X dün geceden sonra yazmamıştı. Neredeyse öğlen oluyordu ve onun dediğini yapacak olma düşüncesi Steve'i korkutuyordu. Neyseki Peter evdeydi. Bu bir şey değiştirmezdi tabi ama Steve başka mantıklı bir sığınak bulamıyordu.
Çalan kapıyla birlikte irkildi ve derin bir nefes aldı. Gelen adamı tanımıyor olması korkusunu tetiklerken kapıyı açıp açmama konusunda kararsızdı.
*hayır yani sanki taciz edecek, kaptan amerikasın yaptığın şerefsizliğe bak dkfkdldkjf*
En sonunda kapı açıldığında Wade yakasını düzeltti ve elindeki saçma buketi daha sıkı tuttu. Bu sefer sıçmıştı. Cidden sıçmıştı. "B-bay Rogers.." yutkundu. "B-bay Stark evde değil, öyle değil mi?"
Steve sakince başını sallarken adam içeriye girdi. Zararsız görünüyordu tabi ama şüpheliydi de.
Wade salondaki koltukların birine geçti. Ağlamak ve kendini tokatlamak istiyordu.
"Sen kimsin?"
Wade yerinde biraz kıpırdanırken söze nasıl gireceğini bilmiyordu. "T-telefonunuzdaki sapık b-benim efendim." Tekrar yutkundu.
Steve duyduğu şeyle gerilerken Wade ayaklandı ve telaşla ekledi. "Lütfen efendim düşündüğünüz gibi değil." Steve şaşkınca onu izlerken Wade devam etti. "Aslında ben P-peter'a yazacaktım ama nasıl oldu bilmiyorum onca zamandır sizinle konuşuyormuşum.." sesi gittikçe kısılırken aklına adama yazdığı tonlarca şey geldi.
Evet, bu evden cenazesi bile çıkamayacaktı...
"Yani sen, Steve gözlerini kırpıştırdı. T-tüm o şeyleri Peter'a mı..."
Wade etrafta atlayıp kaçabileceği bir cam ararken birden salonda Tony belirdi. Hay içine! Cidden!
"Steve.." Steve Tony'nin sesini duyunca irkilerek arkasını döndü. "Telefon kayıtlarında görünen uygunsuz mesajları, çıplak fotoğrafları, seks muhabbetlerini ve SALONUMUN ORTASINDAKİ BU HERİFİ AÇIKLA HEMEN!"
-mutlu son-
▪▪▪
Peter her şeyden habersiz odasında uyuyor yazık :)
Şimdiii, en başından sarıp okursanız aslında Wade olduğunu anlarsınız. Ve bu kurgunun sadeliğini alıp götürür çünkü ben her okuduğumde deliriyorum aksnsosmdkdm
Tartışmasız en sevdiğim kurgum <3
Önyargılı olmayıp buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim :)
