İki adamın kahkahaları karanlık ormanı dolduruyordu. Hilofry üzerinden bir yük atmışcasına hafiflemiş ve rahattı. Kale duvarlarını görmüştü...

"Acele et pislik herif seni de bekleyen bir karın var."

"Karım o benim tek varlığım... Acele et Hilofry!"

''Bana azmış diyene bakın, senin sayende klanın nüfusu artıyor Colin en son kaç çocuk oldu?"

Colin gülerek cevap verdi.

''Beş oldu ama altıncısını da yola koşmuş olabilirim, bana yetişmen için çok çalışmalısın Hilofry."

Hilofry insanın bir çocuğunun olmasının nasıl bir duygu olduğunu bilmiyordu ama çok iyi bir baba olacağına inanıyordu. Arkadaşına cevap vermek yerine sessizce atını son hızla sürmeye devam etti. Atının üstünde daldığı hayallerine ve kendisiyle olan konuşmalarına anlam veremedi. Bir yanı hala Amelina'yı istemiyor kabul edemiyor bir yanıysa aile kurma hayaliyle yanıp tutuşuyordu.

*

Amelina sıcak küvetin içinde yıkanıyordu, Ageda yanında kalıp ona ardım etmek istemişti ama Amelina yanında kimseyi istemiyordu yalnız kalmaya ihtiyacı vardı. Sıcak su vücudunu yumuşatmıştı ama ovduğu yerleri acıyordu, James'in dokunduğu her yeri yırtarcasına ovmuştu bacakları kızarmıştı ama o temizlendiğine bir türlü inanmıyordu. Gözlerini biraz olsun kapatıp dinlenmeliydi.

*

Hilofry Carl'ın boğazına yapışmıştı.

''Carl Amelina odasında yok nerede o ne yaptın ona?''

Carl abisine cevap vermeden önce Hilofry'nin ellerini boğazında çekti ve kendisini geriye çekip abisine sert bakışlarla cevap verdi.

''Senin odana gitmek istedi bende oraya götürdüm."

Carly cevap verip arkasını dönüp abisinin yanından uzaklaştı.

Lanet olsun diyerek kendisine kızdı Hilofry kardeşini de kırmıştı neden böyle sinirli bir domuz gibi davranıyordu.

Hilofry odasının kapısını yavaşça açtı ve kafasını içeriye doğru uzattı kendisini kapı dinleyen kadınlar gibi hissediyordu. Amelina yatakta değildi, Hilofry endişelenerek kapıyı ardına kadar açtı, Amelina yatağın kenarında annesinin altın işlemeli küvetinin içinde suyun içinde uyuya kalmıştı. Hilofry onun güzelliği karşısında kendisini zor tutuyordu içinde ki ilkel tutkuyu engelleyemiyordu.Büyük ve kaslı bedeniyle küvetin yanına gitti. Amelina gerçekten bir su perisiydi yüzü küçük ve çok güzeldi uzun sarı kıvırcık saçları onu örten bir giysi gibiydi güzel pembe uçlu göğüsleri suyun üstünde dans ediyordu, Hilofry elini uzatıp o güzel göğüslere dokundu, Amelina gözlerini hemen açmış ve kendisini Hilofry'nin kollarına atmıştı, şimdi ikisi de ısalanmıştı, birbirlerine sımsıkı sarılıyorlardı kokluyorlardı inanmak istercesine daha da sıkı sarılıyorlardı. Hilofry gözlerinin dolduğunu farketmemişti bile Amelina farketmeden gözlerinin içinde ki su birikintisini yok etti Amelina ise kollarında soluk almadan ağlıyor ve ona sarılıyordu.

''Çok korktum Hilofry, seni bir daha göremeyeceğim için çok korktum, sana bir daha böyle dokunamayacağım için çok korktum...''

Amelina Hilofry'nin güzel yüzünü ellerinin arasında tutuyordu. Kendisini yukarı iterek Hilofry'nin sert çenesine sıcak bir öpücük kondurdu yüzünde gezdirdiği elleri ise Hilofry'nin kısa sakallarını okşuyordu... Annenin bebeğine gösterdiği sevgiyi Hilofry'e gösteriyordu kaşlarını düzeltiyor sonra onları da tek tek öpüyordu, güzel biçimli burnunu bir öpücük kondurdu ve kendisini geri çekti şimdi o güzel kızıl saçlara dokunmalıydı, Hilofry'nin saçları ıslaktı ve bir orman gibi kokuyordu Amelina titreyen ellerini Hilofry'nin saçlarına doladı onları dudaklarına yaklaştırarak öptü, kokladı ve yanağını güzel uzun kızıl saçlara yasladı. Hilofry kıpırdamıyor Amelina'nın sevgisini içine çekiyordu bu kadın başkaydı bambaşkaydı.

''O gece yanından kollarından ayrılmamalıydım gittiğim için affet beni Hilofry."

Hilofry inleyerek Amelinanın güzel ve narin bedenini yatağa çekti şimdi bu güzel kadın onundu ve onu baştan çıkarmıştı Hilofry düşünmek için altında ki kadından gözlerini kaçırdı başını yana çevirmiş taş duvarı izlemeye başlamış gibi yapıyordu ama asıl yapmak istediği kendisini firenlemekti. Buraya sadece Amelina'nın iyi olup olmadığına bakmak için gelmişti. Yaşadığı kötü günlerin ardından onu altına alıp erkekliğini içine gömme hayaliyle yanmamalıydı.

Amelina onu öpmek istiyordu ama bunu kendisini başlatırsa utanmaz bir kadın gibi görüneceğini biliyordu. Hilofry üzerinde durup ona bakmazken bunu yapabilirdi boynunu uzatıp Hilofry'nin boğazına öpücükler kondurmaya başladı, öptüğü her yeri hafifçe yalıyor ısırıyor ve kokluyordu, Hilofry buna dayanamazdı Amelina'yı hızla yatağa bastırarak dudaklarına yapıştı işte yine o çilek tadının içinde boğuluyordu.

"Senden nasıl ayrılacağım Amelina?"

"Benden ayrılmayacaksın Hilofry!"

Tekrar dudakları buluşmuştu birbirlerini aşkla öpüyorlardı ama aralarında hep bir köprü vardı sanki ne Hilofry ne de Amelina bu akıntıya kendisini tamamen kaptırabiliyordu...

''Senden ayrılmak zorundayım Amelina böyle olmaz, olamaz... Babana geri dönmelisin."

Hilofry Amelina'nın kırmızı şiş dudaklarına bakarak bu sözleri söylemişti, gözlerine baksaydı hiç birini söyleyemeyeceğini biliyordu.

Amelina onu bırakmaması için yalvarmak, ağlamak istiyordu ama Hilofry'nin onu sevmediğini artık kesinlikle biliyordu... Gururlu olmalıydı...

"Kalk üstümden Hilofry!"

Hilofry yataktan kalktı ve son kez görebileceği güzel kadına baktı. Tapılası bir vücut ve asla hak etmeyeceği sıcacık bir kalp...

"Şimdi defol git buradan Hilofry!"

Hilofry cevap vermeden odadan dışarı çıktı bu gece soğuk havanın altında uyuyacaktı çoğu gece yaptığı gibi! Soğuk kalbi için soğuk geceler iyi oluyordu....

Buz gibi bir yalnızlığı onu bekliyordu...

Amelina İngiltere'ye geri dönecekti...

Güzel ve Cesur Kadın  Where stories live. Discover now