''Kök salsaydın gittiğin yerde,meyvesini toplardık hani sıkıntı yok''

Hasan'ın homurdanarak söylediği sözler karşısında hafifçe gülümsedim.

''Kıskandın mı Hasanım''

''Hee kıskandım Timurum...Ne mal adamsın lan''

''Aşık adam mal adam bunu öğrenemedin galiba.Halbu ki etrafında bir çok örnek var''

Kerim ve Hasan ne demek istediğimi anlamış olacak ki bakışları birden kararmış ve hiç beklemediğim bir şekilde sessiz kalmışlardı.

''İnsanın kendini bilmesi ne hoş''

Hiç bozuntuya vermeden soktuğum laf sonrası Feridem elinde ki dolu tabaklarla odaya girmiş ve aileme verdikten sonra gülümseyerek tekrar odadan geri çıkmıştı.Neyse ki tabaklarla dönmesi çok uzun zaman almamış,servisi yapmış ve arkasından çayları dağıtarak sonunda kendisi de oturmuştu.

Dakikalar süren sohbet boyunca gözlerimi bir türlü ondan alamamıştım.Öyle ki ağzında ki lokmaları kaç kere çiğnediğini bile söyleyecek kıvama gelmiştim.

''Yeter vallaha yeter.Bakışlarından ben rahatsız oldum lan.Bir dön önüne Allahını seversen bir dön''

Kerim'in böğrümü dürttükten sonra söylediği sözler bir kulağımdan girip diğerinden çıkmıştı.Neyse ki Feride ve Fatma dediği komşusu ailemle sohbet ettiği için bizi duymaları imkansızdı.

''Ne vuruyon lan''

''Kusacağım artık bakma yeter''

''Benim olana bakmak hakkım diye düşünüyorum''

''Bakmak var bir de öküzün trene baktığı gibi bakmak var.Taş yerinde ağır bunu unutma''

''Vay...Desene senin taş o yüzden gömülmüş.Ne bileyim etrafında olup bitene gözlerin kapalı olduğuna göre''

''Laf sokmalarında bir bitmedi ha''

''Ne yapayım boşluğu buldum mu doldurmak gibi adetim var''

''Allah rızası için sus.Bir an önce evlende kurtulalım artık''

''Az kaldı.Dört beş gün daha sabredin''dedim gülümseyerek.

''Mümkünse bu süreçte görüşmeyelim.Şu iğrenç sırıtışını hiç çekemem''

''Gün gelecek bende sana böyle yapacağım sen merak etme''

''Daha çok beklersin''

''Bana çok yakınmış gibi görünüyor.Kulağıma gelenlere göre ayda bir Mardin'e giden sen şimdi haftada bir gider olmuşsun''

Bakışları birden kararmış,her kadının hayranlıkla baktığı gözleri bir anlık kedere boğulmuştu.

''Yok öyle bir şey''

''Ben çocuk değilim dostum.Oraya gidip günlerce karını ve çocuğunu gizli gizli takip ettiğini,ettirdiğini bilmiyorum sanma.Son ver bu işkenceye.Pişman olacağın şeyler yapma''

''Sana...Yok öyle bir şey dedim''

Üstüne basa basa söylediği sözler karşısında sessiz kaldım ve içimden bokunda boğul naraları atarak tekrar sevdiğim kadına baktım.

Nasılda güzel gülüyordu vicdansız...

O güldükçe benimde salak gibi sırıtasım geliyordu...

''Salyanı topla Timur ağa''

Anlaşılan o ki bunlardan bana rahat yoktu.En iyisi kalkıp mutfağa gitmek ve boşalan bardağıma çay doldurmaktı.

FERİDEWhere stories live. Discover now