8

113 16 5
                                    

söz veriyorum, sıkıcı değildi. iyi okumalar ve yorum yaparsan gerçekten sevinirim ( müslüman müslüman kardeşini bu mübarek cuma da sevindirmesin mi? )

-

Ethan elimi kavradığında gülümsedim, neredeyse beni restauranta sürükledi.

İnsanlarla dolu olan büyük binadaki köşe bir masaya oturduk. Garson masaya gelmeden önce menüler masadaydı.

"Hey, Elle." Ethan kaşlarını kaldırıp içeceğinden bir yudum aldı. "Sana bir soru soru sorabilir miyim?''

"Nedir o?" gözlerimi kıstım, şimdiden gerilmiş hissediyordum.

"Şey, um, bu hafta sonu anne ve babamın yıldönümü ve benimde oraya gelmemi istiyorlar." nefesini verdi. "Sadece merak ediyorum, sende gelir misin?"

Hiçbir zaman erkek arkadaşlarımın anne ve babasıyla tanışmamıştım. Ve bu konuda endişe ile büyümüştüm (benim cevabımı beklerken de).

Alt dudağını ısırdı ve benim tereddütle konuşmamı izledi.

"Bilmiyorum, Ethan. Ya beni sevmezlerse ve bu onların günü yani orada olmamalıyım."

"Elle, onlara bir şeyi doğru yaptığımı göstermek istiyorum, biliyor musun?"

"Ne demek istiyorsun?" kafamı biraz öne doğru getirdim.

"Eh, açıkça belli oluyor ki hayatta ne yapmak istediğimi bilmiyorum, onlarda bana bir işe girmem için baskı yaptılar, ben de istemedim ve o evden taşındım." omuz silkti. "Ama erkek kardeşim şimdiden tüm hayatını planladı ve nişanlandı." inildedi.

"Büyük bir karar vermeye hazır olmaman senin suçun değil." surat astım.

"Zaten bunları yaptırdığımda gerçekten benden nefret etmeye başladılar." gülümsedi ve dövmelerle kaplanmış kollarına baktı.

"Ailem resim ile uğraştığımı bildiklerinden beri uzun zamandır benden nefret ediyorlar." nefes verdim, elimi  Ethan'ın koluna doğru götürdüğümde kolu biraz boya olmuştu, tabii ki bu benim alışkanlığımdı beni, izliyordu.
"Onları suçlamıyorum, bende korkmuştum."

"Korkmamalısın, Elle, ben prensesimi ve onun nasıl yetenekli olduğunu biliyorum." gülümsedi.

"Ethan, daha çalışmalarımdan hiçbirini görmedin." gözlerimi şakadan devirdim.

"Farketmez! Ama bana göstermeni istiyorum tamam mı?" kafamı salladım, o ise gülümsedi. "Şey, bu hafta sonu için ne düşünüyorsun?"

"Geleceğim." dudağımı ısırdım.

Ethan'ın gülümsemesi gittikçe büyüdü ve geniş elleri ellerimi tutup öptü.

art - e.d. (ÇEVİRİ)Where stories live. Discover now