Bölüm 16: Olan Oldu

Start from the beginning
                                    

"Nefes alırken acıyor mu?" Hoseok yatağın üzerine çıkarken sordu. Jungkook buna olumsuz anlamda bir ses çıkardı ve arkadaşı rahatlamayla bir nefes verdi. "O zaman en azından ciğerlerinin zedelendiğinden endişelenmemize gerek yok, bence..."

"Şu an kafam zedelenmiş gibi hissediyorum..."

"Asfalta çok sert çarpmışsın gibi görünüyor," dedi Seokjin, öne doğru eğilip onun suratını incelerken. Gözleri herhangi bir kesik ya da yarık var mı diye saç diplerine doğru gezdi. "Bir oyun oynayalım. Kaç parmak görüyorsun?" Genç adam elini onun gözünün önünde kaldırdı ve Jungkook bir an şaşı olarak parmaklara bakıp gözünü kıstı.

"Kalın bir, beni kandıramazsın."

"Bakıyorum da hala hazırcevap, araba çarpsa bile her zamanki gibi." Seokjin hafifçe onun kafasını iki elleri arasına aldı ve yavaşça iki yana doğru döndürmeye başladı. "Peki bu acıtıyor mu?"

"I-ıh, kafam ağrıyor çünkü aptal yolun üstünde resmen sekti ama gayet iyi görüyorum, bulanıklık falan yok."

"Şimdiye kadar iyi." dedi arkadaşı onun kafasını bırakırken. "Şimdi asıl zor olan kısım geliyor. Sağ omzun olduğuna eminsin değil mi? İkisi de değil?" Jungkook bunu bir anlık düşündükten sonra biraz çekinerek sol omzunu döndürdü.

"Hayır, sol tarafımda bir şey yok. Hareket ettirirken sadece biraz kaburgalarım ağrıyor. Ne yapacaksın? Omzumu çıkarmayacaksın değil mi?"

"Hayır, hareket ettirmeye ve döndürmeye çalışacağım. Kırılmadığından ya da yerinden çıkmadığından emin olmak için, tamam?"

"Doktor olduğunu bilmiyordum..." Jungkook homurdandı ve arkadaşı ona buruk bir şekilde gülümsedi.

"Değilim ama üniversitede ilk yardım eğitimi aldım, o yüzden sadece izin ver deneyeyim." Jungkook acıyacağını söyleyerek itiraz etti ve Seokjin iç çekti. "Acıyacağını biliyorum ama bunu bir doktor ya da hemşire yapsa da acıyacaktı, o yüzden bırak yapayım. Hem bak, önünde Doktor Jin ve Hemşire Hoseok var, eminim hastanedekilerden çok daha tatlı bir seçenek."

"Pft," Hoseok burnundan güldü, "öyle olsun bakalım."

"Bu neden kulağa bir porno sahnesinden alıntıymış gibi geliyor?" Jungkook sordu ve arkadaşı ayağa kalkıp onun üzerine doğru eğildi, sertçe değil ama sıkıca kolunun üstünden tuttu. "Gerçekten söylüyorum, bir sorun olmadığına eminim, kolumu çekmene gere-ah!" Seokjin onun kolunu düzleştirdi, omzuna doğru kaldırdı ve bu sırada omzunda devasa bir acı patlaması oldu. "Siktir, acıyor!" Genç adam onu umursamadı ve onun yerine dirseğini katlayıp geri düzleştirdi. Bunun acıtıp acıtmadığını sordu. "Hayır, dirseğim acımıyor ama omzum... Bence kaslarımdan biri yırtılmış, kırıldığını sanmıyorum."

"Hmm, doğru söylüyor olabilirsin. Ne kadar acıdı?"

"Çok, ama kasım yırtılmış kadar çok. Belki... On üzerinden yedi?" Seokjin ellerini onun omzunun üzerinde gezdirip yavaşça döndürdü. Jungkook o durana kadar dilini ısırdı, gerçekten bir yerinin kırıldığını düşünmelerinden korkarak çok fazla sızlanmamaya çalıştı.

"Eğer kırılsaydı sen çığlık atmadan bunu yapamazdım, bence de kaslarından biri yırtılmış. Ya da belki tendon."

"Kaburgalarına bakmayacak mısın?" Diğer oğlan sordu.

"Bir siktir git Jung Hoseok." Jungkook gözlerini kapatırken inledi. Seokjin'in omzuna müdahale etmesi bile midesini bulandıracak kadar acı vericiydi, bir de bunun aynısını kaburgalarına yaptığını hayal etmesi başının dönmesi için yeterli oldu.

Brotherhood | [Türkçe Çeviri]Where stories live. Discover now