'Güven Bana'-Bölüm9-

Start from the beginning
                                    

Biz dördümüz onlardan daha farklı dövüşüyorduk. Ben, Bulut ve Çimen, profesyonel aldığımız derslere sokak sanatını ve deneyimi de ekleyince, onlardan daha iyi olmamak elde değildi zaten. Çimen'in zengin bir aileden gelmediğini biliyordum aslında ve bu da ona dersleri Kedi'nin verdiğini gösteriyordu. Bundan tüm vücudumla nefret ettim.

Vega ise sokakta hiç kavga etmemiş gibiydi, belki de etmemişti zaten. Deneyimi yok denecek kadar azdı bu yüzden şu anda karşısında olan Duman, onunla resmen oynuyordu.

O tarafa doğru yürüyüp Duman'a doğru konuştum,

"Oyun mu oynuyorsun yoksa sen?" Eğlenerek sorduğum bu soruyla Duman, yarım ağız gülümsemesiyle bana döndü ve kendisine bir yumruk savuran Vega'dan kolayca kurtulup kollarını bağladı.

"Biraz öyle oluyor." Ben ona onaylamaz bakışlarımı gönderirken, Vega ondan kurtuldu ve silkelenip bana döndü.

"Bu pislik çok fena dövüşüyor, bana ders verecek." Duman, ufak bir kahkaha atarken tek kaşım kalkık ona döndüm,

"Bak sen Alptuğ Beye! Aldın övgüyü, hadi yine iyisin!" Hala gülerken bana döndü ve ufak bir göz kırptı.

"Ders konusunda da Vegacığım, o benim karar vereceğim bir şey değil. Tamamen Duman'a kalmış." Ben yanlarından ayrılırken, Vega Duman'a yavru kedi bakışları atıyordu, o haline kıkırdadım. Bugün sabahtan beri kendimi iyi hissediyordum, en azından insancıl.

Ne ara bu kadar yakın olduğumuzu kesinlikle anlamamıştım. Hala gerçek adını bilmediklerim vardı mesela ama az önce Duman bana göz kırptığında hiç kızmamıştım ya da Vega'nın az önce 'bana ders verecek' şeklindeki emir ifadesine de sinirlenmemiştim. Sanırım onların samimiyetine güvenmeye başlıyordum.

Herkülle Markab'ın yanına doğru ilerlemeye başladım. Mekanın bulunduğu sokak araba bile giremeyecek kadar dar ve çok da uzun olmadığı için, Markab ve Herkül arabanın diğer tarafında yanlarında Güneş ve Bulut ile çalışıyorlardı.

Bulut, Güneşten en az beş santim uzun ve profesyonel olmasına karşın, Güneş gayet iyi idare ediyordu. Markab'ın da Herkül karşısında ondan aşağı kalan yanı yoktu.

Dün konuştuğumuz gibi, bugün sabah Yiğit'i evlerinden almış, Ahmet'in spor salonuna götürmüştüm. Mekanı çok sevmiş ve yarın çalışmaya başlaması üzerine Ahmet'e söz vermişti. Çok belli etmemişti ama Duman'ın bana çıtlattığına göre, evde hiç olmadığı kadar neşeliymiş.

Bunun beni mutlu etmesi gerekiyordu ama sabah yaşadıkları yeri görünce, çok da mutlu olamamıştım. Yıkık dökük bir gecekondu evinde yaşıyorlardı ve sanırım kiraydı. O manzarayı gördükten sonra, şatodan farksız olan evime gidince kendime birkaç sağlam küfür savurma isteğime asla karşı çıkmamıştım.

Cebimde ki telefonu çıkarıp saatin 9 olduğunu gördükten sonra geri yerine koydum ve hepsine hitap ettim,

"Herkes bir toplansın, gençler." Loş sokakta sesim yankılanırken mekanın önündeki araya yönlendim.

"Bulut, Çimen ve benim size profesyonel dövüşme taktiklerini öğretmemiz gerekiyor. Sokak dövüşünde hepiniz iyisiniz zaten ama biraz deneyim biraz da profesyonelliğe ihtiyacınız var." Onların onaylayan bakışları altında sözlerime devam ettim.

"Vega ve Duman birlikte çalışacaklar. Vega, sen ona profesyonelliği öğreteceksin o da sana sokağı." Aralarında geçen kısa bir bakışmadan sonra ikisi de başlarını sallayıp beni onaylayınca Bulut ve Çimen'e döndüm.

"2'şer kişi alacağız adam başı. Seçin istediğiniz ikiliyi." Çimen'le çok fazla bakışmamaya çalışıyorduk bu yüzden genelde Bulut'a hitap ederek konuşuyordum.

Sokakların NabzıWhere stories live. Discover now