Sabah uyandım okula gitmek çin hazılanıyordum taki annem kızım hazılanmyı bırak okula gitmeyeceksın anneannenlere gideceğiz tam ben anne devamsızlık 10 gün diyecekken annem devamsızlıgı dert etme rapor aldım dedi vay lan ne ara yapmış bunları neyse artık ben bıraz daha uyuyabılırdım uyandıktan sonra gezmeliklerimi giyip uzun saçımı mısır örgüsü yaptıktan sonra kardeşimi uyandırdım
-Ya abla bırak ben uyuyacağım.
-Sen nereye gideceğimizi biliyor musun ?
-Evet dün annem söyledi
-Peki neden gitmemek istediğini biliyorum.Orda internet yok ve bağlanmak deyince bile aklına ınternet geliyor o yuzden yalnızsın işte sen.
-Bana söyleyene bak kebdisinin sevgilisi var sanki.
-Yaaa sen o konulara girme eşşek diyip yastığı kafasının altındn çektim kalktı hazılanıp yola çıktık bende kulaklığımı takıp James Arthur - İmposible'ı dinlemeye başaldım anneannemlere gittik anneannemlerin evi çok güzel ve iki katlıytı bizim evimiz ise küçüktü.Mert ilk defa ev görmüşgibi bakıyordu salak.Anneannem bizi içeriye aldı ve tıkabasa doyurdu akşam olmuştu şen şakrak geçmişti bugünümüz eve vardığımızda Merti odama çektim ve babamın neden ona sinirli olduğunnu sordum.
-Ya abla bırak o adam benden neefret ediyor.
-Saçmalama Mert o seni seviyor sen öyle hisseiyorsun
-Öyle olsa evimden git sen iğrenç bir evlatsın dermiydi
-bu kadar mı
-Evet .
Mert ağlamaya başlamıştı ve ben buna dayanamazdım babamı arayıp onun yüzüne söyleyeceklerım vardı onunla pazar günü buluşup herşeyi yüzüne söyleyecektim.Annem o sefilden iyiki ayrılmış şimdi ise kitabımı okuyup uyumuyacagım bu en iyisi .
