~4~Gizemli Çocuk

9.3K 389 98
                                    

-Pekala bunları hayatta giymem!

İskoç, beni baştan aşağı süzdü.Çilli suratı ve kızıl kafasıyla İskoçdan daha çok bir havuça benziyordu.Fakat barmenlikte kesinlikle iyiydi. Bardakları bir bezle kurularken pis pis sırıttı.

-Patronun kuralları.Ve emin ol, sana çok yakışacak!

Baş parmağını havaya kaldırıp küçük yeşil gözlerinden birini kırptı.

-Jartiyer giymemi nasıl bekler! Hah, bir de deri çizme giyecekmişim. Ve kot şorta ne demeli! 5 cm'i geçmeyecek şekilde birde. Götüm açıkta dolaşamam!

İskoç lakabındaki çocuk boğuk bir kahkaha attı.Benle yaşıt görünüyordu ve fazla yılışık olmasa tatlı biriydi.

-En azından para harcamayacaksın. Masrafları patron öder.

Bütün bunları söylerken beş bardağa içki doldurmuş ve servis tepsisine dizip bar masasının üstünde kaydırmıştı.Tepsinim düşmesini beklerken bir başka genç çocuk hızla tepsiyi yakalayıp karanlığa karıştı.

-Şu kim?

Diye artık karanlıkta görünmeyen çocuğun tarafını işaret ettim.

-Güneş.Dedi İskoç ardından fısıldadı.Yüzünü buruşturmuştu.

-Garibin tekidir.Bulaşmamanı tavsiye ederim.

Bir bardağı havaya atıp yakaladı ve içine hızla bir şeyler doldurdu.Sonra önüme koydu.

-Bugün bendensin.

Göz kırptı ama o şeyi içmeye niyetim yoktu.Hiperaktif bir çocuk gibi görünebilirdi ama kızıl saçlılar beni her zaman ürkütürdü.Sebebini gerçekten bilmiyorum!

-Yok ben almayayım!

İskoç'un verdiği listeyi ve parayı dikkatle cebime yerleştirdim bu arada da dikkatle şu gizemli çocuğu arıyordum.

Bir anda onu fark ettim.

Benim gibi garson olmalıydı fakat benim giyineceğim gibi giyinmemişti. Üstü kaslı vücudunu gözler önüne serecek şekilde çıplaktı fakat altında uzun deri siyah bir pantolon vardı. Pantolonun kenarlarından sarkan askılar çocuğa daha seksi bir hava katıyordu ama hala yüzünü görememiştim.Her neyse en azından yarın görebilecektim.Sonuçta mesai arkadaşıydık.

Bok çukuruna geri döndüğümde saat gece 1 di.Bacaklarımdaki tüm güç çekilmişte kemiklerim erimiş gibi yatağa yığılıp kaldım.Çürük pazar poşetimden normale benzeyen -korkutucu gölgeleri saymazsak-bir elma alıp üstüme sildim ve ısırdım.Öğleden beri hiç bir şey yememiştim fakat elmanın tadı hala berbattı.

Ağzımda uzun uzun çiğnedikten sonra pencereyi açtım ve elmayı fırlattım. Karanlıktan bir bağırtı kopunca ağzımdan kocaman bir-ay- çıktı ve kendime inanamadım.Ayladım resmen!

Sanırım attığım elma birinin kafasına gelmişti.

Pencereyi hızla kapatırken mallığıma bir küfür savurmuştum, cidden elmayı insan gibi çöpe atamaz mıydım?

Kazazedenin iyi olduğunu umarak hızla ışıkları kapattım ve yatağıma girdim.

Yarın o utanç verici şeyleri nasıl alacaktım düşünmeye başladım.

***

Sabah erken kalktım ve direkt kafeye giderek istifamı verdim.Patronum olacak salak herif daireyi derhal boşaltmamı isteyince de apış arasına bir tekme geçirip tüydüm.Ayların acısını bir güzel çıkarmıştım ama onun dışında tüm kıyafetlerimi bok çukurunda bırakmıştım.Ve kalacak yerim yoktu.Ne yapacaktım?

ARAF(Tamamlandı)Where stories live. Discover now