11'

190 0 0
                                    

"Neden getirdin bu kızı buraya !"

Diye haykırdı babam.

"Bir şey ispat etmek için "

"Neyi ispat edeceksin ? Haber oldunuz. Rezil ettin beni Eren!"

"Bu benim takıldığım kızlardan yoksa sevgili olma gibi bir durum yok.!"

Gökhan alay ederek izliyordu bizi.

"Nasıl ispat edeceksin öyleyse ?"

Alya'ya baktığımda "Yemin ederim biz sevgili değiliz. En kısa zamanda bunu gereken kişilerede soyleyecegim ve isminiz kirlenmeyecek!"

"Dudağına ne oldu senin ?" Dedi Gökhan.

"İş kazası diyelim." Diyerek Alya ' ya baktım.
"Onu sevmediğimi nasıl kanitlayayimki size?"

"Mesela beni öpsün Alya. Eğer sevmiyorsan kiskanmazsin ve bu bir sorun içermez bize düşman olanlar için. "

Piçe bak.

Sevgiliside bunun gibi genişti işte.

"Dogru" dedi babam. Ne boktan bir fikir. Alya korkuyla bana baktı.

"Saçma sapan bir fikir bu."

"Gökhan haklı " diyerek çekildi babam. "Alya istemiyor gibi " dedi Gökhan.

"Hayat kadını değil mi? Ne demek istemiyor?  Parasıyla."

Alya ağlamamak için direniyordu.

"Ben fahişemi bile paylasmayi sevmiyorum baba !"

"Ozaman yattığın fahiselerdende vazgeç. Sahiplendiğin her şeyden vazgeç Eren. Bir gün birine aşık olup kendini yitireceksin"

"Ben kendimide başkasınıda koruyabilirim."

"Gücün elinden gittikten sonra bir faydası olmaz."

Sinirle soludum.  "Öpsün " diyerek koltuğa oturdum. Gökhan Alya'ya doğru yaklasti. Elini yanağına koyup okşadı. Alyanin gözleri kapandı ve kendini bıraktı ona. Gökhan dudağını dudakları arasına alırken Alya öylece durdu.

Gökhan abartma amina koyum! Ben onu biliyordum. Alyanin karşılık vermesini bekliyordu.

İğrenç öpüş sesleri duyuluyordu.

"Yeter" dedi babam. Eliyle çenesinden sıkıyordu Alyanin. Dudaklarını çektiğinde çenesini bırakmadı. Gülümseyerek ellerini çektiğinde Alya dudağına dokundu.

"Zaman kaybetmeden bu gercegi basinada bildirelim."

Alyanin kolundan tutup eve doğru sürükledim. Korumalarim "Abi bir sürü kamerali adamlar kapıya dayandı. "

"Sal gitsin " diyerek eve girdim ve peşimden de alyayi sürükledim.

Banyoya doğru ilerlettim onu.

"Dudağın kanıyor !" Diye haykırdım. Musluğu açıp suyu yüzüne çaldım.

"Yıka suratını "

Dediğimi yapıp yüzünü yıkadı. "Sil dudagini" iyice silmiyordu!

Yüzünü kendime doğru çevirip havluyu dudağına surttum. "Böyle sil!"

"A-aciyo"

Yarası iyice kanamaya başladı. Eliyle yelpaze yaparak dudagina salladi.

"Neden yanıyor ?" Diye çıkıştım.
"Oraya geldi değil mi dudağı ? Bilerek oraya temas etmiştir pezevenk!"

Korkarak bana bakıyordu. "Hemen gözlerini kapattın ve kendini teslim ettin. Ben öperken bile öyle olmuyorsun !"

Şaşkın şekilde yüzüme bakarken tekrar bağırdım "Yalan mı! "

Onu orada bırakıp içeriye geçtim ve koltuğa tekmeyi geçirdim. İçeride ne kadar korktuğunu biliyordum ama ne yapayım ! Deli oluyordum.. en işime yaramaz şeyimi, copumu bile Gökhan alınca cildiriyordum.

Arkamı döndüğümde kapının eşiğinde bana baktığını gördüm.
"Buraya gel! "

Başını sağa sola sallayarak içeri girdi ve kapıyı örttü.

"Buraya gel !"

Kapıyı açmak için ittim. Kilitlemiş miydi ? Çıldıracağım. Bu kız beni cildirtacak.

"Aç şu kapıyı Alya !"

"Be-beni orada rezil ettin. Fahiselerine benzettin. Ben onlardan değilim...!"  Hickiriyordu.

"Aç şu kapıyı konuşalım.!"

"Beni Gökhan'a sen teslim ettin benden çok daha tecrübeli ve bilincliydi.. beni baştan çıkarmak için tum çabasını harcadı ama ben karşılık vermedim! Sen hala beni asagiliyosun!"

"Aç şu kapıyı !"

Kapıya yumruğumu geçirdiğimde kapıyı açıp geriye çekildi. Korkakça ellerini kaldırdı. "Sana vurmayacagim." Diyerek kapıyı örttüm.

"Git.. is-temiyorum seni"

"Tek istediğim beni onun gibi öpme !"

"Onun gibi öpmedim ki! Onu öpmedim"

"Beni ondan farklı öp !" Diye bağırdım. Gözlerim sulanmıştı. Sinirden.. kesin sinirdendi. Gözlerimin içinin kizardigindanda haberdardim.

"Neden ? Çünkü sen bana zarar verirsin değil mi?"

Gülerek "Beni çıldırtmaya yemin etmişsin sen !"
"Çünkü evet Alya, sen benim fahisemsin!"

"Bana bunu söyleme! Sende beni diğer kızlardan farklı tut. Sen ne zaman beni o sarı kafadan , o kızlardan farklı tuttun , bende o zaman seni ondan farklı öperim. "

"Ben farklı tutuyorum zaten. Sana henüz dokunmadım bile Alya! Sözün va-..."

Dudağını dudağıma bastırdı. Kapıya doğru itti beni ve öpmeye çalıştı.

"O-ndan tek farkin" diyerek gözyaşını sildi ve nefesini verdi. "Onun kadar duygusuz öpmüyorsun"

Kaslarım kalktı ve kucağıma aldım onu.

"Fahiselerden tek farkın onlar senin kadar tecrubesiz değil. !"

"Ah!" Dudağını tutarak eğildi. Hemen kucağımdan indirip başını kaldırdım.

"Ne oldu ?"

Yine dudağı kanıyordu. Sikiyim!

"Bu yaptığını unutamıyorum " diyerek iç çekti ve dudağını yıkamaya başladı.

Mahir abi seslendiginde yanına gittim.

"Getirdik abi"

"Tamam bırakın buraya!"

"Sen misin bizim peşimizdeki ?" Diyerek gülmeye başladım.

Bu mu yaptı yani tüm bunları. O gazinoyu bu kız mı bastı?

İçeriden çıkıp koltuğa oturdu Alya.

"Ben yaptım evet !" diyerek bağırdı.

"Cezasını alıyorsun ha?"

"Evet !"

"Seni kesin parayla tuttular." Diyerek silahımı çektim.

"E-eren?" Diyerek seslendi Alya ama gözümü bu kızdan ayırmadim

"Sizin başınız kim ?"

"Geliyorlar."

"Ne demek geliyorlar ?"

"Senin kızını almaya geliyorlar !"

"Benim kızım ?"

"Alya Gürer. Almaya geliyorlar Eren!"

Has llegado al final de las partes publicadas.

⏰ Última actualización: Aug 24, 2018 ⏰

¡Añade esta historia a tu biblioteca para recibir notificaciones sobre nuevas partes!

10 Maddede AŞK, *Donde viven las historias. Descúbrelo ahora