Senin Gözlerin Hangi Renk?

112 7 9
                                    

O kadar uzun zaman sonra buradayım ki içimde tarif edemediğim bir heyecan var , nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyorum ama ara verdikçe yazmaktan çok şey kayıp ettiğimi biliyorum. Bu uzun zamanda öğrendiğim en önemli şeylerden biri de yazmak kavramının aslında hayatımda ne kadar büyük bir yeri olduğu. İnsan yazarak rahatlıyormuş meğer , kendi içindeki hayallerini başkalarının üzerinde mutlu sonla gerçekleştiğini bilmek bile iyi hissettiriyormuş . Bende yeniden iyi hissetmeye geldim , benimle beraber iyi hisseder misiniz ? :)
Naçizane hepiniz den ufak bir istediğim var bölümü okuyan arkadaşlarım okuduğu tarihi ve saati not edebilirler mi?
Hepinize keyifli okumalar diliyorum. Diğer bölümlerde görüşmek umuduyla..
.......
Muldimedia : MEHİR KIRARSLAN

Burası Mardin.
Burada alacağın nefesin bile hesabını sorarlar adama, ciğerine doldururken iki değil üç dört kez düşünürsün. Senin istediklerin değil ,senin hakkında istedikleridir önemli olan. Hangisine ne kadar dayanacağına bile sen karar veremezsin. Onlar bitti dediğinde Biter!
Onlar Sev dediğin de sever!
Onlar Evlen dediklerinde evlenmek zorunda kalırsın.
Sanki hayat onların sen misafirmiş sin gibi yaşarsın.
En kötüsü de ağzını açıp tüm bunlara tek kelime edemezsin.

Aşağıda bütün ağalar senelerdir devam eden Saraçoğlu-Kırarslan kan davasını sona erdirmek için toplanmıştı. Avlu da elleri ayakları titreyen kırarslan kadınları, girişte katil damgasını bu sefer hangi oğlu üstlenecek diye etrafa endişeli gözlerle bakan Saraçoğlu kadınları. İki taraf da artık birilerinin ölmesinden , her an ölüm korkusundan sokakta bile rahat yürüyememekten  bıkmıştı ama kimse başkaldırıp "Bitsin Artık" diyemiyordu.
Yine onlar diyememişti Zaten.
Tesadüfen Kan davası kurşunu başka bir ağanın torununun kolunu sıyırınca ayağa kalkmıştı herkes. İpin ucu illa kendimize dokununca sesimiz çıkıyordu çünkü.

"Hüküm kesin ve kat'idir. Bu acı olay , mesrur bir hadiseyle birleşecek. Demem o ki; Saraçoğlularının bekar büyük torunu Sıraç, Kırarslan'ların kızı Mehir ile evlenecek ve bu dava burada son bulacaktır."

Elindeki sürahiyle haber bekleyen kadınlara su dağıtırken isminin duyulmasıyla duraksadı genç kadın. Haberi veren kişinin ne dediğini o daha idrak edemeden etraftan zılgıt sesleri , gülüşmeler kulağına uğultu gibi gelmeye başladığı anda gözleri annesinde duraksadı. Baktı.. Baktı.. Söylenenlerin aksini iddia edecek bir kaç cümle duymak istedi. Tek kelime edemedi annesi. Edemezdi de Zaten. Ne diyecekti ki? Kızım onu sevmiyor , tanımıyor Evlenemez mi? Demezler miydi adama Mardin de kim kocasını seve isteye aldı diye?
Kızaran gözleriyle baktı kızına yerinden zerre hareket edemeden.

Ağalar 4 saat süren karardan sonra kan ter arası ayrıldılar Kırarslan konağından. Son ağayı da kapının önüne kadar geçirip eliyle başını sıvazladı Azad ağa. Büyük bir derdi başımızdan def ettik diye düşünüyordu bilmiyordu ki asıl dertleri şimdi başlayacaktı.

"Sare"

Merdivenlerden çıkarken bir yandan da karısına sesleniyordu Azad ağa. Sedir de oturan kızı ve karısına baktı ne hissettiklerini anlamak isteyerek. Göz göze geldiği karısında hüzünle karışık sevinç varken kızıyla bir kez bile göz teması kuramamıştı yaşlı adam.

"Bu işi de tatlıya bağladık."

Gülümseyerek kurduğu cümleye kendini de ikna etmeye çalıştı. Mehir onun ilk göz bebeğiydi ,ilk Sevinç'i , ilk heyecanı , ilk ışığıydı. Karar yaşlı adamı tabii ki mutlu etmişti ama korkmuyor da değildi ya bu karar onun Işığını söndürürse?

"Yarın isteme olacakmış haber ola!"

Kafasını sallayarak ayağa kalktı Mehir. Başıyla annesine yukarı çıktığını işaret edip yavaş adımlarla merdivenlere yöneldi. Odasının bulunduğu kısma gelip kendini içeri attı. Derin derin nefesler alıp kendi kendini sakinleştirmeye çalıştı genç kadın. Sanki boğazına bir yumru oturmuş nefes alıp vermekte zorlanıyordu. Pencereyi açıp kafasını dışarı çıkardı ellerini yakasına koyup aşağıya doğru sarktığını fark etmeden , rahat nefes almaya çalıştı.

HemDemWhere stories live. Discover now