Ufuktaki Gözler

20 1 1
                                    

Sadece belirtmek isterim ki bu bölümün kapak fotosunu nereden bulduğumu hatırlamıyorum ama bayağı kaliteliymiş yani.

Waterlemon'un yüzüne sabah güneşi vuruyordu"arkadaşımızın biz oçlar gibi gecenin ortasında uyanması gerekmiyor işe yada okula gitmesi için". Sokakta yürürken komşularına her şekerli taze karpuzun yapması gerektiği gibi selam verip selam aldı.
Bugünki planı işe gitmek, hasta dedesini ziyaret etmek ve arkadaşları ile birlikte yerel
FOŞİK PONPON BURUK VİTAMİN yarışmasına çalışmaktı. Bu yarışma ulusaldı ve amacı en tatlı, taze, simetrik, büyük, sulu, fiyat kalite oranı yüksek karpuzu bulmaya adanmıştı. Gruplar karşılaşarak sıralı testleri geçtikten sonra sona kalan grup kendi aralarında son kez ölümüne yumruk yumruğa dövüşerek(yada iks o iks oynayarak seçim onların) ULTIMATE FATALITY BOSS KARPUZ'u belirliyorlardı. Kısacası olimpiyatlar fakat karpuzlar kapışıyor ve ödül derinizde bir çukur açılıp izleyicilerin sizden parça alması (bkz: vore).
Waterlemon böyle şeyleri düşünürken şehrinin geniş sokaklarında yürümeye devam etti. Şehir tam olarak klasik amerikan aile animasyonlarını  yaşadığı evlerden oluşan büyük bir topluluktu. Merkezi binalar Roma mimarisi gibiydi (yarım daire tiyatrolar ve big dick energy herkesin allahım bunları nası yapmışlar taşımışlar dediği sütunları olan yüksek kiremit tavanlı beyaz binalar). 15 dakika boyunca yürümekle ve Goilgfieklf ile
M̵̨̲͕̪͎͈̫͔͊̂̽̈́̎̍̆ͅä̷̢̰̞͉́̀̔̇͠s̶̨̯̙̯͖̠̖̤̠̑͗̓́͋̕͝͝ͅư̶̡͖͙̰̼̯̼̹̦̎̈́m̷̲̙̳͚̦̹͚̖̺̆̏͒̃̚ļ̸͕̘͕̭̋̀͐͂͊̃̈́̊̒̚ä̸͙̝̲͙͔͍̺͓̬́̕ŕ̷̞̠̞̖̓̀ı̴̡̡̱͕͎͓͙̮̍̊̈́̌͝͝n̶̫̣̠̦̞̝̖͓̓͑̋̿ ̸̧̫̰̮̺͎̰̙̪̒̑̎͒̽̀͊̏̈́͑R̴͎̯̻͖̙̞̱̼̩͎̟͆̾̒u̴̼͎̲͍̯̫̓̍͗͗͂̚͝h̷͓̰̀́̆̅̉̑̔l̷̨̗̹̘̰͔̎͑̓̓̈́͐͝ͅͅa̷̤͔̘̯͈̩͈̒͒ͅͅȑ̷̡̳̭̭̲̱͈̹͎͆̇̈́ͅı̷͈̹̫̾̉̓'nın onun diyetini bozacağı için gelecek 3 ay boyunca onlara yaklaşmasının yasak olduğu konusunda tartıştılar. Düşüncelere dalmış iken ve obez kozmik dehşeti ile tartışırken Waterlemon iş yerine olması gerekenden fazlaca geldiğini farkedemedi ve kapının yanındaki cama girdi. Cam buzla şeker oldu. Sosyal durumlarda diğer her karpuz gibi berbat olduğu için kısa bir duraklamadan sonra yoluna devam etti ve ona bakma zahmetinde bulunmuş diğer karpuzlar da aman tanrım bugün de tanışıklığım olan biriyle etkileşime girmek zorunda kalmadım şeklinde iç geçirerek işlerine devam ettiler. Waterlemon üzerine takılmış bir iki cam parçasını söküp attıktan sonra merdivenleri çıkmaya başladı. İşyerinin merdivenleri şu geniş basamaklı ince merdivenlerdendi, bilirsiniz koşması rahat oluyor ve daha az yoruluyor gibi hissettiren fakat en sonunda hiçbir farkı olmayıp sadece daha uzun adım atmanızı gerektiren yoksa tek basamakta iki adım atıp mal gibi görünmenize yol açan basamaklardandı. 2. kata ulaştı patronuna selam verdi ve 4 saatlik işine başladı. Yaptığı iş basitti, yaşlı karpuzların içi geçip geçmediğini kontrol etmek. Eğer geçmediyse ne güzel! eğer geçtiyse ise diğer geçenlerle birlikte akşam vardiya sonu binanın arkasına toplayıp, otomatik pompalı tüfekle(kendi tercihi Armsel Striker 12 gauge patlayıcı mermi yüklü) parça pinçik ettikten sonra yakındaki çiftliklere dağıtıp yeni karpuzların büyümesine yardımcı olmaktı. Dakika 1.30 izlemek zorunda değilsiniz ama daha yeni başlıyoruz.

Nice. devam

Şansına bu gün çok fazla kötü karpuz çıkmadı ve Waterlemon mesaisini erken bitirdi. İşten çıkıp dedesini ziyaret etmek için bol bol vakti oldu böylece. Dedesi çok önemli bir hastalık geçiriyordu Waterlemon'un. Hastalığının adı Materwelon'du ve bir karpuzun iç ve dışının değişmesine yol açıyordu. Çok dramatik olan hayatla ve gelecekte plotla ilgili olacak falat plotu kafadan attığım için speech'i gelecekte yazacağım bir speech verdikte sonra dede "şimdi dinlenmek istiyorum Waterlemon dedikten sonra uyuklamaya başladı"

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 11, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Şekerli Karpuz EfsanesiWhere stories live. Discover now