa ne olur ki? Önümdeki koca kafadan göremiyorum!" Will aslında tanımadığı kişiye asla böyle bir hitap da bulunmazdı. Ama onun yüzünden dersi dinleyememişti! Bu ders önemliydi çünkü Bay Scott'un dersiydi!

Mike dönüp konuştu. "Sensin koca kafa!"

 ...

Will Mike'a "koca kafa." diyince Jane ve Mike arkaya oturmuştu. Jane yüzü asık sınıfa girdi.

"Ne oldu?"

"Tuvalete gittiğimde benim hakkımda ' kendini ne zannediyor? Bir espiri yapınca tüm erkekler onun peşinde mi koşacağını zannediyor?' dediklerini duydum."

Mike Jane'nin çenesinden tutup ona bakmasını sağladı.

"Hey ne oluyor? Sen o ahmakların dediğini mi takıyorsun?"

"Hayır ama..."

" Jane ben senin nasıl birisi olduğunu biliyorum. Ve ahmakların ne dediklerini umursamıyorum ama madem böyle dediler, derslerini verilim biz de." Göz kırparak dedi Mike. Mike için Jane çok önemliydi. Tek arkadaşı oydu ve asla üzülmesini istemezdi. "Şimdi söyle bana kimler dedi?"

Jane duvara yaslanmış kızları göz işaretiyle gösterdi. Mike oturmaya geçtiklerini görünce ise "Hadi ne bekliyorsun?" dedi.

Tam sıraya oturuyordu ki sırayı çekmişti ve yere düşmüştü. Onun üstüne herkes gülmüştü kızın arkadaşları da dahil. Gülen kızlardan birinin elindeki içeceği patlatmıştı. Diğer kızı ise düşürmüştü. Herkes daha bir gülmeye başlamıştı. Jane ve Mike da kahkaha atmaya başlamıştı. Mike Jane'nin burnunu kanadığını görünce hızlıca peçeteyi uzattı.

...

"Hey?"

Mike Will'in ona seslenmesiyle döndü. Will, Mike'ın konuşmasına izin vermeden konuşmaya başladı.

"Sana koca kafa, dediğim için özür dilerim. Biliyorum özür dilemek hiç bir işe yaramıyor. Sadece sana böyle seslendiğim için kendimi kötü hissediyorum. Böyle dememeliydim! Ama en sevdiğim dersti ve senin kafan yüzünden dinleyemedim. Sinirlenip, dedim işte. Tekrardan özür dilerim."

Will, Mike'ın ona cevap vermesini izin vermeden gitti. Mike koridorda  donup kalmıştı.