Fuck My Life

2. Bölüm

Etrafı toplamıştım.Çocukların kıyafetlerini hazırladıktan sonra çıkıp eve yürümeye başladım.Havaya sessizlik hakimdi.Bir yandan alışveriş yapanlar diğer yandan birbirleriyle sohbet ederek yürüyen insanlar ve bir tarafta da birbirine aşık çiftler.Umarım bir gün Liam ile bizde herkesin önünde gezebiliriz.Teknoloji mağazasının önünden geçerken iki genç kız mağazanınvitrininde durmuş çığlık atıyorlardı ve bir yandan da sinirle söyleniyorlardı.

‘’Tanrım Liam bu çirkin kızla mı çıkıyormuş.’’ Dedi genç kız yanındaki kızı dürterken.Yapmamam gereken bir şey yapıp kızların yanına gittim ve yayınlanan basın toplantısını izlemeye başladım.Liam ve Emly yan yana oturmuş ve sarmaş dolaştılar.İçimde oluşan öfkeyle , boğazımda oluşan acıyı bastırmaya çalıştım.Emly Liam’a o kadar çok yakın oturuyordu ki vücutları sanki birbirine kenetlenmişti.Liam biraz tedirgindi ama yapacağı bir şey yoktu o sürtük ona dokunmak için elinden geleni yapıyordu.Emly Liam’ın çenesinden tuttu ve yüzüne çevirdi.Başını hafif yana eğerken Liam’a doğru yavaş yavaş uzattı başını.Dudakları birbirine kenetlendiğinde içimdeki öfkeyi bastıramamıştım ve bir küfür savurmuştum.

‘’Adi Sürtük.’’ Çevremdeki insanların bana aşağılar şekilde bakmalarına aldırmadan izlemeye koyuldum.Liam iğneleyici bakışlarını Emly’e doğrultmuştu fakat buruk bir şekilde gülümsüyordu.Emly ise sürtüklüğünü tüm parçalarıyla ortaya seriyordu.Fazla dayanamayıp oradan ayrıldım fakat aklım hala Liam’daydı.Emly sürtüğünün ne yapacağı belli olmazdı.Gözlerime dolan yaşlar dolayısıyla etrafı bulanık görüyordum.Elimin tersiyle göz yaşlarımı sildim.Liam benden başkasının değildi.Liam benimdi.

LİAM 

Emly’nin davranışı karşısında şaşırmıştım fakat kameraların önünde O’nu geri çevirirsem işler kötüye gidebilirdi.Beni öpüşünün ardından gözlerimle onu uyarmaya çalıştım fakat umursamıyordu.Kameralar karşısında bana oynuyordu.Lanet sürtük.Basın toplantınsın bitmesinin ardından Emly’i kolundan tutup sürükledim.

‘’Emly bu işi ciddiye alma benim bir sevgilim var sen sadece kameralar karşısında oyunculuğunu sergiliyorsun.Bunu aklına sokarsan iyi olur.’’ Dedim hiddetle.Emly’nin yüzünde ise söylediklerimi alaya alan bir ifade vardı.

‘’Liam seni seviyorum bunu biliyorsun değil mi ? ‘’ dedi Emly vücudunu bedenime sürterken.

‘’Ne yaptığını sanıyorsun Emly ? ‘’ dedim etrafa göz gezdirirken.

‘’Seni istiyorum Liam her şeyden çok.’’ Dedi ve Bedenini bedenime bastırdı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

‘’Çek şu iğrenç bedenini üzerimden Sürtük.Benim bir sevgilim var.Sen sadece adi bir sürtüksün.’’ Dedim iğrenerek dudağımı silerken.Söylediğim sözlere aldırmıyor sadece gülümsüyordu.

‘’Bir sürtük olabilirim ama sana en çok yakışan kişi de benim.Emin ol bir gün benimle beraber olmak için kapımın önüne geleceksin.’’ Dedi gülümseyip yanımdan ayrılırken.Üzerimi düzeltirken Harry yanıma geldi ve kolunu omzuma attı.

‘’Bu sürtük sana acayip kafayı takmış Liam.’’ Dedi endişeli bakışlarla.

‘’Şu oyun bir an önce bitmeli Harry Jes’i üzmek istemiyorum.’’ Dedim dudaklarımı üst üste silerken.

‘’Sakın bir delilik yapma Liam , her şey hallolacak.’’ Sesi endişeliydi bazı şeylerden korkuyordu belli ki.

‘’Her şey düzene girecek umuyorum.’’ Diye fısıldadım.’’Şu sürtüğün tükürüğünden kurtulmalıyım.’’ Diye gülümsedim.Harry başını sallayarak gülümsedi.

‘’Jes’i çok seviyorsun bunu görebiliyorum Liam.Hemen gidip o sürtüğün salgısından kurtul yoksa onu aldatmış olursun.’’ Dedi ellerini iki yanda açarak.Gülümseyip Lavaboya doğru ilerledim.Emly Paul ve diğerlerinin yanındaydı ve gözleri gözlerimle buluştuğunda sinsizce gülümsedi.Tiksintiyle ona baktım.Fakat Paul’un sinirli bakışlarının beni delmesiyle gülümseyip devam ettim.Üzerimdeki iğrençlikten kurtulmalıydım.

JESSE

Eve geldiğimde çantamı bir köşeye atıp sırt üstü bedenimi yatağa bıraktım.Saçımdan bir tutam alarak kemirmeye başladım.Boğazımdaki acıyı bastırmak için aşağıya inip bir yudum su içtim.Televizyonu açmaya korkarak koltuğa oturdum.Tam televizyonun açma tuşuna basacakken kapının çalmasıyla irkildim.Dağılmış saçlarımı toplarken bir yandan da yavaş adımlarla kapıya ilerliyordum.Kapının gözetleme bölümünden gelen kişiye baktım.Sadece kırmızı bir şeyler gözüküyordu.Merakla kapıyı açtığımda Bir buket güllerle ve ardından çıkan Liam’ın muhteşem yüzüyle karşılaştım.Kendimi tutamayıp üzerine atladım.

‘’Tamam sakin Jes.’’ Diyerek beni içeri itekledi.Elindeki buketi kapıp kırmızı gülleri koklamaya başladım.Mutfağa gidip gülleri vazoya koyduktan sonra koltuğa serilmiş olan Liam’ın yanına oturdum.

‘’Seni özledim.’’ Dedim üzerindeki takım elbiseyi yeni fark etmiştim.Üzerine yapışıyordu ve kaslarını bütünüyle ortaya koyuyordu.Gevşettiği kravatının ucundan tutarak onu kendime çektim ve uzun bir süre öptüm.

‘’Televizyonda vs. bir yerde görmeden önce sana söylemem gereken bir şey var.’’ Dedi fısıltıyla.’

‘’Emly beni öptü Jes.Ama ben-‘’ diyemeden işaret parmağımı dudağına bastırdım.

‘’Biliyorum seni zorla öptü.’’ Dedim gülümserken.

‘’Teşekkürler Jes.Bana güvendiğin için teşekkürler.’’ Dedi minnettar bir tavırla.

‘’Açıktın mı ? Sana bir şeyler hazırlayabilirim.’’ Dedim yağa kalkarken.

‘’Bir sandviç olabilir .’’ dedi muzipçe.Ellerimi birbirine vurdum ve hafif zıpladım.

‘’Hemen hazırlıyorum.’’ Dedim mutfağa yönelirken.Sandviçe odaklanmıştım.Liam’ın belime sarılmasıyla irkildim ve hafifçe boynumu çevirdim.Gülümsedim ve devam ettim.Boynuma koyduğu başı ve kondurduğu buseler kıkırdamama neden oluyordu.

‘’Yapma Liam.Aç kalacaksın.’’ Dedim kıkırdarken.

‘’Bırak sandviçi’’ dedi ve beni kendine çevirdi.Ellerini belimde dolaştırıyordu.Dudaklarıma koyduğu öpücükler beni kendimden alıyordu.Sırtımı duvara dayadı ve boynumu öpmeye başladı.Elleri bedenimi keşfe çıkmıştı.Ayağımı düşmemek için duvara dayadım.O sratımı öpücüklere boğarken üzerindeki ceketi yavaşça çıkardım.Liam vahşileşmişti ve vücudunu vücuduma sertçe bastırıyordu.Kendime hakim olmadan inliyordum.Bedenim karıncalanmaya başlamıştı.Liam’ın telefonunun melodisinin sesi duyulduğunda kapatmış olduğum gözlerimi açtım.Liam ise hala bedenimle ilgileniyordu.

‘Liam bu önemli olabilir.’’ Dedim nefes almaya çalışarak.

‘’Boş ver yine ararlar ‘’ dedi fısıltıyla.Melodi gittikçe artıyordu.Liam sinirlenerek bana bastırdığı bedenini hafifçe ayırdı.Üzerindeki baskıdan kurtulan bedenim rahat bir nefes almıştı.Yere düşmüş olan tişörtümü ve şortumu aldım.İç çamaşırlarımla duruyordum.Liam küfür savurarak telefonu açtı.

‘’Ne Var Emly ? ‘’ dedi hiddetle.Üzerimi hızla giyindim.Liam telefonu kapatmıştı ve yanıma geliyordu .

‘’Neden üzerini giyindin ? ‘’ dedi Liam merakla.Sadece sustum.

‘’Kahretsin.’’ Dedi ve yerdeki gömleğini giydi.Çeketini omzuna atıp kapıyı sertçe vurarak çıktı.Sandaviçi elime almışken tabak hızla yere düştü.Her şey etrafa dağılmıştı.Uzandığım porselen parçası elimi kestiğinde hızla geri çekildim.Gözlerime hışımla dolan yaşları kendi hallerine bıraktım.