UMUDUNU YİTİRME

TURUNCU

        Müziğin sesinin nerden geldiğini anlamaya çalışırken alarm sesimin olduğunu farketmem dakikalar aldı.Sahra çoktan uyanmışa benziyodu. Tüm hazırlıkları tamam gibiydi , karşımda botlarının fermuarını çekerken 

        ' Hadi ama uykucu . Alarm bile seni kaldıramıyor geç kalıcaksın okuluna unutmadan sabah erkenden evine gidip annene bi süre benimle kalacagını anlattım kitapların ve diğer eşyalarınsa kapının arkasındaki dolapta duruyor ' dedi .

            Yataktan kalkmamla Sahra ya sarılmam bir oldu ;

        ' Seni seviyorum Sahra , beni evine kabul ettiğin için, her şeyime rağmen bana katlandıgın için en önemliside beni anlayan tek insan oldugun için teşekkür ederim .'

           Fark etmeden tüm kuvvetimle sıktıgım ve büyük ihtimalle canını acııtığım Sahradan kollarımı ayırdım ve gülümseyen gözlerle ona baktım . 

                      ' Önemli değil inan aynılarını ben yaşasam sende bu fedakarlığı yapardın . ' dedi son bi kez aynaya bakıp kapıya doğru ilerlerken . 'Kahvaltını yap formanı giy ve gülümse canım , çıkmam gerek , bende seni seviyoruuuuuum '

                Yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladıktan sonra formamı giydim ve sarı saçlarımı omuzlarıma dökülecek şekilde taradım . Masanın üzerindeki kahvaltılıklardan bi şeyler atıştırdıktan sonra mükkemmel ( ! ) okuluma gitmek üzere yola çıktım . Lise 3 öğrencisiydim ve derslerden artık bunalmıştım . Ders çalışmaktaki tek gayem kendimi güzel bi üniversiteye atıp ardından hayatımı yaşamaktı . Yoksa okuldaki boya fıçısı hemcinslerime ve kendini yalnızca cool olmaya  adamış apaçilere çokta bayılmıyordum .Hatta nefret ediyordum .  Bi kaç apaçinin peşimde aşık ayaklarına yatmasının dışında çoğu benden uzak dururdu zaten . Yalnız takılmaktan oldukça memnundum .

    Zaten ne zaman güne güzel başlamak istesem muhakkak bi aksilik çıkardı . Al işte Gizem yine tüm gıcıklığı ve yanına almayı unutmadığı egosuyla karşımdaydı . Onun bu tavırlarına ve egosuna gerçekten dayanamıyordum yanından geçerken attığı omuzla yere yapııştım . Hayvan , egoist olduğu kadar iriydi de . Normalde böyle bi olay olduğunda kalkar ağzını yüzünü dağıtırdım ama dizim aşırı derecede kanıyordu .

      Çantamdan çıkardığım selpakla kanı temizlemeye çalışırken sınıfın en sessizi olan Sevde yanıma geldi ve ' O şekilde temizleyemezsin pansuman yapmak gerek hadi kolunu omzuma atta revire gidelim birlikte ' dedi. Güçlükle elimi omzuna attım ve zorlukla revire kadar geldik . Dizimin uzun uğraşlar sonucu pansumanının ardından sınıfa çıktık . Kapıyı açıp hocadan izin aldıktan sonra yerime oturdum. Gizem ve onun yalakaları dizime bakıp pis pis sırıtıyolardı . Bense onları hiç aldırmadan camdan bahçeyi izlerken bankta oturan turuncu saçlı çocuk dikkatimi çekti . Saç rengi o kadar farklı ve güzeldi ki . Biraz daha dikkatli bakarken çocuk birden kafasını bana doğru çevirdi ve göz göze geldik . Göz göze gelir gelmez hemen perdeyi çektim . 

      ' Derin , perdeyle uğraşacağına dersi dinle lütfen ! Eğer çok meraklıysan gir bi perdecide çalış canım , aaaa '

       ' Iııı , evet haklısınız hocam özür dilerim '

 Hey neler oluyodu bana . Kalbimin bu kadar hızlı atmasıda neydi . Neden bu kadar tuhaf hissediyordum . Neden o çocugun kim oldugunu merak ediyordum . Saçmalamaya başlamıştım ve saçmalamaktan nefret ederdim . Kendime içimden sert bi tokat attım ve derse odaklandım .