0.1

114 13 27
                                    


"Tek bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir."

                                                         Sezen Aksu

--------

Bazen aldığımız darbeler büyük ve sert olabiliyordu.Tıpkı annemin bir saat önce üvey babamın bana uyguladığı tacize kör kalması gibi yada onun aklını çeldiğimi düşündüğü için sürekli dövüldüğüm gibi. Şuan elime intihar etmek için aldığım jiletin paslanmış olduğu için kesmemesi ise kesinlikle şanssız olmamdan kaynaklanıyordu.

Yavaşça oturduğum zeminden yalpalayarak kalktığımda iğleşmeyi başaramamış olan kemer izine direk elim gitmişti.Tek düşündüğüm şey okula nasıl gitmeliyim olmalıyken hayatın üzerime bu kadar sorumluluk yığması acımasızca geliyordu.Sadece okula gidip bu lanet evden kurtulmak istiyordum.

Okul formamı giyerken yüzümde ki morluğu kapatmak için uzun uğraşlar vermem gereksede nihayet kapanmıştı.Evde çektiklerim yetmiyormuş gibi birde okul hayatımı zehir eden bir takım insanlar vardı.

Başımı aşağı eğdim ve bana bunu yapan kişilerin en başına aşık olduğum için üzülürken yapabilceğim hiçbir şey yoktu.Evden çıkıp okula doğru yürümeye başlarken acele edip üvey babamla karşılamamaya çalışıyordum.

Nihayet okuldan içeriye girdiğimde direk sınıfa çıktım.Sırama oturmadan önce sıramı kontrol etmiştim.Sırama oturup sızlayan yerlerim daha çok acımasın diye hareketsiz durmaya çalışırken aniden içeri giren Uraz'la bir kere daha kabuk bağlamış yaralarım açılmıştı.

Kolunun altındaki kızla gülüştüğü her saniye kalbim parçalanırken tek bildiğim aslında bir hiçten ibaret olan beni hiç bir zaman fark etmiyecek olmasıydı.

Uraz nihayet başını kaldırıp bana baktı ve kızı bırakıp sıramın yanına geldi yavaşça durdu.Yüzünü bana çevirmeden kapıyı işaret etti ve konuşmaya başladı.

"Beni takip et bulanık."bana taktığı lakap sinirimi bozarken bir tek benimle anlaşamamasını bir türlü anlayamıyordum.

Sıramdan kalktım ve onu takip etmeye başladım.Tek istediğim ne olucaksa biran önce olması ve beni rahat bırakmasıydı.Aniden beni bir sınıfa soktu ve sırtımı duvarla sertçe buluşturdu.Canım çok acımıştı çünkü annemin vurduğu kemer izi hala geçmemişti.Azımdan acıyla bir inleme çıktmıştı ve gözlerimde ki yaşlar tek tek akmaya başlamıştı.

İlk kez karşısında ağlamama şaşırdığı belli olurken artık dayanamıyordum herşey çok fazlaydı nefes alamıyor sanki boğuluyordum.Ve kimse bana yardım etmiyor aksine beni dibe sürüklüyordu.

"Sen ağlıyor musun?"bana sorduğu soruyla yavaşça fısıldadım.

"Yeter lütfen dayanamıyorum ben,artık kaldıramıyorum canım çok acıyor..."ağlarken zar zor konuşmuş ve biranda dizlerim tutmaz olmuştu.Oda bunu fark etmiş olmalı ki kollarıyla beni sıkıca tuttu.

"Buğu ne oluyor böyle kendine gel hemen!"emir içerikli sesiyle beni tekrar duvara itti bu sefer ağzımdan daha yüksek sesli bir inleme çıkınca kaşlarını çattı ve aniden düğmelerimi açmaya başladı.

Şaşkınca ona bakarken onu durdurmaya çalışıyordum fakat benden daha hızlı ve güçlü olması işimi zorlaştırıyordu.Düğmemi açması bitince hiç önüme bakmadan beni çevirdi ve sırtımı açtı.Yara izimde hissettiğim sıcak elle gözlerimi sıkıca yumarken göz yaşlarım sessizce akıyordu.

"Bunu sana kim yaptı?"gömleğimi hemen elleri arasından aldım ve düğmelerimi ilikleyip önüme döndüm.

"Seni ilgilendirir mi Uraz söylesene neden soruyorsun?!"gözleri koyulaşırken bana iyice yaklaştı ve dibime girdi.Gözleri direk gözlerimin içine bakınca bende ona bakmaya başladım.Bakışları dudaklarıma kayarken sessizce yutkundum bunu fark etmesiyle hafifçe gülümsedi ve dudağıma doğru fısıldayarak konuşmaya başladı.

"Eğer sevdiğim kızsan her halukarda beni ilgilendirir.Çıkışta bir yere kaybolma seni almaya gelicem."

Konuşmama izin vermeden gitmesi ile daha fazla ayakta duramamış ve yere düşmüştüm.Duyduklarıma inanamazken sadece sonsuza kadar uyumak istiyordum....

------------

Ve ilk bölüm ile karşınızdayım.Lütfen oy ve yorum yapmaya çalışın inanın ki beni çok mutlu edersiniz.

İyi geceler yada sabahlar size kalmış :)


İDDİA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin