👉43. Zıt kutuplar

Start from the beginning
                                    

Hayır!

Hayır. Hayır. Hayır.

Ona bir şey olmayacak.

Olmamalı.

Benim yüzümden oldu. Eğer onu oraya götürmeseydim. Eğer arabadan inmesine izin vermeseydim. Eğer o aptalca hamleyi yapmasaydım...

Tik tak. Tik tak. Tik tak.

Birinin uzattığı suyu aldım. Kapağını açtım ama sonra içmeden geri kapattım.

Silahlı adamlara karşı koymak... Neyin kafasıydı bu? Onu tehlikeye attığım yetmezmiş gibi bir de yaralanmasına sebep olmuştum.

Yaralanmasına, acı çekmesine, hatta belki...

Hayır.

Kötü düşünmek yok.

Öyle bir şey olmayacak.

İyileşecekti. Ayağa kalkacak. Sonra yine alaycı umursamaz halleriyle beni sinir etmeyi başaracakti. Her fırsatta laf yarışı yapacak. Her durumun içinden çıkacak bir söz bulacak. Göz devirecek. Sinirlenecek. Beni tersleyecekti.

Yan yan bakacak. Hatta eline geçeni fırlatacaktı.

Utanacak. Kızarmasa bile rahatsızca kıpırdanacaktı.

Çünkü o cebinde tornavida taşıyan bir tamirci kızdı. Canı yanarken sadece biraz diye tamirci kız. Asla pes etmeyen...

Şimdi de pes etmeyecek. Etmemeli.

Etmeyecek...

Kapılar açıldığında hep bir ayağa fırladık. İçeriden çıkan doktor 'komşuları da çağırsaydınız' der gibi kaşlarını çatarak baktı hepimize.

"İyi mi?" diye atıldım hemen.

İyi olduğunu duymalıydım. Duymak istediğim tek şey iyi olduğuydu.

İyiydi. iyi olmalıydı. Lütfen. Lütfen. Lütfen.

"Ameliyat başarılı geçti..." diye başladığında rahat bir nefes aldım.

Aferin tamirci kız. Bunun da üstesinden geldin değil mi...

"Kurşun köprücük kemiğinin tam üzerinden girip arka tarafından tekrar çıkmış. Akciğere isabet ettiği için pnömotoraks oluşmuştu fakat tüp drenaj uyguladık. Doku ve kaslar zarar görse de hayati bir durum söz konusu değil.

Bir süre sol kolunu kullanamayacaktır. Altı hafta kadar kol askısı kullanması gerekebilir. Çok kan kaybettiği için bir ünite de kan verdik. Durumu stabil. Şu anda uyuyor.

Narkozun etkisinin geçmesi birkaç saati bulur ve bu süre zarfında kontrol atında tutacağız. Daha sonra odasına çıkarınca görebilirsiniz," demesi ve gitmesi bir oldu.

Yuh ama bu ne acele.

Benim daha bir sürü sorum vardı.

İyi miydi yani? Kurtulmuş muydu?

Birkaç saat daha bekleyeceksiniz demişti. Zaman bu kadar yavaş geçerken nasıl bekleyecektim. İyi olduğunu söylemişti. Ama gözümle görmeden içim rahat etmeyecekti. Ve bu işkence gibi yavaş akan zaman biraz daha akacaktı.

O gözünü açana kadar.

"Abi, bak iyiymiş. Eve gidip üstünü falan değiş..." Aylin ona attığım sert bakışla cümlesini bile bitiremeden sustu.

Arıza tespitWhere stories live. Discover now