Stay with me | Chuuves

Chapter-2

Bir animanin ilk dönüşümü ergenlikten itibaren ortalama 7 sene içerisinde gerçekleşir. Bu sürenin miktarında animanin ruh hali ve cinsi büyük rol oynar.
~~~
"Tamam Jiwoo... Sakin ol! Sakin ol!"

Derin bir nefes aldı ve tekrar elindeki aynayı yavaşça göz hizasına kaldırdı. Bunu yaparken elleri titriyordu. Gördüğü görüntüyle hızla aynayı indirdi ve dizlerini karnına daha da çok çekti.

"Ne yapacağım? Ne yapacağım? Ne yapacağım?"

Kendini aynada gördüğü anda bir kabine girmişti ve o zamandan beri klozet kapağının üzerinde oturmuş ağlıyordu.

Birden oturduğu yerden kalktı.

"Bir şeyler yapmam lazım. Kimse dersten çıkmadan okuldan ka-"

Ama sözünü çalan zil sesi kesmişti.

"Ne yapacağım? Ne yapacağım..?"

Ve tekrardan başa dönüp klozet kapağına oturdu ve ağlamaya başladı.

"Hey Jiwoo!"

Duyduğu sesle kafasını kaldırdı.

"Burada mısın?"

Elleriyle gagasını kapattı. Burada olduğunu bilmezse daha iyi olacaktı. Ama o anda gagasından kaçan hıçkırık sesiyle Chaewon'un uzaklaşan adımlarını durdurmayı başarmıştı.

"Jiwoo sen ağlıyor musun?"

Sesin sahibi geldi ve kapının önünde durdu.

"A-ağrım var."

"Tamam... çık revire gidelim."

Çıkamam...

Ama sadece sessiz olmakla yetinebilmişti. O anda aklına gelen düşünceyle ayağa kalktı.

O bana yardım edebilir.

"Jiwoo? Gel bak revire gidelim."

Jiwoo derin bir nefes aldı ve kapıyı açıp gözlerini kapattı. Karşısındaki kızın çığlık atmasını falan bekliyordu ama kız hiçbir şey yapmamıştı. Gözlerini yavaşça açtı. Chaewon şaşkınca ona bakıyordu.

"Canın acıdığı için mi gözlerini kapatıyorsun?"

Jiwoo şaşkınca duraksadı sonra hızla ellerini kaldırdı. Parmakları geri gelmişti. Gülümsedi ve karşısındaki Chaewon'a sarıldı.

"Hey! İyi misin sen?"

"Hı hı... Hem de çok."

"Tamam şimdi beni bırak. İki lezbiyenin birbirine böyle yapması çok da sağlıklı değil."

Jiwoo kıkırdadı ve Chaewon'un yanağına bir öpücük kondurup burnunu yanağına sürttü.

"Öyle mi dersin?"

Chaewon'un ona dönmesiyle hızla geri sıçradı. Chaewon kıkırdadı ve kapıya yöneldi.

"Hı hı... öyle derim."

***

Jiwoo çatalıyla önündeki yemekle oynarken merdivenlerden sanki yavaşlatmada iniyormuş gibi inen kızı izliyordu. Kızın ona bakmasıyla hızla kafasını aşağıya indirdi ve yemeğinden bir çatal aldı ama almasıyla yüzünü buruşturmuştu. Yine aynıydı. Her ne kadar yemekhanedeki yemeklerin görüntüleri farklı olsa da aynı tat oluyordu ve Jiwoo her seferinde buna kanıp alıyordu. Kafasını tekrardan kaldırdığında kızı görememişti. İç çekti ve kafasını aşağı eğdi.

"Kızlar?"

Gelen sesle oturduğu yerde sıçradı ve kafasını kaldırıp masanın yanında duran kıza baktı. Yanına gelmişti... Mutlu olmak istemiyordu ama ister istemez olmuştu.