27.Bölüm: AY'IN OĞLU

Começar do início
                                    

"Ama ben hemen öğrenmek istiyorum," dedi çocuk gibi bu sefer de omuz silkerek.

"Yarın güzelim, yarın." Arabayı doya doya inceledi. Her yeni özellik keşfettiğinde küçük çığlıklar attı, her sevinci kalbime doğdu. Karmen sen gerçekten hissettiğim ve ait olduğum tek şeysin, sen her şeysin.

***

Dudağımdaki sigarayla, elimdeki silahı inceledim, ben bugüne kadar elime hiç silah almamıştım. Nasıl kullanıldığını da bilmezdim. Tabii bir yaratığı silahla öldürmeye çalışmayacaktım. Kurşunun ona işlemeyeceğine neredeyse emindim. Silahı bıraktım, saatlerdir uğraştığım kurşunlardan birini elime aldım. İçlerine süsen doldurmuştum. Ne kadar işe yarar bilmiyordum. Sadece bu eve ölmeye gelmediğimi biliyordum. Bu eve kızıl gözlü kadınımı son kez kurtarmaya gelmiştim.

Sigaramı söndürdüm.

Kapım açıldığında mermiyi bıraktım ve hızla yanımda duran battaniyeyi üstlerine örttüm. Karmen, giyinmişti yine kırmızı geceliklerinden birini. "Uyumadın mı hâlâ?" dedim. Bu eve geldiğimizde, ister istemez aramıza buzdan duvarlar giriyordu.

"Uyuyamadım," dedi. Ayağa kalktım, silahı fark etmesini istemiyordum. Yatağa geçtim. Küçük adımlarla geldi yanıma. Oturdu yatağıma, güzel yüzü bana dönüktü.

"Ezel, biliyorum. Buraya gelmen pek iyi bir fikir değildi, o kadar öfkeli ki benim bile karşıma çıkmadı. Sana bir şey yapmasından korkuyorum." Konuşurken bana bakmıyordu, tırnaklarıyla oynuyordu.

"Sana bir söz verdim Karmen, bana bir şey yapmayacak." Sessiz kaldı. Yavaşça kaldırdı kafasını.

"Teşekkür ederim Ezel." Gözünden bir damla yaş süzüldü. "Yanımda olmana çok ihtiyacım vardı." Elimi yavaşça kaldırdım, elimin tersiyle gözyaşını sildim. Sıcak yaşı, tenimde kaynadı.

"Ağlama," dedim kısık sesimle.

"Sen, beni yalnız bırakmadın Ezel. Babamın yaptığını sen yapmadın. Sen çok başkasın." Konuşamadım. O böyle duygu yüklü bakarken ağzımı bile açamadım. Açtı kollarını, sardı belime. Yattı yine göğsüme, hem de sol tarafa. Zorla nefes aldım.

"Seninle uyumak istiyorum yine," dedi mayışmış bir şekilde.

"Haris'in kızmasın sonra," dedim sitem dolu bir sesle.

"Dün bizimle konuşurken çok kötü duruyordu belki de gerçekten varlığıma ihtiyacı vardır, belki artık kimseye zarar vermez," dedi umutla. Ah hayır, saf Karmen'im benim. Bu fırtına öncesi sessizlik.

"En sevdiğin renk ne?" dedi birden alakasız bir şekilde. Bana bakan tapılası gözlerine baktım.

"Kırmızı," dedim hiç düşünmeden. Şimdi yanakları da kızarmıştı ve ben karşımdaki kızıllıktan biraz daha zevk aldım.

"Senin?"

"Eskiden tüm renkleri severdim. Şimdi gece mavisini seviyorum."

"Bu kadar tatlı olma," dedim ciddi bir tavırla. Eğdi gözlerini, biraz daha utanmıştı. Alt dudağını dişleri arasına aldı. Şimdi daha da tatlı olmuştu. "Bilerek yapıyorsun!" dedim vücuduna biraz daha sarılırken.

"Tatlı olmak benim suçum değil," dedi tüm utanışına inat bir şımarıklıkla. Kendini beğenmiş hâli çok daha eğlenceli oluyordu. Boştaki elimle burnuna bir fiske attım. Gülerek kafasını geriye attı. Sonra yine yaslandı göğsüme.

Derin bir sessizlik oluştu odada. "Ezel, bana bir masal anlatır mısın?" Bu tatlı isteğini geri çevirmek benim için olanaksızdı. "Ama mutsuz bitmesin." Mutsuz sonlara dayanamıyordu, umarım ona mutlu bir son verebilirdim günün birinde. Ancak ben onunla mutlu bir son istemediğimi fark ediyordum, ben onunla mutlu bir sonsuzluk istiyordum.

Você leu todos os capítulos publicados.

⏰ Última atualização: May 10 ⏰

Adicione esta história à sua Biblioteca e seja notificado quando novos capítulos chegarem!

KALINTIOnde histórias criam vida. Descubra agora