Sadist ve Escort

Olmaması gereken tesadüf

''Neden ağladığını biliyorum tatlım,ama lütfen ağlama. Çünkü güçlü olmak zorundasın yoksa üstüne basar,seni çiğner geçerler yavaş yavaş alışmalısın bu duruma'' kafamı onaylar şekilde salladım tepkimden sonra lafına devam etti ''beni artık ablan gibi değilde,bir dost gibi,arkadaş gibi gör. Yaşlarımız hemen hemen aynı olmasada kader ortağıyız biz'' aah ne diyor bu bok kafaa .. Şimdi suratına kusacağım içimi baydı 5 dakikada. ''tamam Funda'' '' seninle anlaşacağımı biliyordum'' diyerek bi kahkaha fırlattı. Yavaş ol dostum rujun bozulacak asdfghj . Biz laklak ederken çoktan hazırlanacağım odaya gelmiştik bile. ''önce temizlenmen gerekiyor,ardından doktorumuz gelecek ve sağlık durumun kontrol edilecek. Eğer onay verilirse devam edeceğiz hazırlıklara'' 1 dakika ben bunu düşünememiştim. Aman tanrım madde krizlerim dışında hastane görmeyen insanım ben. Ya bi aksilik çıkar ve onay verilmesse O.o sakin ol su,öyle bişey olmayacak. ''ne oldu güzelim yüzün ekşidi'' lanet olsun herzaman ki gibi yüz ifademi kontrol altına alamamıştım. ''şey ben doktordan biraz korkarımda'' ''aman korkacağın o olsun'' dedikten sonra kahkasıyla odayı yıktı geçti resmen. Oha yani kro sözlere alışabilirim ama bu kadarıda fazla. Ne düşündüğümü söyleyemeyeceğim için hafif  tebessüm ettim. Bu arada kıyafet dolabını karıştırıyordu,vücüdumu göz ucuyla süzdükten sonra dolaptan kırmızı bir elbise çıkardı. ''şunu bi dene'' dedikten sonra hız kesmeden ''ayakkabı numaran kaç ?'' diye bir soru yöneltti. ''37'' dedim ve elbiseyi aldığımla banyoya doğru yürüdüm. (tahmin edeceğiniz gibi her odada özel banyolar var). Üstüme tam oturan elbiseye aynadan bakınca biraz çekiştirdim ve önündeki fermuarı çekip dışarı çıktım. Gülümseyen yeni kamkim ''yakışmış,al bakalım bunlar ayağına olacak mı'' diyerek siyah platform ayakkabıları elime tutuşturdu. Yatağan ucuna oturup ayakkabının birini giydim diğerinide diğer ayağıma geçirdikten sonra ayağa kalktım. Yürümekte biraz zorlansam da kolay taktiklerle beni alıştırmıştı Funda. acelemiz olduğunun altını tekrar çizerek ''hadi bakalım git temizlen gel içerde,bende doktorla görüşeyim'' kafamı salladıktan sonra hiç hız kesmeden banyoya doğru koştum. İçeri tekrar girdiğimde farketmiştim aynanın önünde duran tüy dökücü kremi. Kullanım talimatını gözden geçirip hızla uyguladım. Tüy problemimi halledincede duşa girdim. Tamamen temizlendiğimde kapayı açtığım sırada dışarı dağılan buharla kendimi bi şarkıcı yada model gibi hissettim. Saçımı kuruladıktan sonra üstüme verilenleri giydim. Bianda açılan kapıyla irkildim ama kısa sürdü çünkü gelen Fundaydı hala görüşmeyi bitirememiş olacak ki '' evet evet'' tarzında laflar edip duruyordu. ''tamam oldu,görüşürüzz'' derken eliyle makyaj aynasının sandalyesini göstererek oturmamı işaret etti. Oturduğumda telefonu kapatmıştı ve direk lafa girdi ''çoğu bitti azı kaldı güzelim endişeni anlıyorum ama merak etme göz açıp kapayıncaya kadar geçecek ne olduğunu anlamayacaksın bile'' içime su serpmekte bir numaraydı bu hatun,sevdim bu huyunu. Dolaptan çıkardığı maşayı prize taktıktan sonra yüzüme fondöteni yaydı ardından göz makyajıma başladı diğer gözüme geçtiği sırada kapı çaldı gelen görevliydi ''gir'' komutundan sonra içeri girdi ve ''Funda hanım doktor bey aşağıda sizi bekliyor'' dedi ''tamam 10 dakikaya işimiz bitiyor'' lafından sonra onaylayıcı bakışlarıyla kapıyı çekti ve gitti. İşinde hızlı olmalıydıki dudağıma geçmişti Funda. Kırmızı ruju yedirmemi  istedikten sonra saçıma geçti hafif dalga vermişti. Aynaya baktığımda eyeliner ımın kusursuzluğu dikkatimi çekti. Kendimi inceleyemeden harekete geçtik. Aşağıya inmem gerekiyordu. Bacaklarım titriyor bunu istemiyorum. Keşke içimdeki çığlıları biri duyabilse.. Doktor beni süzerken Suat abinin sesiyle kafasını ses gelen yöne doğru çevirdi. ''tedaviye gerek yok tanıyorum kızı,gidebilirsin'' komutunu aldığıyla çaantasını toparlayıp harekete geçti doktor. Doktor kapıyı kapattıktan sonra Suat abi lafa devam etti ''adamlar 10 dakikaya burda olacaklar sizi aradığım an Su'yu odasına götür Funda'' ''tamam patron'' alaştıklarına emin olduğumuzda tekrar yukarı çıktık. İkimizde yatağa oturup beklemeye başladık. Zaman gelmiş olmalıydı ki Funda ''hadi bakalım gidiyoruz'' dedi lafına karşılık beklemeyerek devam etti ''dediklerimi unutma sakın,rahat olacağınız malzemeler banyoda'' başımı onayladığımda odanın önüne geldiğimizi farkettim. ''bol şans'' ''sa sağol''  topuk seslerinin tamamen uzaklaştığını anladığımda yalnız kaldığımı hissetmiştim. Derin bir nefes aldıktan sonra kapıyı açtım. Artık bitmesini istiyordum. Arkası dönük adam kapı sesiyle irkildi sigarasını camdan aşağı fırlattıktan sonra arkasını döndü. 1 dakikaa ben bunu bi yerden tanıyorum ( bu arada adam lafımı geri akıyorum mümkünsede çocuk olarak değiştiriyorum asdf) Tabi yaaaa tanıdım,bu metrodaki atar yaptığım çocuk. Lanet olsun bunun ne işi var burda.... İntikamını fena alacak benden. Zaten bir bu eksikti !