1. Bölüm

46 16 5
                                    


       Sarhoş bir şekilde kumların üzerinde yürüyordum. Sude ve Aslı'yı barda bırakmıştım. Aslı'nın yaptığı deli hareket yüzünden kovulduğu işinden dolayı kafa dağıtmak istemiştik. Şimdi ise o boğucu ortamdan sıkılıp kendimi sahile atmıştım. Kızıl uzun saçlarım esen hafif rüzgar ile yüzüme geliyordu. İskeleye çıkıp sonuna kadar yürüdüm. Arkamda sessizce gelen adım seslerini duyunca arkama döndüm, karşımda yüz hatlarını seçemediğim bir adam vardı. Bir an dengemi kaybedip iskeleden suyun içine düştüm, o adam mı itti kendim mi düştüm Anlamadan kenimi buz gibi suda buldum. Çırpındıkça batıyordum. Bilincimin kapandığını hissetiğimde beni yukarıya çeken iki koca eli hissettiğimde gözlerim kapanmıştı.

·●·●·●·

 Gözlerimi açmak istiyordum, sanki mil çekilmişti gözlerime açmaya gücüm yetmiyordu. Başım çatlarcasına ağrıyordu. Sonunda gözlerimi açtığımda tanıdık olmayan bir odada buldum kendimi. Gayet lüks bir şekilde dizayn edilmiş bir yatak odasındaydım. Doğrulup etrafa baktım, odada benden başka kimse yoktu. Ayağa kalktım, gece giydiğim siyah tül elbisem yoktu üzerimde. Kapı çalındığında fena halde tedirgin hissetim birden. "Gir," diye seslendiğimde odaya orta yaşını geçmiş  bir teyze girdi. 

"Uyandın mı kızım,"

"Yok ablacım, bilmem kaçıncı rüyama yeni başladım,"

"Efendim?" Neyseki kısık bir sesle söylemiştim bunu.

"Şey, uyandım da.." Birden odaya iskelede ki gibi bir adam girdi ayıldığım için yüzünü seçebiliyordum.

"Sen çıkabilirsin, Gül teyze." Adının Gül olduğunu öğrendiğim kadın çıkınca ortalamanın fazlaca üzerinde yakışıklı adamla kalmıştım. Bu adam kimdi ve ben neden burdaydım? "Anlatmanızı bekliyorum?" Lan adamda hareket yok! Kapının içinde durmuş gözlerime bakıyordu. Bana doğru bir adım attı. Ben bir adım geriye. 

"Şey, ben en son düştüm, nasıl geldim buraya ben, kıyafetlerimi kim değiştirdi? Hey, neden konuşmuyorsun?" O hala bana adım adım bana yaklaşıyordu. Bense onun tersi, adım adım geri gidiyordum. Sırtım sert duvara değdiğinde kaçacak yerim kalmadığını anladım. Aramızda bir adım bile kalmamıştı. Eliyle saçımı kulağımın arkasına yerleştirdi. Ağzını konuşmak için araladığında evin kapısı yumruklanmaya başlamıştı. Ağzının içinde küfür savurup salona yöneldi, merakıma yenilip onu takip ettim kapı açıldığında içeri tanımadığım bir adam ve...

OHA! Galiba hala içkinin etkisindeydim çünkü içeriye Aslı ve Sude o adamla birlikte giriyordu. Ve arkalarından başka bir adam daha! Aslı bağırıyordu. Sude ise adamın elinden kurtulmaya çalışIyordu. Hemen atlayıp "Neler oluyor burda! Bırakın onları!" Sude'yi adamın elinden çekmek için yeltendiğimde ismini hala bilmediğim yakışıklı beni tuttu. Bende diğerleri gibi bağırmaya başlamıştım. "Demir,kızı getirdim. Diğeri de onun yanındaydı. Mecbur onuda getirdik," gözleri beni bulduğunda "Bölmedik umarım?" Sude ve Aslı aynI anda benim adımı seslendiler. Tek tek gözlerine bakarak; "Sude? Aslı?" Aslı'yı tutan adam düşücelerimizi dile getirir şekilde konuştu.

"Neler olduğunu anlayan söylesin bu kızıl ne alaka abi? Birbirlerini tanıyorlar mı bunlar?" Kısa bir sessizliğin ardından Aslı "Bırak beni şerefsiz!" Diyerek adamın kasıklarına geçirdi. Salonu acı bir çığlık doldurdu. Kendimi tutamayıp kahkahalar atmaya başladım. Sude'yi tutan adam "Emre iyi misin abi?" diye sordu kahkahaların arasından. Emre;

"Bittin sen kızım!" diye bağırdı. Beni tutan yakışıklı yani Demir konuştu; "Abi kızları şu odaya kapatalım şimdilik, karıştı buralar." 

Beni, Sude'yi ve Aslı'yı bir başka odaya kapattılar direnişlerimiz boşunaydı, bizim on katımızlardı. "Aslı neler oluyor burda?" 

Aslı anlatmaya başladı.

"Ya bu Emre beni bugün kovan patron kişisi. Bu sabah fena önemli bir toplantı vardı. Toplantıda sunumu ben yapıyordum, ortaklardan biri yani seni tutan Demir toplantıda yoktu. Sude'yi tutan Rüzgar, ben, Emre kişisi ve bir kaç çalışan daha vardı. Toplantı sırasında anlaşma imzalayacağımız karşı şirketin patronu sapık bir kaç imada bulununca bende dayanamayıp masadaki limonlu sodayı adamın suratına fırlattım sonra diğer taraftaki çiçek dolu vazoyu, benim yüzümden şirketi dava edeceklerini söyledi. Bunun üzerine kovulmam kaçınılmaz oldu. Şimdi ise galiba benden intikam almak ya da öldürmek için kaçırdılar. Barda Sude'de yanımda olduğu için onu da aldılar anladım da sen ne iş Asu? Öğlen eve gelince olayı tam anlatmamıştı bize. Şimdi kilit nokta yani bi ben kaldIm burda.  Odanın kilidinin açılma sesi duyuldu ve içeri Rüzgar girdi.

"Üçünüzde salona."

·●·●·●·

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 09, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Kara KuğuWhere stories live. Discover now