1.Bölüm: BAŞLANGIÇ

Start from the beginning
                                    

Şizofren, lanet bir hastalıktı. Bunu en iyi Ezel biliyordu zaten hem yaşayarak hem de okuyarak görmüştü. İyileştirilebilecek bir hastalık da değildi, Ezel sadece hastalarının en sağlıklı hâlini alması için uğraşıyordu ve bugüne kadar pek başarısız olduğu da görülmemişti. Hastalarını bu hastalıkla yaşamaya alıştırıyor, kendine has tedavi yöntemleri geliştirerek atak dönemlerini kontrol altında başarıyla tutuyordu, tabii bu her vakada aynı olmuyordu.

"Kızınız adına üzgünüm. Bir hastanede çalışmak yerine yakında bir klinik açmayı düşünüyorum, kızınıza yardım etmekten de zevk duyarım." Barbaros Özekli sanki bunu bekliyormuş gibi kafasını iki yana salladı.

"Ben daha değişik bir şey isteyeceğim sizden. Kızım annesini kaybettiğinde henüz çok küçüktü ve hastalığı annesinin vefatından sonra başladı. Şehrin hemen dışında bir evim var, ne olduysa orada oldu. Kızım annesinden sonra büyük bir çöküş yaşadı, onu defalarca kliniğe yatırdım ancak her defasında kendine zarar vermeye çalıştı. Tedaviyi kabul ediyordu ancak evden çıkmayı kabul etmiyordu. Onlarca doktor götürdüm o eve ama düzelmedi." Ezel karşısında çaresizlikle konuşan adama üzüldü elinde olmadan. Kızı elleri arasından kayıyordu ve o bir şey yapamıyordu. Bu çaresizlik çok tanıdıktı. "Senin başarını görmek beni umutlandırdı. Kızımı tedavi etmeni istiyorum ancak başka bir hastayla değil, sadece kızımla ilgilenmeni istiyorum. Kızımın çıkmak istemediği evde onunla, tedavi boyunca kalmanı istiyorum." Ezel böyle bir teklifi kesinlikle beklemiyordu. Bir an düşündü, sonuçta genç bir kadının sağlığı söz konusuydu ama daha yeni bir düzen oturtmuştu kendisine.

"Bunun mümkün olacağını düşünmüyorum Barbaros Bey," dedi ifadesini koruyarak.

"Cömert bir meblağda anlaşabileceğimizi düşünüyorum." Ezel için para hayatının merkezinde olan bir obje değildi aslında. Ezel için para amaç değil araçtı sadece.

"Sıkıntı meblağ değil Barbaros Bey, ülkeme daha yeni döndüm. Onunla o evde kalmak yerine, haftada belli bir saatte kliniğime gelmesi daha uygun olacaktır." Barbaros kafasını iki yana doğru salladı, gözleri, hiçbir şey bilmiyorsun, diyordu.

"Bunu daha önce defalarca kez denedim, emin olun bir şey değişmiyor ve eve saatlik giden doktorlar da aynı şekilde başarılı olamıyor. Evet, iyi bir namınız var ve eğer benim kızıma yardımcı olursan namın çok daha büyüyecek. Lütfen teklifimi iyi düşün, haber bekliyor olacağım." Barbaros Özekli'nin uzattığı kartı aldı. Siyah kartı bir süre inceleyip, cebine koydu.

"İyi günler," diyerek odadan çıktı. Bu teklifi kabul edeceğini hiç düşünmüyordu.

Arabasına bindiği gibi sevgilisi aramaya başlamıştı. Doğru ya, onunla buluşacaktı, nasıl unutmuştu? Arabayı sözleştikleri yere sürdü.

Yıllar sonra yine aynı yollarda araba sürmek ona tuhaf hissettirmişti. Mazi canlanmıştı gözlerinde ve mazi pek de güzel değildi. Acı vardı, çaresizlik vardı, kan vardı, ölüm vardı ve her gözlerini yumduğunda bu anlara geri dönüyormuş gibiydi.

Yıllar sonra yine buradaydı, arkadaşlarıyla her okul çıkışı geldiği kafe. Pek bir değişiklik yoktu etrafta, en çok kendisi değişmişti şüphesiz. Birkaç masa ilerisinde duran sarışın sevgilisini gördü. Oturduğu masa genç adamın yüzünde bir tebessüm belirmesine neden oldu. Bu masa ilk tanıştıkları masaydı.

Yasema onu fark etti, kıvırcık saçlarını geriye atarak gülümsedi. Ezel adımlarını sıklaştırarak sevgilisinin yanına vardı, ayağa kalkan sevgilisine sıkıca sarıldı.

"Dünyalar yakışıklısı sevgilim gelmiş." Yasema, Ezel'i insanların içinde hiç çekinmeden büyük bir tutkuyla öptü. Ezel, sevgilisinin bu hâllerine alışık olduğu için sadece kısa bir karşılık verdi ve çok sürmeden sevgilisinden ayrıldı. Birlikte oturdular.

KALINTIWhere stories live. Discover now