Dramione / PureBlood-Prince 2

•3•

Oy vermeyi ve yorum bırakmayı unutmayın :)

Yazardan.

"Hermione neden Dean ile gitmedin." diye sordu Ginny kahvesinden yudumlarken. "Sence Dean ile gidersem neler olacağının farkında mısın?"

Ginny bu cümle üzerine kahkahayı bastı. "Neden bu kadar korkuyorsun ki. İlk gecen nasıldı anlatsana." dedi Ginny heyecanlı ses tonu ile. Hermione ile uzun süredir böyle kız kıza konuşmamıştı. Hermione Ginny'den gözlerini kaçırdı. "Yoksa, Hermione siz hiçbir şey yapmadınız mı?" Ginny bu sefer şaşkınlık ile gözlerini araladı. Elindeki kahveyi masaya bıraktı.

"Şey, biz, evet yapmadık. Yani çok hatırlamıyorum. Ama yapmadık. Evlenmeden önce bir kaç kere tam yapacakken ben engel oldum." Hermione de kahvesini masaya bıraktı. "Onu hiç istedin mi? Yani Dean gerçekten yakışıklı biri. İllaki olmuştur." dedi Ginny. Pür dikkat Hermione'yi izliyordu, vereceği cevabı çok merak etmişti.

"Doğruyu söylemek gerekirse evet istedim. Ve evet Dean gerçekten çok yakışıklı." diyerek gülümsedi,"üstsüz olduğu zaman tanrım gerçekten, her yönden harika biri. Ve, ve çok uzun boylu. Bana her sarılışında ayaklarım yerden kesiliyor." diyerek gülümsedi genç cadı. Eliyle bir tutam saçını kulağının arkasına koydu.

"Peki Draco?"

Ginny'nin bu cümlesi üzerine gülümsemesi soldu. "Ondan nefret ediyorum." dedi. Klüpte onları gördüğü anı düşünürken gözleri kısıldı. "Sırf o çırpı bacaklı kız ile gördün diye mi nefret ediyorsun?"  dedi Ginny yapmacık bir ses tonu ile ve gülümsedi.

"Hiçte bile! Sadece nefret ediyorum." diyerek kaşlarını çattı Hermione,"O son derece seksi olan kızdan kaynaklı değil."diyerek omuz silkti. Ginny Hermione'nin bu haline gülümsedi. "Her ne kadar Dean ile evlenmiş olsanda ona karşı bir şeyler hissediyorsun."

Hermione Ginny'nin bu sorusu karşısında ona ne diyeceğini bilemedi. Evet hissediyordu ama Dean ile evlenmeme hiçbir şey söylemedi, öylece izin verdi diye düşündü. Hermione tam ağzını açıp cevap vericekken ikisininde telefonuna gelen mesaj bunu engelledi. Her kim mesaj attıysa ona teşekkür etti.

"Yarın akşam saat 9'da evimde büyük bir parti veriyorum. Sizleri de görmekten mutluluk duyarım.

Blaise Zabini."

İkiside mesajı aynı anda ve sesli okuduktan sonra birbirlerine şaşkınlık ile bakakaldılar. "Blaise mi! Şu Slug klübündeki siyahi çocuk mu?" dedi Ginny hala şaşkınlığını üzerinden atamazken. "Draco'nun en yakın arkadaşı, bir Slytherin." diye ekledi Hermione.

"Bunun Draco'nun başının altından çıktığını düşünüyorum. Yoksa Blaise bizi asla partisine davet etmez. Dean'ı arayıp sorayım aynı mesaj onada gelmiş mi." Ginny onu başı ile onayladı.

Hermione telefonundan Dean'ın numarasını tuşladı. Kulağına götürdüğünde ikinci çalışta açıldı.

"Dean,"

"Yoksa beni özleyip gelmemi mi istiyorsun," dedi Dean fısıltı ile.

Hermione bu cümle üzerine alt dudağını dişledi. "Bişey soracaktım." diyiverdi.

"Elizabeth'i soruyorsan yanımda, uyuyor."

"Kızıma iyi bak." diyip gülümsedi Hermione."Bu arada sana Blaise'den mesaj geldi mi?"

"Tanrı aşkına bende neden bu Slytherin'in bana mesaj attığını düşünüyordum," dedi. Ses tonu biraz daha yüksek çıktığında Hermione onun başka bir odaya geçtiğini anladı.